Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Karadeniz Gazetesi’ne çok özel açıklamalar yaptı… Trabzon Havaalanı’nda gerçekleştirilen röportajda Genel Yayın Müdürümüz Asım Kemal Güner’e konuşan CHP lideri, iktidarı sert sözlerle eleştirirken, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ABD ziyaretini yorumladı… Kılıçdaroğlu, Erdoğan’ın Birleşmiş Milletlerde dile getirdiği mülteci sorununa adeta tam destek vererek, “Mülteci sorunu konusunda gelişmiş ülkelerin dikkatini çekmesi çok önemli” dedi. Kılıçdaroğlu, Türkiye’nin savrulduğunu dile getirerek, “şuanda var olan sistem çoklu organ yetmezliği ile karşı karşıya…” diye konuştu.

İşte Kılıçdaroğlu’nun açıklamaları:

İNSANLAR ÇATIŞMACI POLİTİKADAN RAHATSIZ

Rize’de coşkulu bir şekilde karşılandınız… Vatandaşlarla buluşmanız ve oradaki atmosferi nasıl buldunuz?

Özellikle çay konusunda merkezi hükümetin aldığı kararlar, büyük bir hayal kırıklığı yaşatmış durumda… Malum Rize’nin temel geçim kaynağı çay. Sorunların aşılmadığı tam tersine sorunların büyüdüğünü Rizeli vatandaşlarımız da çok net görüyor.  Onun dışında iktidarın izlediği çatışmacı politika insanları rahatsız etmiş durumda… Vatandaşlarımızın bunu da dile getirdiğini görüyoruz. İyilikle karışma varken; ‘neden karalama, neden çatışma kültürünü besleyen bir dil kullanılıyor’ diye sitemlerde edildi. Rizeliler haklı…  Rizeliler, önümüzdeki seçimde farklı ve güzel karar verecekler buna tüm kalbimle inanırken, orada yaşadığım atmosferde bana bunu hissettirdi. Gerçekleri görmek biraz acı ancak Rizeli hemşerilerimizde gerçekleri görüyorlar.

BİR BÜTÜN OLARAK GÖRMELİYİZ

Siyaseti bir sorunu çözmek için parlamentoda bir bütün olarak görmek lazım. Sorunu çözme konusunda iktidar ve muhalefet partileri belli konularda tartışabilirler ama çiftçinin sorunu varsa, o sorunun çözümü konusunda ortak hareket ederler çoğu zaman. Nitekim AB'ye üyelik sürecinde gelen kanunların hemen hemen tamamı oy birliğiyle geçmiştir Meclisten. Ülkenin yararına, çiftçinin yararına olan bir şeye kimse muhalefet etmez. Keşke getirseler de oy birliğiyle geçse. Bekleriz. Sizler de öyle bir beklenti içerisindesiniz.

ÜLKEMİZ SAVRULUYOR

Merkez Bankası faizleri yüzde 19’dan 18’e çekti… Bu kararla ilgili yorumunuz ve bundan sonraki süreçle ilgili öngörünüz nedir?
Onun topluma getireceği maliyet çok ağır… Şunu ifade edeyim; henüz ağır kış koşullarına girmedik. Daha önümüze zamlar gelecek… Allah milletimize, fakir; fukaraya kolaylık versin. Gelen zamların altından ezilecek ve nasıl çıkacak belli değil. Ülkemiz iyi yönetilmiyor, gerçekten ülkemiz savruluyor. Ben şöyle görüyorum; şuanda var olan sistem çoklu organ yetmezliği ile karşı karşıya… Ve bunların artık ülkeyi ve milleti yönetme şansları yok, o zaten artık net bir şekilde görülüyor. İster ekonomiyi alın, ister tarımı alın, sanayiyi, isterseniz işsizliği alın, isterseniz esnafın derdini, isterseniz de adalet mekanizmasındaki bozuklukları alın; neresine bakarsanız neresinden tutarsanız tutun elinizde kalıyor.

