Şükran ATALAR

TÜRKİYE Büyük Millet Meclisi’nde kabul edilen tasarıyla 4’ü vakıf olmak üzere 20 yeni üniversite kurulmuş oldu. Aralarında Karadeniz Teknik Üniversitesi’nin de bulunduğu bazı üniversiteler bölünerek yeni üniversiteler oluşturuldu. Kamuoyunda bu durumu olumlu bulanlar olduğu gibi eleştirenler de oldu. Tanınmış köklü üniversitelerin ve fakültelerin bundan olumsuz etkileneceği, bu şekilde kurulan üniversitelerin gelişemeyeceği eleştirileri yapıldı. 

Bu konuyu Prof. Dr. Adnan Baki ile konuştuk. Prof. Dr. Adnan Baki, Karadeniz Teknik Üniversitesi’nden ayrılarak kurulacak olan yeni Trabzon Üniversitesi’nin çekirdeğini oluşturan Fatih Eğitim Fakültesi’nde görev yapıyor. Bölüm başkanlıkları ve dekanlık olmak üzere uzun yıllar bu fakültede idarecilik yapan Prof. Dr. Baki’ye bu yeni bölünmenin üniversiteyi ve Fatih Eğitim Fakültesi’ni nasıl etkileyeceğini sorduk.

BÜYÜYEREK DEVAM EDECEK

“Bölünmenin olumlu sonuçlar vereceğine inanıyorum. İyi bir başlangıç yapılırsa, süreç iyi yönetilirse bu bölünmeden hem KTÜ hem de Trabzon Üniversitesi büyük avantaj sağlayacaktır. KTÜ kuruluş amacına uygun olarak teknik bir üniversite olarak daha dinamik hale gelecek ve dikey büyümesine devam edecektir. Trabzon Üniversitesi ise sosyal bilimler ağırlıklı bir üniversite olarak yaklaşık 150 öğretim üyesi ile birlikte 5 fakülteden oluşmaktadır. Fatih Eğitim Fakültesi bu bölünmeden dolayı ne adını kaybedecek ne de tanınmışlığından bir şey kaybedecektir. Sağlanacak yeni imkânlarla büyümesine daha hızla devam edecektir. Trabzon Üniversitesi’nin bünyesinde yer alacak olan İlahiyat Fakültesi ve Hukuk Fakültesi de şimdilik az öğretim üyesine rağmen sağlanacak yeni imkânlarla akademik kadroları artırılarak çok daha iyi yerlere geleceklerdir. Daha yeni sayılan İletişim Fakültesi ve Güzel Sanatlar Fakültesi de gelişmek için daha olumlu ortamlara kavuşacaktır.”

SEÇİM YATIRIMI DEĞİL

■ Bu bölünme birden gündeme geldi ve kısa sürede gerçekleşti. Bu konuda görüşünüz nedir?

“Öncelikli olarak Trabzon’umuza bu güzel hizmeti getirenlere teşekkür ediyorum. Bu kısa sürede alınmış bir karar değildir. Bu bir seçim yatırımı hiç değildir. Trabzon’da ikinci bir devlet üniversitesi kurulması projesinin 10 yıldan daha fazla bir geçmişi vardır. Dekanlığım sırasında da Trabzon’da sosyal bilimler alanında bir ihtisas üniversitenin kurulmasının gerekliliğine inanarak raporlar hazırlayıp şehrimizin ileri gelenlerine, siyasilerine, vekil ve bakanlarına dosyalar sunmuştum. Şehrimizin ileri gelenleri tarafından yeni üniversitenin kurulması konusu zaman zaman gündeme getiriliyordu. Henüz erken, seçim gündemde yokken Sayın Cumhurbaşkanımızın Trabzon’da müjdeyi vermesi vekillerimizin ve İçişleri Bakanımızın yakın ilgi ve takipleriyle hayal ettiğimiz proje gerçekleşmiş oldu. Trabzon’umuz artık bir üniversiteler kenti olarak gelişmeye devam edecektir. Akademik birikimimiz ile görüş ve önerilerimizle yeni kurulan Trabzon Üniversitesi’nin gelişmesine ve büyümesine katkıda bulunmaya devam edeceğiz.”

