Eskiden, “Nerede o eski Ramazanlar” deyip hayıflanırdık. Fakat bu, eski ramazanların birlik-beraberliğinden, bereketinden… İftardan sonra herkesin kolayca ulaşabileceği Hacivat-Karagöz oyunlarındandı. Kısacası Ramazanı Ramazan yapan manevi değerlerdendi. Şimdi ise vatandaş bütün bunların dışında bir de ekonomik krizle uğraşıyor. Alım gücü artık yok. Kilolarca aldığımız meyve ve sebze yerine taneyle almaya başladık. Nasıl böyle olmasın ki? Kira, fatura, çocukların gideri derken elde avuçta bir şey kalmadı. Biz de Karadeniz gazetesi olarak Ramazan’ın ilk gününde semt pazarlarını gezdik. Vatandaş da esnaf da hep aynı noktada buluşup, dert yandı. “Nasıl geçinsin bu millet?”

İNSANLAR VİCDANEN

İşte o röportaj; Muhammet Demirakın: “Şu anda işlerimiz fena değil. Zam daha çok et ve et ürünlerinde oldu. Sebze ve meyve fiyatları aynı çok bir fark yok.  Bu kişiden kişiye değişiyor, kimi daha fazla kar etmek için 3-5 lira üzerine koyup satıyor. Ben fırsatçılık yapmaya karşıyım. Ramazan geliyor diye zam yapmam. Peynir ürünlerinde fiyatlarımız aynı.  On bir ayın sultanı geldi diye fırsatçılık yapıp ürünlere zam yapmak yanlıştır. İnsanlar vicdanen hareket etmeli.”

GEÇİM ZOR

Saygıye Hanım: “Halimize şükretmemiz lazım. Azı bilmeyen çoğu hiç bilmez. Bakıp geçen de oluyor. Her şey çok pahalı. Geçim zor. Evinde 5-6 kişi olanlar nasıl yapıyor, bilmiyorum. Hayat çok zor. Ben de yumurta getirdim, çok bir şeyim yoktu. Eşimin emeklisi var, burada da bir şeyler satıp geçimimi sağlamak istiyorum.”

MAAŞ YUKARI GİTTİKÇE

Uğur Özen: “Azdan az çoktan çok bir şeyler yapmaya çalışıyoruz. Biraz biraz Ramazan bereketi var. Asgari ücret alanlar için geçim hala zor. Zaten aldığı 8.500, bunun 3000 lirasını kiraya veriyor.  Pazar masrafı da var. Bir de üzerine çocuğu varsa, işi kolay değil. İnsanlar 5000 lira maaş alırken alım gücü vardı, şimdi öyle bir şey yok.  Maaş yukarı gittikçe alım gücü düşüyor. Zaten geçen seneye oranla fiyatlar pahalı. Allah’a şükür kıt kanaat bir şeyler yapmaya çalışıyoruz.”

MİLLET HEP AÇ

İbrahim Ersoy: “Satış yok, millet hep aç. Sebzeyi de meyveyi de insanlar tane işi alıyor. Alım gücü yok ki alsın. Eskiden Ramazan öncesi insanlar kilo işi alırdı. Şimdi o iş de tarih oldu. Mesela çileğin kilosu 40 lira olmuş. Vatandaş nasıl o parayı verip de alsın. Allah’a şükürler olsun ayaktayız, ayakta durmaya da devam edeceğiz.”

DÜNYANIN NERESİNE BAKARSANIZ!

Turgay Aydın: “Biraz pahalılık var, evet ama dünyanın neresine bakarsanız bakın bir kriz söz konusu. Yine bir şeyler bulup alıyoruz, bunu alamayan da var. Paran olduktan sonra gidip alabiliyoruz. Ürün sıkıntısı yaşamıyoruz. Allah hükümetimizi başımızdan eksik etmesin.”