Vira Bismillah... Ya Allah, ya Bismillah... 1 Eylül itibarı ile denizlerimizde av sezonu başlıyor...Değerli okuyucularımız biliyorsunuz, bölge halkımızın büyük bir bölümünün en önemli geçim kaynağı denizdir, balıkçılıktır. Yaz sezonu boyunca tekneler hazırlandı, ağlar tamir edildi, tayfalar dizildi. Kısacası her balıkçı, yoğun bir bakım ve onarım sezonunu tamamlayarak “Vira Bismillah” demeye hazır hale geldi... Namı Karadeniz’de yankılanmış balıkçı reislerinden en tecrübelisi olan Yılmaz Terzi’yi (Yılmaz Kaptan) dinliyoruz... “Hocam biliyorsun, biz bir arada doğduk ,büyüdük. İlkokula birlikte gidiyorduk, yani mektep arkadaşıydık. Siz ilkokuldan sonra öğretmen okuluna gittiniz. Ben ise o yıllarda rahmetli babam Celal Terzi (Celal reis) ile birlikte,kendimize ait olan deniz takımımızla balıkçılığa başladım. O gün bugündür hep denizdeyim. Artık denizin tüm cilvelerini öğrendim. İki binli yılların başında başlayan ekonomik kriz bizi bitirme noktasına getirdi ve Karadeniz’in en güçlü, en güzide deniz takımı bizde olmasına rağmen, bu krizin etkisi her şeyimizi elimizden aldı, bizi bitirdi. Şimdilerde, yöremizde faaliyet gösteren arkadaşlarımızın balıkçı takımlarında reislik yapıyorum.

Pek çok balıkçımızla çalıştım. Bu yıl ise; Karahasanoğlu Balıkçılık - Ali Kaya’ya ait balıkçı takımında birlikte olacağım.” Değerli okuyucularımız; tüm balıkçı takımı sahipleri iyiliksever ve de altın kalplidirler lakin Ali Kaya kardeşimizin, iyilikseverlikte ve cömertlikte özel bir yere sahip olduğunu söylemeliyim... Şunu söylemek durumundayım ki; Yılmaz Terzi, ‘yaz balıkçılığı’ dediğimiz palamut avcılığında tecrübesiyle ün yapmış bir arkadaşımızdır. Özellikle palamut balığının denizdeki hareket durumlarını en iyi bilen ve palamut balığının hangi sularda, nasıl avlanacağını en iyi anlayan, bir deyimle kurt bir kaptandır, palamut reisidir... Yaşanan bir gerçektir ki; geçmiş yıllarda tayfa dizmekte zorluk çeken balıkçılarımız, bu son yıllarda kendilerine sağlanan devlet desteğinin( özellikle ÖTV’siz mazot) kendilerini çok ama çok rahatlattığını söylüyorlar. “Yoksa hepimiz batardık” diyerek, şükranlarını ifade ediyorlar. Artık rahatlamış durumdalar. Zira hem kendileri kazanıyor hem de tayfa olarak çalışanlar maddi yönden daha iyi, daha rahat bir şekilde hayatlarını devam ettiriyorlar. Deniz, bu insanlarımız için gerçekten bir velinimet. Özellikle sahil kesiminde yaşayan insanlarımız için “Deniz varsa hayat var” gerçeğini kabul etmek gerekir... Değerli balıkçılarımız; denizlerimiz bizim gerçek hayat kaynağımızdır. Ona gözümüz gibi bakmalı, gerekli koruyucu tedbirleri hep birlikte almalıyız... 1 Eylül; Vira Bismillah… Hayırlı, bereketli karlar...