CHP İl Başkanı Yavuz Karan, Türkiyenin durumunun çok karışık ve endişe verici olduğuna dikkat çekti.
CHP Trabzon İl Başkanı Yavuz Karan, "AK Partinin iki eş başkanı var; birisi Recep Tayyip Erdoğan, diğeri ise Abdullah Öcalan" iddiasında bulundu.
Türkiyenin durumunun çok karışık ve endişe verici olduğuna dikkat çeken CHP İl Başkanı Yavuz Karan, 10 yıl önce çok iddialı söylemlerle iktidara gelen AK Parti'nin 10 yıl sonra ekonomik anlamdaki çöküntüye rağmen çok başarılı olduklarını savunmasının inandırıcı olmadığını ifade ederek, "Biz de diyoruz ki, hiçbir şey yapmadılar. Türkiyenin kaynaklarını peşkeş çektiler" dedi.
İMRALI HEYETİ BÖLÜNME ANAYASASININ HEYETİDİR
İmralıya giden heyetin Türkiye Cumhuriyetinin yeni anayasasını hazırlayacak heyet olduğunu savunan Karan, "Bu heyet, Türkiyenin bölünme anayasasının heyetidir" görüşünü kaydetti. Karan, sözlerini şöyle sürdürdü: "Sayın Başbakan'ın muhatabı Abdullah Öcalan olmuştur. Türkiye ilk defa bu kadar rezil bir Dışişleri Bakanı tarafından yönetilmektedir. Üç yıldır sesi çıkmayan İsrail, Türkiyeden neden özür diledi, hiç düşündünüz mü? Suriye konusunda elini yakmak istemeyenler maşa olarak Tayyip Erdoğanı kullanıyorlar. Bu siyasi iktidarın bir gün bile iş başında kalması yeni tahribatlar demektir. Çünkü bunların hedefi 2023te Cumhuriyeti yok etmektir, ümmetçi anlayışları Türkiyede iktidar yapmaktır. İktidarın gidişini hızlandıracak olan yerel seçimlerde bu siyasi iktidardan kurtulmamız gerekir. Türkiye bunlara çok sert bir tokat vuracaktır. Çok iddialı adaylarla ve çok iddialı kadrolarla yerel seçimlere talibiz. Büyükşehir yasasıyla bölünme yasalarının altyapısı oluşturulmuştur. Biz bunlara engel olacak tek siyasi partiyiz.
Barzani eskiden Türkiyeye geldiğinde Çukurca Kaymakamı ile görüşürdü ve onu referans gösterirdi. Şimdi ise Barzaninin Türkiyedeki muhatabı Başbakan oldu. BDPnin iki eş başkanı var; biri Nurettin Demirtaş, diğeri Gültan Kışanak. AKPnin eş başkanı da iki tanedir; bir tanesi Tayyip Erdoğan, diğeri Abdullah Öcalandır. Bizim görevimiz ise sadece Cumhuriyeti kurmak değil, aynı zamanda onu korumaktır."