Açık ve uzaktan eğitim fakültesi kurulmalı

“Çıkan kanuna göre İktisadi, İdari ve Sosyal Bilimler Fakültesi kurulacak. Şüphesiz bu, Trabzon Üniversitesi’nin misyonuna uygun, önemli bir fakülte olacaktır. Ancak yeterli değildir. Bu üniversitenin hızla gelişmesi ve döner sermayesi olması açısından Açık ve Uzaktan Eğitim Fakültesinin kurulması çok önemlidir.

KAYIP DEGIL AVANTAJ

■ Hocam, çok olumlu bir tablo sundunuz. Bildiğiniz gibi bazı üniversitelerde, örneğin, İstanbul Üniversitesi’nde, Gazi Üniversitesi’nde bölünmeye karşı çıkanlar oldu. KTÜ ve Trabzon Üniversitesi için sizin bu konudaki görüşünüz nedir?

“Kurumsallaşmasını tamamlayan köklü fakülteler bu tür bölünmelerden zarar görmezler. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi yine Cerrahpaşa Tıp Fakültesidir, Fatih Eğitim Fakültesi yine Fatih Eğitim Fakültesidir. Bu tür bölünmeler ülkemizde eskiden de olmuştur ve bunun sonucunda yeni köklü ve güçlü üniversiteler doğmuştur. Örneğin, 60’lı yıllarda Ankara Üniversitesi’nden ayrılarak Hacettepe Üniversitesi kuruldu. Bu bölünmeden hem Ankara Üniversitesi gelişerek yoluna devam etti hem de Türkiye Hacettepe gibi köklü bir üniversiteye kavuşmuş oldu.  Kaldı ki herkesin bildiği gibi KTÜ bünyesinden daha önce 5 üniversite ayrılmıştır. KTÜ yoluna güçlenerek devam etmiştir. Bu duruma dünyadan da örnek verebiliriz. Benim de doktora yaptığım ve eğitim bilimleri alanında dünya sıralamasında birinci sırada olan Instute of Education Londra Üniversitesi’nden ayrılıp UCL (University College London) olarak yeni bir üniversite bünyesinde faaliyetlerine devam etmektedir. Bugün Institute of Education yine dünya sıralamasında birinci sıradadır. Kısacası durum Cerrahpaşa için de Fatih Eğitim Fakültesi için de aynıdır. Bu nedenle bölünmeyi kendi fakültem adına bir kayıp değil bir avantaj olarak görüyorum. Yeni kurulan Trabzon Üniversitesi’nin çekirdeğini oluşturması açısından bu fakültede çalışanlar olarak bize önemli sorumluluklar düşmektedir. İyi bir başlangıç olursa yerleşkesinin büyük bir kısmı Akçaabat’ta olan Trabzon Üniversitesi’nin kısa zamanda sosyal bilimler alanında bölgenin ve Türkiye’nin yükselen yıldızı olacağına inanıyorum.”

■ İyi bir başlangıçtan neyi kastediyorsunuz? Biraz açar mısınız?

“Kastım emanetin ehline verilmesidir. Liyakatli bir kadronun, vizyonu ve projeleri olan bir kadronun görevlendirilmesini kastediyorum. Bu kadronun sosyal bilimcilerden olmasını, Trabzon Üniversitesi’nin içinden olmasını ve yeni üniversitenin iç dinamiklerini bilenlerden oluşmasını kastediyorum. Böyle bir kadronun elinde Trabzon Üniversitesi kısa sürede Karadeniz Teknik Üniversitesi’nin seviyesine gelebilir.”

■ Bu durumda iki üniversite arasında rekabet mi olacak?

“Hayır. Bu iki üniversite iki farklı ihtisas alanında faaliyet gösterecektir. Birisi teknik üniversite olarak yoluna devam ederken diğeri sosyal bilimler üniversitesi olarak yoluna devam edecektir. Dolayısıyla aralarında rekabetten ziyade birbirlerini destekleyici işbirliği olacaktır. Böylece Trabzon’umuz bir üniversiteler kenti olacaktır.”