SON DAKİKA



Haber > Köşe Yazıları > Hey gidi Erbakan hoca!

Hey gidi Erbakan hoca!

01 Ağustos 2018 Çarşamba - 09:22








Türkiye’nin bugünlerde hem Batı hem ABD hem de İsrail ile yaşadığı dış politika sorunlarını takip ederken aklıma “Davam” adlı bir eser geldi.

Merhum başbakanlardan, “Milli Görüş”ün unutulmaz lideri Necmettin Erbakan’a ait notları içeriyor.

Namı ile “Mücahit Erbakan” Türk siyasetinden çok farklı bir isim olarak gelip geçerken önemli izler bıraktı.

Türk siyasetine damgasını vurdu.

Batı, ABD ve İsrail karşıtlığı ile kullandığı her cümle insanları zaman zaman güldürürken aslında kocaman bir dersti.


Erbakan Hoca, o günlerde Batı’nın Türkiye karşıtlığını şu örneği ile dile getiriyordu.

“Aslında bütün mesele;

Türkiye’nin şeftali yerine motor üretmeye kalkmasıydı!” 

*

Peki nereden çıkmıştı Erbakan Hoca’nın o sözü?


Bir yazımda yine dile getirmiştim sanırım.

Hoca’nın geride bıraktığı notlar, “Davam” isimli bir eserde toplanmış.

Yerli otomobil konusunda Erbakan Hoca karşısına çıkarılan engelleri şu sözlerle anlatıyor:

“Gümüş Motor’un ilk prototipi yapılıp test için ilgili makamlara götürüldüğünde bir engel çıktı. Neymiş? Avrupa standartlarına göre 5.6 litre olması gereken yakıt, bizim motorda 5.7 litre çıkmış. Bunun için onay veremeyeceklerini söylediler. Geri dönüp tekrar çalışmaya başladık.

Gümüş Motor’u Avrupa standartlarının dahi altında, saatte 5.5 litre motorin harcar hale getirdik. Yine standartlara uygun olmadığı gerekçesiyle reddedildi. Tabii ki mesele aslında standart meselesi değildi. Mesele, Türkiye’nin şeftali yerine, motor üretmek istemesiydi. O yıllarda düzenlenen otomobil kongresinde, ‘şeftaliden başka bir şey üretemeyiz’ diyenler vardı. Ama biz o kongrede kürsüye çıkıp, ‘işte motor üretildi’ diye gösterince hepsinin sesi kesildi.”


Eserde verilen bilgiye göre, Türkiye’nin ilk yerli motorunun üretildiği Gümüş Motor fabrikasını dönemin başbakanı Adnan Menderes de ziyaret ediyor.

Menderes, fabrikayı görünce Erbakan’a, “Ben bir çiftçiyim. Benzer motorlardan kendim kullandım. Şimdi bu motorların Türkiye’de yapılmasının ne kadar büyük bir adım olduğunu çok iyi biliyorum. Ülkemizde bunların yapılabileceğini görmek, beni son derece memnun etmiştir” dedikten sonra fabrikaya destek için 1 milyon 300 bin dolarlık döviz tahsis ediyor.

*

Kitapta ilginç bir anı daha var. Bir dinleyelim:

“Başbakan olduktan sonra ABD büyükelçisi ziyaretimize geldi. Bana şunu söyledi:


‘Biz biliyoruz ki sizin davanız İslam’dır.

Başbakan oldunuz.

Tabii bu bizim hoşumuza gitmedi. Ama beraber çalışmaya mecburuz.

Sizinle çalışabiliriz. Ancak 6 tane şartımız var:

1-İran ile ticaretiniz 50 milyon dolardan fazla olmayacak.


2-İran’a gitmeyeceksiniz.

3-Türkiye’deki ABD üslerine dokunmayacaksınız.

4-Diğer Müslüman ülkelerle de ticareti artırmayacaksınız.

5-Çekiç güce dokunmayacaksınız.

6-İran ve Irak boru hattını açmayacaksınız.”

İşte bu maddeleri sıraladı.

“Bizim tarihte meşhur bir sadrazamımız vardır:

Ali Paşa.

Onun meşhur bir sözü vardır: ‘Mühim bir iş yapmak istesem önce Rus elçisiyle konuşurum, ne derse tersini yaparım.’

Bendeniz de Amerikan elçisinin bütün dediklerinin tersini yaptım.”

*

Sevgili okurlar, Hoca’nın bu sözleri çok şey anlatmıyor mu?

Emperyalist odakların İslam ülkeleri üzerinde oynadığı, ülkemizde de FETÖ üzerinden hedeflediği projeyi nasıl tarif ediyorlardı.

“Müslüman âleminde bütün gücümüzle ılımlıları çoğaltmamız lazımdır.”

Yani ‘Ilımlı İslam.’

Peki Hoca o günlerde bu konuda neler söyüyordu;

“Ilımlı İslam ile ne anlatılmaya çalışılır? Yani cihat şuuru olmayacak, hak ve adaleti hâkim kılma gayesi ve sorumluluğu  taşımayacak, bozuk ve batıl düzene karışmayacak, ama namaz kılacak, oruç tutacak, umreye koşacak. Ama Yahudi’ye hizmetçilik yapacak.

Dünyadaki ve ülkedeki düzeni siyonist merkezler tanzim edecek. Sen sadece Yahudi’ye vergi ve faiz ödeyeceksin, aldığın her malın fiyatının yarısını sömürü sermayesine haraç olarak vereceksin. Bir nevi küresel sisteme demokrat kölelik edeceksin ama izin verilen ibadetleri de yerine getireceksin... İşte ılımlı İslam dedikleri bu...”

*

Necmettin Erbakan Hoca bunları söylüyordu.

Allah rahmet eylesin, mekanı cennet olsun.

Bütün olay aslında bu sözlerde saklı.

Ya bağımsız olacaksın ya da emir alan ülke...

Bütün mesele bu.

Beğendim
0
Sevdim
0
Beğenmedim
0
Üzgün
0
İnanılmaz
0

VİDEO

SON DAKİKA

ÇOK OKUNANLAR

© 2020 www.karadenizgazete.com.tr | Karadeniz Gazetesi bir Güçlü Ticari Ve Sınai Ürünler Pazarlama Ticaret Ve Sanayi Anonim Şirketi ‘dir.

Giriş Yap