Bugün Ortadoğu'da yaşananların önceden planlandığını bilerek yazıma başlıyorum. Onun içindir ki politika günü kurtarmak için değil, ulusun sonsuza dek onurlu yaşaması için yapılır. ABD kendi geleceği için dünyayı yeniden yapılandırmaya çalışıyor. Bu girişimi II. Dünya Savaşı'nı zaferle bitiren Başkan Truman zamanında planlamıştır. Uzun vadeli bu planın sonunda dünyadaki devlet sayısının 500 çıkacağı söyleniyor. Yeni kurulan küçük devletler Amerika’nın çıkarları doğrultusunda şekillenecek. Bu amaca yönelik olayların ardından eski Yugoslavya topraklarında yedi küçük devletin kurulduğuna tanık olduk.

ABD II. Körfez Savaşı'nı planlarken Türkiye’den Samsun ve Trabzon limanlarını üst olarak kullanmak istemişti. Basra Körfezi'nde kıyısı olan bir devletle savaşmak için Karadeniz’de deniz filosu kurmanın arka planını okumak zor değildi. Amaç Varşova Paktı'nın dağılmasından sonra Rusya’nın kurduğu yeni birliği de dağıtarak Rusya’yı yalnız bırakmaktı.

Bunun örneğini Ukrayna’da yapılan seçimlerde gördük. Seçimi sosyalistler kazanınca hile yapıldığı bahanesiyle yenilenen seçimde Batı yanlısı partinin iktidara getirildiğini gördük. Aynı yöntemle Gürcistan’daki seçimlere müdahale edilmiş, orada da Batı yanlısı parti iktidara getirilmişti. Bu politik başarının ardından ekonomik çıkarlar boy vermişti. Kapımızın önündeki Gürcistan’da Las Vegas benzeri gökdelen otellerde, müşterileri Türk olan kumarhaneler açılmıştı.

Şimdi ABD Samsun ve Trabzon limanlarını neden istediğine yanıt bulmaya çalışalım.

- Karadeniz’i kontrol etmek için.

- Ukrayna ile Rusya arasındaki savaşta Ukrayna’ya yardım etmek için.

- Rusya ile Türkiye’nin yakınlaşmasını sorunlar çıkartarak önlemek için.

- Varşova Paktı dağıldıktan sonra Rusya’nın kurduğu yeni birliği de dağıtıp Rusya’yı yalnız bırakmak için. Bunların tümünün doğruluk payı vardır. Ancak ABD asıl amacının Körfez'deki petrol kaynakları bitince, Ural dağlarında bulunan dünyanın en büyük altın rezervlerine ulaşmak olduğunu da biz duyurmuş olalım.