İşim gereği esnafın içindeyim. Esnaf olur da siyaset konuşmaz mı? Tabii ki sonuna kadar konuşur. Hele yaşadığı yerde sorun varsa onu her yerde konuşur.

Esnafın en çok şikayet ettiği konu, yaklaşan seçimlerde adı geçen başkan adayları... Birçoğuna sıcak bakmayan esnafın en büyük sorunu, onları kimsenin dinlememesi. Burada Ticaret ve Sanayi Odası'na da ufak göndermeler olmuyor değil.

Esnaf tabii ki istiyor, hayatının geçtiği bu sokaklarda kendilerinin de bir söz hakkı olsun. Şehrin yapılanmasında bir söz hakkı olsun. Bir de seçimde adı geçen projeleri çok uçuk görüyorlar. Hele hele Akyazı’nın 15 senede bitmesine hayli kızgınlar. Yapılmasını hiç istememişler, 'yapılıyor bari neden 15 sene sonra yapıldı' diyorlar. Anlayacağınız yapılması mümkün projelerin konuşulmasını istiyorlar.

Şehirdeki insan profilinin hızla değiştiğini belirtiyorlar, bundan da asla memnun değiller. Şehrin genel görünümünün çok dağınık olduğunu, derlenip toparlanması gerektiğini savunuyorlar. Ortahisar Belediyesi'nin çalışmalarından kısmen memnunlar. Ortahisar Belediye Başkanı Ahmet Metin Genç’in samimiyetine inanıyorlar ama yetkisi olmadığı için fazla etkili olmadığını düşünüyorlar. Eğer daha fazla yetkisi olursa daha çok hizmet edebileceği düşüncesindeler. Anketlerde de Ahmet Metin Genç açık ara önde.

Genel olarak yönetimsel bir sorun olduğuna parmak basıyorlar. A’dan Z’ye devlet kurumlarında bir koordinasyon problemine parmak basıyorlar. Bu koordinasyonsuzluktan dolayı fazla ilerleme yaşanamıyor. Sorunu kökünden çözmek yerine pansuman tedavilerle günün kurtarılmaya çalışıldığı fikri ağır basıyor.

İlle belediye endeksli değil tabii bu eleştiriler. Kararlar ortak alınsa, bir hedefe koşulsa çok farklı bir Trabzon olacağına inaçları var.

Dedim ya esnafa mikrofon tutarsan daha geri alamazsın. Şehrin nabzını tutan bu kitlenin bu aralar en çok şikayeti ise ekonomi. Ekonominin çok kötüye gittiğini vurgulayan esnafın beli bükülmüş durumda. Hükümetin bir nebze olsun esnafı dinlemesi gerektiğini belirtiyorlar. 'Esnaf gülerse ülke güler' sloganıyla seslerinin duyulmasını istiyorlar.

Benim de onlara acizane bir tavsiyem oldu. Dedim ki; eğer adaylar konusunda bir endişeniz varsa o zaman görevden kaçmayacaksınız, göreve talip olup mücadele edeceksiniz. Eğer etmeyeceksiniz adı geçen adaylara ses çıkarmaya hakkınız olmaz. Kalın sağlıcakla.