SON DAKİKA



Haber > Gündem > Tarihi fırsat ve en yakıcı soru

Tarihi fırsat ve en yakıcı soru

19 Temmuz 2016 Salı - 11:00








Darbe girişiminin ilk anından itibaren siyasetin hemen her renginden gelen demokrasiye sahip çıkma iradesi ve darbeye net tavır; Türkiye’de demokrasi, hukuk devleti ve iç barış için yeni bir umut, yeni bir dönemin başlangıcı olabilir mi? Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde darbe girişimine karşı iktidar ve muhalefet milletvekillerinin sergilediği tutum çok anlamlıdır.

Türkiye Cumhuriyeti tarihinde ilk kez darbeye ve darbecilere karşı, demokratik parlamenter sistemi korumak adına ortaya koyulan bir direniştir bu. Bu aynı zamanda, Erdoğan yönetiminin siyasal muhalefeti cemaat ya da darbeyle birlikte gösterme çabasının da ne kadar temelsiz ve yanlış olduğunu ortaya koymuştur.

Meclisin olağanüstü tarihi toplantısında parti liderleri çok önemli şeyler söyledi. Şimdi bu uzlaşmanın sağlanmasında en büyük sorumluluk iktidara düşüyor. Peki Erdoğan; tek adam olma, ülkeyi otoriter bir başkanlık rejimine götürme sevdasından vazgeçip, bir uzlaşmaya şans tanır mı?

Saray, darbenin yenilmesinden daha da güçlendiği biçiminde bir yorum çıkarır, bu ortamı ve sokağa çağırdığı insanları başkanlık rejimine geçişte bir araç olarak kullanmaya kalkarsa, büyük yanılgı içine düşer. Türkiye çok daha acılı ve kanlı gerilimlere sürüklenir. Ama eğer, muhalefete ve farklı toplumsal kesimlerine düşmanca davranma ve gerilim politikasından vazgeçip, parlamenter sistemi geliştirme, hukuk devletini inşa etme yolunda adımlar atarsa, işte o zaman Türkiye’nin önü açılabilir. Türkiye daha fazla otoriterleşerek, kemer sıkarak değil, daha fazla demokratikleşerek, özgürleşerek, konuşarak, uzlaşarak, barışarak, hukuku inşa ederek bu karanlık tablodan çıkar.

EN YAKICI SORU


Toz duman arasında tartışılmıyor ama, en yakıcı sorulardan biri, ‘’Bu kadar iş kotarılırken, saray, MİT, Emniyet istihbarat ve Genelkurmay istihbaratı neredeydi?’’ Bu öylesine yakıcı bir soru ki, ‘darbeye göz yumulduğu’, hatta ‘darbenin Erdoğan’ı güçlendirmekte bir oyun olduğu’ gibi çok fantastik iddialar bile ortaya atılabiliyor.

Erdoğan’la 11 yıl iktidar ortaklığı yapan cemaat; ordu içinde bunca güçlü de, kimse farkına varamadı mı? Dahası, Erdoğan’ın Başyaveri, Genelkurmay Başkanı’nın Emir Subayı bile cemaatçiydi de, her şeye muktedir olduğunu iddia eden iktidar ve devlet mekanizması, nasıl olup da bu durumu fark edemedi? Bu nasıl devlet, bu nasıl iktidar? Yine mi aldatıldınız?

EN SERT CEZA

Darbe girişimi kuşkusuz ki, en sert biçimde cezalandırılmalı. Ancak ‘idam cezasının getirilmesi’ gibi çağdışı ve sonu nereye varacağı belli olmayan yöntemlere tevessül etmek, çok acı sonuçlar getirebilir. Ayrıca, ülkenin zaten yerlerde olan saygınlığına, daha büyük zarar verir. Yargılamada, çeşitli gerekçelerle bu kalkışmaya katılmak zorunda bırakılan er ve askeri personel, kesinlikle ayrı tutulmalıdır. Teslim olan askerleri linç edip öldüren katillerden de hesap sorulmalıdır.

ŞEREF MALKOÇ ŞAŞIRTTI


Cumhurbaşkanı Danışmanı ve Trabzon eski Milletvekili, hem de hukukçu Şeref Malkoç’un, darbelere karşı halkı silahlandırma önerisi çok vahim. Her türlü cunta, darbe ve otoriter arayışlara karşı en önemli savunma, kurumsallaşmış demokrasi, güçlü hukuk devletidir. O silahların kime karşı nasıl kullanılacağının bir garantisi mi var? Ülkenin önemli bir yerinde bulunan bir hukukçunun, silahlanmayı savunması ne talihsizlik, ne acı; barış, demokrasi ve hukuk adına ne sefalet...!

Beğendim
0
Sevdim
0
Beğenmedim
0
Üzgün
0
İnanılmaz
0

VİDEO

SON DAKİKA

ÇOK OKUNANLAR

© 2020 www.karadenizgazete.com.tr | Karadeniz Gazetesi bir Güçlü Ticari Ve Sınai Ürünler Pazarlama Ticaret Ve Sanayi Anonim Şirketi ‘dir.

Giriş Yap