Sanat, sanat için olduğunda, sıradanlaşmayı ortadan kaldırıp farklılık yaratıyor. Siyaset toplum için olduğunda oy sandığına çalışıp, milletin meclisinde utanç verici küfürleri, kavgaları sergiletiyor. Spor, sağlık yerine para için yapıldığında ise Türkiye’deki fakir ekmek bulamazken, milyonlarca dolarlara tekme atanları ortaya çıkarıyor. Onun nedenle, bugün için daha çok; “Şu üç günlük dünyada kalan ahir ömrümüzü 3S ile tamamlamak daha evlâdır” diye düşünüyor, siyaset ve sporun kem sözleri yerine, sanatın güzelliklerinden “dem vurmayı”yeğliyorum!

ÖZDEMİR HAFIZOĞLU’NUN FERYADI-İSYANI İLE...

Özdemir Hoca için, “her haliyle tepeden tırnağa sanatçı ruhlu, her şekliyle de aklını vatanseverliğe emanet etmiş bir adem oğludur” diye kısa bir tarif yapsam, O’nun sayfalara sığdırmaya mümkün olmayan özellik ve güzelliklerini anlatabilmede beni muaf sayarsınız diye düşünüyorum! Geçen hafta sonu Trabzon Liselerinden Yetişenler Derneği’nin Yıl Sonu Konseri’ne koro şefliğini icra etmekle kalmadı, sonunda haklı bir isyanını da dillendirdi. Bize de, payımıza düşeni de alarak aktarmak kaldı: “Yıllardır feveran ediyorum. Diyorum ki; Trabzon’da sadece Trabzonspor yok. Trabzon’da çok büyük bir kültür var. Ve bu kültürü biz niye sadece yılda bir sefer şurada yapıyoruz. Niye dışarıya açılmıyoruz? Niye orkestralar kurmuyoruz? Niye Türk Müziğine yeniler kazandırmıyoruz? Basın bunları niye yazmıyor? Özdemir Hoca dedi bitti mi? Peki yarın biz yokuz. Sonra ne olacak? Buna özellikle bürokrasi çok dikkat etmeli. Tamam spor da olacak elbette. Ama yaşatılan kültürü ne olur görmezden gelmeyelim.”

MAÇKALILARIN, MAÇKALI GİBİ OLMALARI...

“Trabzon, metre karesine en fazla sanatçı ve sporcu düşen şehirdir” diye tarif edilen doğruya, sanat anlamında ve ilçe bazında en fazla katkıyı hiç şüphesiz Maçka sağlar. Hem de, siyaset ile sporda da hatırı sayılır katkıları bir gerçek iken... Son yıllarda unutulan değil, üzerine küller serpilen bu gerçek, Trabzon Maçkalılar Kültür, Dayanışma ve Yardımlaşma Derneği’nin “Memleket Türküleri Konseri”nde silkinip ortaya çıktı. Şef Ünal Özel yönetimindeki muhteşem konserde Ertan Yılmaz’ın şu sancılı günlerde bağrımızı delen uzun hava resitalinin ardından, “Memik Oğlan” türküsünü seslendirmesi yok mu? “Maçkalı” denildiğinde aklıma ilk gelenlerden merhum Erkan Ocaklı’yı hatırlatmadı değil...

KAFEM’İN YERİ...

Sanat dünyasında kısaca “KAFEM” diye bilinen, Karadeniz Folklor ve Müzik Eğitimi Merkezi’nin Trabzon’un sosyal hayatındaki yeri ve önemini, yaşamayı sadece evinde oturmak olanların seçenlerin dışında hemen hemen herkes az veya çok bilirler. Her yıla 4-5 konseri ve etkinliği sığdıran KAFEM’de şef Recep Ragıp Demeli yönetiminde “Solistler Geçidi” ile sahne aldı. Geçitin de farklı yanı dernek başkanı Ali Adanur’un, “Hadi ben öfkemi yenemedim” şarkısıyla sahne alıp, şu sıralar toplumun genelinde hastalık haline gelen öfke de kontrolün sağlanması için herkesin üzerine düşeni ardına koymaması gerektiğini hatırlatması oldu