SON DAKİKA



Haber > Gündem > Yenikapı ruhunun ardından

Yenikapı ruhunun ardından

08 Şubat 2017 Çarşamba - 07:25








Bir rüzgar esti acılarımıza. Yine acılar eklendiği günlerde Yenikapı Ruhu üzerinden tüm ulus olarak kenetlenmenin Yenikapı Ruhu ile birleşmenin huzurunu, mutluluğunu endişelerimiz de olsa iliklerimize kadar hissettik.

Ve de haykırırcasına bu ülke bizim, elbette bizim olarak kalacaktır. Halen daha bu umutla evinden işine, işinden evine kimi sağa, kimi sola, kimi ileri, kimi geri, kimi hızlı, kimi yavaş giden insanlarımız da tabi ki bizim insanlarımız. O partinin, bu partinin, o görüşün, bu görüşün rengi yoktur. Artık hepimiz bu sınırlar içerisinde topyekûn ülke nimetlerini paylaşmalıyız, yabancı düşünürlerin, yazarların tersine ve onların inadına.

Her yerde polis var, jandarma var ama adalet yok. Bunun için birlik olalım. Birlikteliğimizin temasında, mayasında el ele, kol kola güzelim ülkemizi daha güzel günlere aldığımız mirası daha da güçlü kılacak hamlelerle bu ülkenin geleceği olan çocuklarımıza bırakalım.

Vatandaş olmanın, birey olmanın erdemliliğini hep beraber yaşayalım. Şimdi vatandaş sorar, deyim yerindeyse, “Tuzu yerinde olan ne dinler, ne de bir kelime söyler.” Vatandaş suskundur, üzgündür, “O günden bugüne Yenikapı Ruhu yapay bir söylem midir ki bir şey olmamıştır?” Diğer vatandaş söze karışır, “Bırakın arkadaşlar Garp Cephesi’nde değişen bir şey yoktur.” Diğeri durmaz o da sorar ve Trabzon’un seçtiği vekillere intizar eder.

Bakışı ezilmişliğin yorgunluğundan değil, dinlediği dersin müfredatta kayıtlı olmadığının bilincine erdiği için midir nedir bilemem. Yine de sorarlar, “O günden bugüne hangi MHP’li iş bulmuş, hangi CHP’li bir yere atanmış, hangi Saadet Parti’li Yenikapı Ruhu’ndan nasibini almış? Bir heyecandır beklemişler.


Halen daha beklerler” derler ve de anlatırlar. O günden bugüne bir atama yoksa eğer, işe yerleştirilen AKP’li bir kişi yoksa eğer yoksulluğu ve ihtiyaçlı olmayı sırtımızdaki ağırlık hisseder ellerini cebinden çıkartır ve ‘garipliğimizin kaderi’ der çeker gideriz. Söyle derler, toplum adına toplumum öğretmenliği yapan Sayın Selim Şener, “Kimler işe alındı, kimler atandı, kim kimi nereye yerleştirdi bilir misiniz?” Top bende. Ben de sorarım. Sayın vekiller, sayın Belediye Başkanları, tüm sivil toplum örgütleri, sanayiciler Yenikapı Ruhu içerisinde yalnız bırakılan bu insanların söylemine lütfen kulak verin. Trabzon’da böyle ise siyaset mozaiği olması nedeni ile tüm Türkiye’de de bu iş böyle midir?

BEN SANA HAYIR DERİM SAYIN USTA!

Trabzonspor’un geçmişsini, kuruluşunu, etik ilkelerini bilmeden Trabzonspor’u yaşamadan, neye talip olduğunu sorgulamadan aday oldunuz.

İlkokul talebesi değildiniz, tıbbiyeli idiniz. Başında bulunduğunuz hastanelerin gelirini ve giderini santimetresine kadar mutlaka takip edersiniz.

Lakin, talip olduğunuz bu koltuğun ne kadar borcu var, ne kadar alacağı var bilmiyor muydunuz? Bilmiyorsanız eğer bu serzeniş niyedir? Biliyorduysanız eğer, bile bile neden talip oldunuz? Şimdi Trabzonspor sevdalılarını sevdalarından niye ayırdınız?


Hani 50. yılda şampiyon olacaktık. Lucescu ile yıldızlara ulaşıp güneşe bakacaktık. Geri dönüşümü olmayan kaynak bulacaktık.

Ne oldu şimdi cebinizden 1 Kuruş para çıkmasın diye hiçbir başkanın yeltenmediği 8. Madde’yi gündeme taşırken siz değerli Trabzonspor kongre delegelerini ne zannediyordunuz? Trabzonspor’un geleceğinde onları nereye koymuştunuz?

Senden başka bir tane başkan gösterebilir misin ki takımın başındaki teknik adamına bu derece mahkum olsun. Tabi ki hocasına inanacaktır, tabi ki güvenecektir.

Ama kulübün âli menfaatlerini göz önünde bulundurarak yapılan tüm transferlerin getirisini ve götürüsünü üstelik de sezon başı yeni bir mücadeleye başlarken izletmek  kontrol etmek gerekliydi. “Kim alındı”, “Nasıl alındı”, “Nereden alındı”, “Nereye alındı” diye sorgulatmak sizin görevinizken harcanan bu kadar paranın Trabzonspor’un geleceğine ve bugünlere yansımasının girdabını düşünmek kimin vazifesi idi?

Düşünün ki bir buçuk saat ulusal basında bizleri temsilen Trabzonspor’un Başkanı olarak soruları yanıtlayacaksın, Trabzonlu tüm spor kamuoyu, tüm söylemlerinizin içerisinde Trabzonspor adına bir katkıya rastlayamayacak...


İdari yönden Trabzonspor’u üç kişi yönetirken, teknik taraftan da ‘atı alan Üsküdar’ı geçmiş’ durumdayken Ersun Yanal hedef belirliyor. “Bu neyin hedefi kardeşim, kupada yoksun, bu nasıl söylem, bilmiyor musun ki hediyelik Adana, Konya maçlarını hep beraber izlemedik mi?” denilmiyorsa,  şimdi insanların gözünün içine baka baka, Trabzonspor kamuoyunun ‘futbol bilgisini test etme’ diyemiyorsan ben sana ‘hayır’ derim Başkan Sayın Muharrem Usta.

Zira bilirim ki, ileride bu kulübe gönül verecek çocuklara bırakacak olduğum en iyi miras da bu söylem olacaktır.

Beğendim
0
Sevdim
0
Beğenmedim
0
Üzgün
0
İnanılmaz
0

VİDEO

SON DAKİKA

ÇOK OKUNANLAR

© 2020 www.karadenizgazete.com.tr | Karadeniz Gazetesi bir Güçlü Ticari Ve Sınai Ürünler Pazarlama Ticaret Ve Sanayi Anonim Şirketi ‘dir.

Giriş Yap