Sadece Trabzon’un değil, bölgemizin ilk ve tek vakıf üniversitesi olan Avrasya Üniversitesi kurulduğun günden itibaren eğitime hizmet çıtasını hep yüksek tuttu ve bunda da başarılı oldu. Gelişen ve büyüyen bir üniversite olarak 36 profesör, 34 doçent, 35 Dr. Öğr. Üyesi, 20 Araştırma görevlisi, 32 Öğretim görevlisi olmak üzere toplamda 157 akademisyen alımı yapacağını açıkladı, 400’den fazla başvuru yapılması da üniversite yönetiminin doğru yolda olduğunu göstermekte.

Yerel dinamiklerin üniversitenin büyümesine son dönemlerde çok katkı vermediğini gözlemliyor üniversite bünyesinde kurulacak beş fakültenin açılması engelleniyor. Kim bu engeli koyuyorsa Trabzon’a ve bölgeye ihanet ettiğini bilmeli.

Kurulması için başvuru yapılan Tıp Fakültesi, Diş Hekimliği Fakültesi, Hukuk Fakültesi, İletişim Fakültesi ve Eğitim Fakültesi için gerekli izni vermesi gereken kapılar ne hikmetse açılmıyor. Kim bu kapıları kapıyorsa bilsin ki eğitimin en büyük düşmanıdır.

Fırsat bu fırsat diyerek bölgemize gelecek cumhurbaşkanın umarım bu konuya ilgisi olurda Avrasya Üniversitesi’nin 5 fakültesi için gerekli izinlerin verilmesi sağlanır. Bu fakültelerin kuruluşuna atılacak imza bölgemizin en büyük istihdamına atılacaktır. Herkesi elini taşın altına koymaya davet ediyorum.

GÜMRÜKÇÜOĞLU

Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanı Orhan Fevzi Gümrükçüoğlu dün son kez gazetecilerle bir araya geldi. Gümrükçüoğlu, kim ne derse desin Trabzon7un son 10 yılına damga vurmuş bir isim olarak görevini yeni seçilecek başkana bırakacak.

Gümrükçüoğlu her şeye rağmen kente hizmet için günde 20 saat çalıştı, didindi ve bir çok alanda da yeni yatırımların altına imza attı. Başlattığı projelerin bitmeyenlerinin de takibi bizlerin görevidir. Gümrükçüoğlu’na 1 Nisan’dan sonraki yaşamında sağlık, huzur ve mutluluk dolu uzun ömür diliyorum. İyi ki seni tanıdım Orhan başkan.

SANSÜR

Dün Cumhuriyet Gazetesi’nde, “Star TV’de önceki akşam yayınlanan Kaçma Birader filminde yer alan karakol sahnesindeki Anıtkabir ve Atatürk replikleri makaslandı. Genç karakterin “Atatürk ile görüşecektim. Ne, Atatürk öldü mü? Hayır Atatürk ölmedi kalbimizde yaşıyor” sözleri hakaret ve küfür olmamasına karşın sansürlendi” şeklinde bir haber okudum.

İlginç, kafalar o kadar şartlanmış ki bu sözlere bile sansür getiriliyor. Yada Atatürk korkusu böyle bir yanlışa insanları sürükledi. Yada birilerine şirin görünmek adına böyle bir san süre kalkışıldı. Ne diyeyim, bu tavır olsa olsa Atatürk korkusu değil, başka korku olabilirmi?