HER KESİM GÖRMEYE BAŞLADI

Dolayısıyla artık bunların ülkeyi sağlıklı, tutarlı ve adil bir şekilde yönetemediklerini toplumun her kesimi görmeye başladı. Esnafta, çiftçi de, emekli de, sanayici de görüyor ve herkes bir gelecek endişesi taşıyor. Şunu söylüyorum; hiç kimse bir gelecek endişesine kapılmasın sandığı, sabırla bekleyelim. Kararımızı vereceğiz ve bunları güle güle yolu edeceğiz. Daha mutlu bir Türkiye’yi hep birlikte inşa edeceğiz.

HEDEFİMİZ: TEMİZ SİYASET

Onu düşmanlaştır, bunu düşmanlaştır, kamplaşma yap. Bu kadar dert varken bunların derdi mi yok? Sen 20 yıldır Türkiye Cumhuriyeti'nde görev yapıyorsun, yönetiyorsun Türkiye Cumhuriyeti devletini. 20 yılda yurt sorununu çözemedin. Bir yılda çözülecek sorunu çözemedin. Şimdi kalkmış bana bir sürü laf ediyorlar. İstediklerini etsinler, yine söz veriyorum, bu ülkenin bütün sorunlarını çözmeye kararlıyım, dostlarımızla beraber çözeceğiz. Sorunlarla boğuşan değil, nefes alan bir Türkiye'ye ihtiyacımız var. Sorunlarıyla 'Nereye gidiyor bu memleketin hali?' diye sormayacak vatandaş, o sorunlardan sıyrılacak, görkemli, güzel, ahlaklı, temiz bir siyaseti ve onun büyüttüğü Türkiye'yi görecek. Hedefimiz bu."

SORUNLARDAN KORKMUYORUZ

Türkiye’de dünya kadar sorun var. Biz sorunlardan korkmuyoruz. CHP’nin Genel Başkanı olarak da bütün millete açık ve net söylüyorum: Sizin oylarınızdan çok sorunlarınıza talibim. Bu sorunları samimi ve dürüst olarak çözeceğim. Bu ülkeye huzuru, bu ülkeye barışı birlikte getireceğiz. Dostlarımızla beraber getireceğiz. Yeter artık, bu millet bıktı. Kavgadan bıktı. Açlık var, sefalet var, yoksulluk var. Ya çocuklar yatağa aç giriyor. Sen 20 yıldır yönetiyorsun Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni, 20 yılda yurt sorununu çözemedin ya. Bir yılda çözülecek sorunu çözemedin. Şimdi kalkmış bana bir sürü laf ediyorlar. İstediklerini etsinler, yine söz veriyorum: Bu ülkenin bütün sorunlarını çözmeye kararlıyım. Dostlarımızla beraber çözeceğiz, bütün sorunlarını. Sorunlarla boğuşan değil, nefes alan bir Türkiye’ye ihtiyacımız var.”

TÜRKİYE İÇİN ARTIK ÇEKİLMEZ BİR YÜK

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Amerika’daydı… Orada bir çok temasta bulundu. Bu seyehati nasıl yorumluyorsunuz?
Gidebilir, birleşmiş milletlerde mesaj verebilir… Beklentisi vardı belki Biden ile görüşebilir miyiz diye ama o görüşme gerçekleşmedi. Hangi nedenlerle gerçekleşmediğini biliyorum. Önemli olan konu şu; mülteci konusunda Türkiye’nin duyarlılığını Birleşmiş Milletlerde dillendirmesi önemli. Çünkü gelişmiş ülkelerin bu konuda dikkatini çekmesi önemli… Ama Türkiye’de yaşayan 5 milyona yakın sığınmacının Türkiye için artık çekilemez bir yük olduğunu da artık hepimiz görüyoruz… Bu söylem ne kadar bu yükü bizim üzerimizden alır o belli değil.  

