Tonya Çevre Platformu adına konuşan Güngör Lermi, Tonya ilçesine yapılması planlanan çimento fabrikası ile ilgili son günlerde çıkan haberlere tepki gösterdi. Lermi, "Livalobo, Rumcada ‘çayırlık/çayırcık’ anlamına geliyor. Son iki yıldır ‘direnişin öteki adı’ artık... Direnişi destanlaştıran, modelleştiren Tonya Çevre Platformu'nun mihenk taşı. Tonyalının gururu... Ama bunun yanında, kimileri için de; satılacak bir meta, rant kazanılacak bir hammadde... Bu konuyu artık sağır sultan bile duydu, aslında biz duyurduk. Livalobo, önce el altından asıl sahiplerinin haberi olmadan, Tonya Belediyesi tarafından EMBA şirketine satıldı. EMBA şirketi bu bölgeye çimento fabrikası kuracakmış. Peki, bu kadar dar alan, kurulması planlanan bir çimento fabrikası için yeterli mi? Tabii ki hayır. Amaç önce EMBA şirketinin ayağına yer etmek. Daha sonra Livalobo mevkiinin etrafındaki bütün mezraları taş ocaklarına dönüştürmek. Bu mevki bir mahallenin (Büyükmahalle) mezrası, merası... Bunu bütün Tonyalılar bilir. Öyle mahkemeye sunulan, çıkar ilişkilerine dayalı uydurma bilirkişilere gerek yok. Gelin Tonya'ya yirmi yaşın üstünde (kadın/erkek) herhangi birine sorun, size bunu söyler" dedi. GÜZELLİKLERİN SONU Çimento fabrikasının ve ona bağlı olarak taş ocaklarının Tonya'yı ne hale getireceği konusunda Tonya Çevre Platformu olarak çok şey açıkladıklarını söyleyen Lermi, "Konunun uzmanlarını getirip, halkı ve kamuoyunu bilgilendirdik. Tonya doğal güzelliğinden başka doğru dürüst bir geliri olmayan, halkının da sırf bu güzelliği bırakamadığı için her türlü çilesine katlandığı küçük bir ilçe. Ama çimento fabrikası ve bütün Tonya'yı hatta Tonya sınırlarını aşacak olan taş ocakları bütün bu güzelliklerin sonu olacak" dedi. Lermi, şöyle devam etti: "Tarlada izi olmayanının sofrada (harmanda) yüzü olmaz. Bizim kara lastiğimizin izi hâlâ orada, Livalobo da, soframız da orada. Bu proje sahiplerinin ve işbirlikçilerinin hangisinin izi var ki Livalobo'da yüzü olsun? Hadisinler oradan!"