SON DAKİKA



Haber > Köşe Yazıları > Kanser için; kaçağa gitti, boyalısı geldi!

Kanser için; kaçağa gitti, boyalısı geldi!

26 Şubat 2019 Salı - 09:33








Türkiye’ye “anamın ak sütü gibi helâl” şimdilik 2 milyar dolara yakın (gerekenler yapılır ise gelecekte 4-5 milyar dolara çıkarılması da mümkün) döviz kazandırıyor diye, bu sütunlarda “indir fındık, bindir fındık” yazıp duruyoruz! Duruyoruz da, fındıktan sonra Doğu Karadeniz’in en önemli geçim kaynaklarından olan çayı bir kenara koyduğumuzun farkına da pek varamamışız. Oysa, üretiminden tutun da sanayisi ve tüketimine kadar çay sektöründe sorunlar “diz boyunu aşmış” da, almış başını gidiyor. Çayda her şey, her iş adeta günlük, yani kısa vadeli hale getirilmiş. Orta ve uzun vadeli hesap hiç yapılmıyor. Yasası taslak haline getirilmiş raflarda bekletiliyor. Toplama işini Gürcüler, her mevsim 125 milyon dolarlık ücret karşılığı yapıyor.

Ama en önemlisi sudan sonra en fazla tüketilen içecek olan siyah çay bardaklarımıza önemli ölçüde zehir haline getirilmiş olarak konuluyor. Bir dönem “sağlığa zararlı” olmasına rağmen, genelde PKK tarafından kaçak yollarla ülkemize yılda 40-50 bin ton civarında sokulan yabancı menşeli çaylar, İçişleri Bakanı Sayın Süleyman Soylu’nun da çabaları ile 10 bin tonun altına düşünce, yerini çay çöplerinden imal edilen boyalı olanlar aldı. Glikoz ve karbonat ile fırınlanarak tam bir kanser deposu haline dönüştürülen bu çayların önemli kısmının çay bölgesinde imal edildiğini, hatta bu miktarın 25 bin tonlara kadar yükseldiğini söylesem inanır mısınız? Valla inanın! İnanmayan veya daha detaylı bilgiler ile kanıtlar bekleyenler için önümüzdeki günlerde sunacaklarımız var. Var olmasına var da, devlet adına, çayı sahiplenme adına görev üstlenmişler ne iş yaparlar? Ne ederler? Bunu hiç düşündünüz mü?

KARA TREN GECİKİR, BELKİ HİÇ GELMEZ!

Ulaştırma ve Altyapı Bakanımız Cahit Turhan da geçen hafta, 40 yıldır ağızlarda sakız olan, “Trabzon’a demiryolu projesi”nden söz edince, biz de; “Şu tren gelmesi işi, artık bana çocukluğumda Muazzez Turing’den dinlediğim, ‘Tren gelir hoş gelir, ley ley limi limi ley’ türküsünü hatırlatıyor” diye yazmıştım. Bu tren yolu masalını (!) iyi tahlil ettiği anlaşılan bir okuyucumuz; “Treni Muazzez Türing’den değil, Orhan Ölmez’den dinleyin” diyerek türküyü değiştirmem önerisinde bulunmuş. O türkü de; “Kara tren gecikir, belki hiç gelmez” diye başlıyor!

Beğendim
0
Sevdim
0
Beğenmedim
0
Üzgün
0
İnanılmaz
0

VİDEO

SON DAKİKA

ÇOK OKUNANLAR

© 2020 www.karadenizgazete.com.tr | Karadeniz Gazetesi bir Güçlü Ticari Ve Sınai Ürünler Pazarlama Ticaret Ve Sanayi Anonim Şirketi ‘dir.

Giriş Yap