BU MİLLETE SÖZÜMDÜR

Türkiye'ye resmi rakamlara göre 3 milyon 600 bin Suriyeli geldi… Resmi olmayan rakamlara göre, 5-6 milyon. Ve Afganistan'dan insanlar geliyor. İran coğrafyasını aşarak buraya geliyorlar ve bizim sınırları aşarak geçiyorlar ve bizde bekliyorlar. Efendim, 'Para verilirse daha fazla alacağız.' Kimden izin aldın sen arkadaş? Referandum mu yaptın? Bu millete sözüm sözdür, kesin. Tekrar ediyorum; en geç 2 yıl içerisinde bütün sığınmacıları davulla, zurnayla memleketlerine göndereceğim, kararlıyım.

ONLARIN KABAHATİ YOK

Irkçılık yapmadan. Çünkü onların kabahati yok. Onları buraya getirenlerin kabahati var. Onları buraya kim getirdiyse kabahat onlarda. Dolayısıyla sığınmacılara kızmayacağız. Onları geldikleri memleketlerine can ve mal güvenliğini sağlayarak göndereceğiz. Gençlerimize istihdam da yaratacağız. Hiç kimsenin endişesi olmasın. Efendim onlar olmazsa sanayi batıyormuş. Ne demek yahu? Şu aklı evvel cümleye bakın. Değiştireceğiz bunları" ifadelerini kullandı.

LİYAKAT ÇOK ÖNEMLİ…

Devlet, adaletle yönetilir, liyakatle yönetilir. Adaletin ve liyakatin olmadığı yerde devlet dediğiniz kurum yara alır, temelleri sarsılır.  Çok tipik ve basit bir örnek vereceğim; hafızanızda kalsın. Devlet ve siyasi partiler arasındaki farkı bilmeniz açısından. Devlette en alt makam memur olmak istiyorsunuz; şube müdürü ya da şef olacaksınız. Önce KPSS sınavına gireceksiniz, sınavda başarılı olacaksınız, atamanız yapılacak, düz memur oluyorsunuz ama henüz asaletiniz onaylanmadı, aradan bir süre geçecek, iyi yorumlar alacaksınız, sonra şeflik sınavına gireceksiniz devlette en alt kademede şef olacaksınız.  Peki, bakan ya da milletvekili olmak için? İki şeye ihtiyaç var; bir savcılıktan iyi hal kağıdı, iki ilkokul diploması. Devlette liyakat neden önemli? İşte, bu nedenle önemli…

SİYASETİ BIRAKACAĞIM…

Üniversitelerde yüz yüze eğitimlerin başlamasının ardından birçok kentte yurt sorunu ortaya çıktı… Yükselen kiralar, öğrenciyi büyük oranda zorladı. Bu konuda neler söylemek istersiniz?
Üniversiteler açıldı, yurt sorunumuz var. Üniversiteyi kazanıyor, kızımız, oğlumuz. Hepimizde bir sevinç var. Üniversiteye göndereceğiz, ikinci bir dert başlıyor. Bu çocuk nerede kalacak? 20 yıldır yurt sorununu çözemediler. bütün Türkiye'ye sesleniyorum; 20 yıl değil, 1 yıl içinde yurt sorununu çözmezsem siyaseti bırakacağım. Böyle bir şey olamaz, yurt sorunu nedir Allah aşkına. Bütün üniversitenin kampüslerinde yaparsınız. İkişer, üçer kişilik odalar. Sıcak su, soğuk su, geniş bant internet erişimi. Gençlerimiz Türkiye'nin geleceği, onlar ne kadar iyi yetişirse eğitim alırsa Türkiye o kadar büyüyecek. Siz onları pahalı yere mahkum ediyorsunuz…

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Karadeniz Gazetesi Genel Yayın Müdürü Asım Kemal Güner, Şirket Danışmanı Ahmet Firidin ve Yazı İşleri Müdürümüz Furkan Yiğit ile birlikte bir araya geldi… Gerçekleşen röportajda CHP Trabzon Milletvekili Ahmet Kaya beraberindeki Trabzon İl Başkanı Ömer Hacısalioğlu ile birlikte Kılıçdaroğlu’na eşlik etti…