SON DAKİKA



Haber > Gündem > Tek parti dönemine dönüş mü?

Tek parti dönemine dönüş mü?

12 Ocak 2017 Perşembe - 09:10








Adalet Bakanı meclis konuşmasında anayasa değişikliği ile getirilmeye çalışılan ‘’partili cumhurbaşkanı’’ ya da ‘’tek adam yönetimi’’ni savunurken, cumhuriyetin ilk yıllarına gönderme yaptı, değişikliği tek parti iktidarıyla anlattı. Oysa partisi ve lideri, bugüne kadar devletin kurucu partisi CHP’nin, 1923-1945 arasındaki tek parti dönemine söylemediğini bırakmamıştı. Tek parti iktidarına yönelik sözler, ağır eleştiri ve suçlamalar hala herkesin belleğinde. Tek parti dönemi, yıkılmış bir imparatorluktan modern bir cumhuriyete geçişte tarihsel bir zorunluluktu. 

Türkiye tartışmalı da olsa, 1945’te demokratik çoğulcu sisteme, yani bir üst sınıfa sıçradı. İşte Adalet Bakanı, anayasa değişikliği paketini sunuşunda, artık tarihsel olarak geride kalan bir döneme gönderme yaparak şöyle dedi: ‘’Partili Cumhurbaşkanı olur mu? Türkiye'nin yeni tanıştığı bir şey mi? Mustafa Kemal partili mi, milletvekili, genel başkan mı? İnönü partili mi, milletvekili, genel başkan mı, Cumhurbaşkanı mı? ne oldu, tarafsızlığına halel mi geldi?’’ Konuşmanın finali şöyle: ‘Bizim yaptığımız Atatürk Anayasasına dönmektir.” Bu ülkeyi kuran insanı ve insanları bugüne kadar diktatörlükle suçla, şimdi işini karşıya geçirmek için ona sarıl!

ATATÜRK ANAYASASI

Tek adam iktidarını getirecek partili cumhurbaşkanı olarak formüle edilen, hiçbir demokratik hukuk devletinde örneği olmayan bu değişiklikle, kurucu irade ya da Atatürk’ün öngördüğü Türkiye aynı mı? Mustafa Kemal ve arkadaşları, meclise ve toplumsal uzlaşmaya o kadar önem veriyordu ki, önce TBMM’yi kurup, sonra kurtuluş savaşını başlattılar. Atatürk 1921’de şöyle dedi meclis için: “Millet ve memleket adına ve hesabına tek başvurulacak yer, Yüksek Meclisinizdir. Bu yasal hakkı, bu milli hakkı, bu doğal hakkı hiçbir sebep ve bahane ile ve hiçbir düşünce ile, hiçbir kimseye ve hiçbir kurula terk edemeyiz”

ATATÜRK İSTESEYDİ


Mustafa Kemal, ‘’egemenlik cumhurbaşkanının’’ ya da ‘’benim’’ demedi, ‘’egemenliğin en önemli kurumu, halkın oylarıyla seçilen meclistir’’ dedi. Oysa bugünkü anayasa değişikliği, meclisin egemenlik yetkisini önemli ölçüde cumhurbaşkanına devrediliyor. Yasama, yürütme ve yargıyı tek elde toplanarak, demokrasi dışı bir sisteme savruluyoruz.

GERİYE DÖNÜŞ

Aslında Bakan terk parti dönemi göndermesiyle, tek adam yönetimiyle getirilecek sistemin, tek parti devleti ya da devlet partisi sistemi olduğunu itiraf ediyor. Hangi partiden olursak olalım, hepimiz kendimize soralım: Tek adamın herşeye egemen olduğu kişi ya da parti devleti mi, yoksa çoğulcu demokratik hukuk devleti mi istiyoruz?

Beğendim
0
Sevdim
0
Beğenmedim
0
Üzgün
0
İnanılmaz
0

VİDEO

SON DAKİKA

ÇOK OKUNANLAR

© 2020 www.karadenizgazete.com.tr | Karadeniz Gazetesi bir Güçlü Ticari Ve Sınai Ürünler Pazarlama Ticaret Ve Sanayi Anonim Şirketi ‘dir.

Giriş Yap