SON DAKİKA



Haber > Köşe Yazıları > Hakaret kültürü

Hakaret kültürü

04 Ocak 2015 Pazar - 13:04








Mutlaka kabul edilmesi gereken bir gerçektir ki; bir toplum, bir millet yüksek ahlakı yaşadıkları zaman büyümüşler, ilerlemişler, ancak ahlak bozulduğunda dağılıp gitmişlerdir. Ahlakın bozulması sebebiyle zaafa uğrayan, harap ve viran olan, dağılan nice toplumlar tarihte yerlerini almışlardır. Ahlak ilkeleri, toplumu oluşturan bireylerin bağlı oldukları ve de bu ilkeleri yaşamak zorunda oldukları en önemli değerlerdir. Maalesef bu ahlaki değerleri yitiren toplumların ilerlemesi mümkün olamamaktadır. Hiç kimse, özellikle de genç nesiller güzel ahlak ilkelerinden kendilerini azade göremez, görmemelidir. Genç nesiller için özgürlük feda edilemeyecek değerlerin başında geliyorsa, kendilerinin dışındakilere de saygı göstermek, tüm davranışlarının da önünde gelmelidir.

Malum; gençlik, bir toplumun temel değeridir ki, onlarsız bir gelecek düşünülemez. Bozulmayan, yozlaşmayan, milli ve manevi değerlerini önemseyen ahlaklı bir gençliğin var olması sağlıklı toplumların oluşmasına zemin hazırlar. Böyle olduğunda da mutlu, huzurlu, birbirine tahammül eden, birbirini anlayan, birbirini seven ve sayan, her alanda ileri bir toplum ve saygın bir devlet olarak dünya konjonktüründe yerini alır. Genç nesiller, milli ve manevi değerlere bağlı kaldıkları sürece yozlaşmadan, geçmişlerine sahip oldukları gibi, geleceklerinin sağlam temeller üzerinde inşa edilmesi için gereken bütün gayret ve beceriyi de göstermiş olurlar...

Devleti yöneten milli irade (seçimle işbaşına gelen siyasal iktidarlar), içerden yada dışarıdan birtakım güç odakları tarafından tehdit edilerek iş yapamaz konumuna, ülkeyi yönetemez durumuna düşürmeye çalışmak, millet iradesine ipotek koymaya çalışmak... Buna hangi siyasi parti, kişi ya da grup karşı çıkmaz, karşı durmaz? Bu tür girişimler, bu tür paralel oluşumlar, nasıl olur da desteklenir? Herhalükarda demokrasiyi savunması gereken seçilmişler, seçilmişlere yapılan en ağır hakaretleri neredeyse alkışlıyor, teşvik eder tavır ve davranışlar sergiliyorlar. Gerçekten de  çok acı çok yadırganacak bir durum bu... Yani milletin iradesine ayan beyan en ağır küfür ve hakaretler yapılıyor ama bunlar hiç yadırganmıyor.

Fikirler üzerinden politika üretme yerine, karşıt gördüklerini ya da karşı olduklarını, ağza alınmayacak küfürler, hakaretler ve en olmadık argolarla yıpratma, aşağılama gibi çok ama çok kötü, insan olana yakışmayacak bir alışkanlık eskiden de vardı ama bu son yıllarda çok daha utanç verici boyutlara ulaşmış durumda... Devletin yönetimine, yöneticilerine (Cumhurbaşkanı, başbakan, bakanlar, milletvekilleri, tüm siyasi parti başkan ve yöneticileri ve diğerleri...) Sosyal medya üzerinden, görsel ve yazılı medya üzerinden küfür etmek hangi insanın, İslam'a (Kuran’a) inanmış hangi toplum bireylerinin yapacağı bir çirkefliktir?       

Beğendim
0
Sevdim
0
Beğenmedim
0
Üzgün
0
İnanılmaz
0

VİDEO

SON DAKİKA

ÇOK OKUNANLAR

© 2020 www.karadenizgazete.com.tr | Karadeniz Gazetesi bir Güçlü Ticari Ve Sınai Ürünler Pazarlama Ticaret Ve Sanayi Anonim Şirketi ‘dir.

Giriş Yap