CHP bugün, 81 il başkanının katılımıyla Trabzon’da bir toplantı gerçekleştiriyor. AKP ve MHP’nin, anayasa değişikliği ile ülkeyi başkanlık rejimine götürecek pazarlıkları yaptıkları bir dönemde yapılıyor bu toplantı.

CHP, bu görüşmelere nasıl bakıyor? Mecliste nasıl bir yol izlenecek? Değişikliğin halk oylamasına götürülmesi halinde nasıl bir siyasal ve toplumsal muhalefet yapılacak?

Ağır siyasal, toplumsal ve giderek kendini hissettiren ekonomik krizlerin yaşandığı, ülkenin büyük güvenlik sorunlarıyla karşı karşıya bulunduğu, ülkeye karşı kanlı bir dinci darbe girişiminin gerçekleştirildiği, demokrasi ve hukukun büyük ölçüde askıya alındığı, ayrılıkçı ve dinci tehditlerin daha da güçlendiği, sınırlarımızın yanı başında küresel güçlerin de dahil olduğu çatışma ve yeni krizlere açık bir ortamın bulunduğu koşullarda, muhalefet neyi nasıl yapacak?

İşte Trabzon toplantısının konusu bu. Örgütler, parti politikalarını değerlendirecek ve izlenmesi gereken yollar konusunda önerilerini sunacak. Dolayısıyla bu toplantıdan çıkacak mesajlar, ana muhalefetin bundan sonra atacağı adımları, gelişmeler karşısındaki duruşunu belirleyecek.

ETKİLİ MUHALEFET!

Türkiye’nin en köklü partisi CHP. Devletin kuruluşuna, inşasına öncülük etmiş, çok önemli roller oynamış ve oynama potansiyeli en yüksek parti.

Öte yandan bugün, hedefleri belli, politikaları net, dinamik bir örgüt yapısına sahip, halkla bağı güçlü bir muhalefet örgütüne odağına ihtiyaç var. Dahası, bu etkili muhalefeti güçlü iktidar seçeneğine dönüştürecek, siyaseti mahkumiyetten ve ülkeyi tek kişi vesayetinden kurtaracak, güçlü bir demokratik rüzgar yaratacak siyasal odak arayışı, her zamankinden daha fazla, daha yaşamsal.

CHP YETERLİ Mİ?

CHP bugünkü durumu ve tutumuyla bu ihtiyaç ve arayışı karşılayabilir mi? Bu konuda sadece genel başkanı ya da liderliği sorumlu görmek, çok kolaycı bir yaklaşım olur. Hem liderliğin, hem de örgütlerin acımasız bir tartışmadan, ciddi bir özeleştiriden geçmesi şart.

Dünyada hiçbir parti yoktur ki, 60 küsur yıldır tek başına iktidara gelemeyip hala ülkenin en önemli siyasal odaklarından biri olsun. Mensupları hep muhalefette olmalarına, ağır basılara, k ı s ı t l a n m a l a r a , dışlanmalara, iktidar nimetlerinden yararlanma olanaklarından uzak olmalarına karşın, hala yüzde 25 civarında bir oy potansiyeline sahip bulunsun. Ki bu çekirdek oy oranı, büyük bir dönüşüm için yeter de artar bile. Sorun bu büyük derinliği, mirası, potansiyeli ve insan gücünü, ülkenin beklenti ve gereksinmelerine çözüm üretecek, ülkenin karşı karşıya bulunduğu ya da bırakıldığı durumu aşacak bir politika ve örgütsel yapıya dönüştürmek.

TARİHSEL ROL

Kuşkusuz ki Türkiye’de siyaset yapmak çok zorlaştı. Her türlü muhalefetin teröristlikle, hatta hainlikle eş değer sayıldığı, muhalefet edenin hedef gösterilip ötekileştirildiği, gerilim ve düşmanlıklar üzerine siyasetle büyük kitlelerin kontrol edildiği bir ortam egemen.

Ama işte asıl böyle dönemlerde ülkeye sahip çıkmak, memleketi seçeneksiz bırakmamak. İktidarın yanlışlarına, tehdit ve tehlikelere karşı bilinçli, birleştirici ve memleketin önünü açıcı bir rol oynamak önemli.

Bütün bunlar için CHP’ye çok büyük sorumluluk düşüyor.