Sosyal medya şu sıralar “Staj ve Çıraklık Mağdurları” çatısı altında bir araya gelen “emekli aday adayları” ile çalkalanıyor. “Aday adayları” diyoruz çünkü Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin onların EYT kapsamında olmadığını açıkladı. Bilgin’e göre stajyer ve çırakların patronu yok! 

Ama ortada bir çelişki var! Şöyle düşünün: Lise çağında henüz 16-17 yaşlarında meslek okullarında okurken staja gönderildiniz. Kiminiz sanayilerde, kiminiz atölyelerde, kiminiz muhasebe şubelerinde, kiminiz de hastanelerde veya sağlık ocaklarında… Her birinize devlet sigorta giriş kartı vermiş. Okullarda hocalar ‘Artık sigortalısınız, kıymetini bilin’ telkininde bulunmuş.

Her biriniz gönül rahatlığıyla dört elle sarıldınız işinize. Aileler de mutlu bu imkandan. Aradan 30 yıl geçiyor ve başınızdan aşağı kaynar sular dökülüyor.

Ortada ne sigorta var ne de emeklilik hayali. Emeklilikte Yaşa Takılanlar emeklilik gününü sayarken Staj ve Çıraklık Mağdurları olarak onlar amiyane tabirle çöpe atıldı. Oysa stajyer avukatlara, doktorlara, doğum yapan kadınlara tanınan emeklilik hakkı onlara tanınmamış. Onlar da borçlanarak emekli olmak istiyorlar.

İşte bam teli burası… Sanayide, atölyelerde kir pas içinde çalışıp cüzi de olsa maaş verilmiş dönemin çocukları bugünlerde Türkiye’nin dört bir yanında hak arayışında.
Bu garip hak arayışında sonuç ne olur bilinmez ama hükümet bu taleplere duyarsız kalmamalı diye düşünüyorum.