Alüminyum ve çelikten sonra porselenin de mutfaklarda yerini almasıyla bakır eşyalar kullanılmamaya başladığını kaydeden Özman, aile olarak 3 kuşaktır bakır kalaycılığı yaptıklarını söyledi.
Kalaycılık mesleğinin zamana karşı direndiğini ve kalifiye eleman bulamadıklarını belirten Özman, "Bakır tencere ve tavalarda yapılan yemeklerin lezzetini diğerlerinde bulmak mümkün değil, bu bizim ata kültürümüz, annelerimiz bizlere bakır güğümlerde kaynayan sularla yemek yaparlardı, bizi o güğümde kaynayan sularla yıkarlardı ama günümüzde artık bakır unutulmaya yüz tuttu. Şimdilerde bu mesleği öğretecek çırak dahil bulamıyoruz maalesef” dedi.
Bakır mutfak eşyalarının sağlık açısından da çok faydası olduğunu ifade eden Özman, “Bu bizim bin yıllık geleneğimiz yazın daha yoğun çalışıyoruz, yaylalarda da turistik gezilere gelen vatandaşlarımıza bakır ve kalaylama ile ilgili bilmediklerini ve merak ettiklerini gösteriyoruz mesleğimizi böyle yaşatmaya çalışıyoruz” şeklinde konuştu.