En önemli varlıklarımız çocuklarımız... Bu sözü hemen hemen her yerde okursunuz. Ya da bir eğitim dönemi başladığında bol bol duyarsınız. Peki; bunu böyle diyenler, duvarlara yazanlar gerçekten siz yokken çocuklarınıza bu denli değer veriyor mu..? Eğitim hayatı başladı. Okul kantinlerini bir gezelim, okul etrafını gezelim...

Ne kadar sağlıklı gıdalar ve alanlar var bir araştıralım. Sağlık bilimcileri sürekli olarak açıklamalarda bulunuyorlar. Kızartmalar ve fast food tarzı yiyeceklerden uzak durun, diyorlar. Bu açıklamalara zaman zaman Milli Eğitim Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığı da kampanyalar ile katılıyor. Şimdi bir düşünün! “Sabah erken saatlerde çocuğunuzun okuduğu okula gidiyorsunuz ve duvarda Sağlık Bakanlığının bir afişi asılı: Obezite olmamak için sağlıklı beslenin!

Bu yazıyı gördükten sonra kantine iniyorsunuz ki ne göresiniz! Her şey fast food tarzı. Bir tarafta kızartma, diğer tarafta hamburger...” Şimdi bu tezat değil mi? Sevgili velilere sesleniyorum. Herkes çocuğunun okuluna gitsin, sağlıklı koşullarda okuyup okumadığını kontrol etsin. Beslenme konusu dışında diğer konumuz ise; okulda hijyen. Kış ayları geldi. Soğuk algınlığı diye bir hastalık var. Virüs! Sınıfta bir minik grip oluyor geliyor.

Bir kez hapşırdı mı mikroplar sınıfa yayılıyor. Sınıf sıcak, mikrop da sıcak yeri sever. Bu sıcaklıkta yayılan mikrop tüm sınıfı hasta ediyor. Bununla da kalmıyor. Bir sonraki sınıf derse geliyor ki, kimler olsun karşısında öğrencilerin: Mikroplar! Sınıf düzgün temizlenmediği ya da havalandırılmadığı için hastalık devam ediyor.

Sonrasında okul komple hasta oluyor. Burada da her şey okul yönetimine düşüyor... Çocuklarımız eğer sağlıklı eğitim almasını istiyorsak okulda bu önlemler alınmalı. Ya okula gitmeden önce... Çocuklarımız baba ve annelerini taklit eder, bunu herkes bilir. Bu nedenle önce anne ve baba evde temiz olmalıdır. Sabah çocuğun dişlerini fırçalaması için önce ebeveynler kendileri dişlerini fırçalamalı. Sizden görürse bilinçlenir.