SON DAKİKA



Haber > Gündem > "Şehitlerimizin hatırasına gölge düşürmeyiz"

"Şehitlerimizin hatırasına gölge düşürmeyiz"

17 Temmuz 2013 Çarşamba - 10:56




Şehit yakınları ve gazilerle iftara katılan Başbakan Erdoğan, 'Şehitlerimizin hatırasına gölge düşürecek bir adımı biz asla atmayız' dedi.





Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, çözüm sürecinin şehitlerin hatırasını incitecek bir süreç olmadığını söyleyerek, “Aynı ezanla, aynı besmeleyle, aynı dua ile orucu açanların evlatlarının birbirine kastetmesine şu yürek dayanmaz. Terörle mücadele ederiz, teröristle mücadele ederiz, kararlılıktan asla vazgeçmeyiz. Ama bu mücadeleyi verirken, annelerin, babaların yüreklerini ferahlatmak da bizim asıl gayemiz, asıl hedefimizdir” dedi.Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Gölbaşı'ndaki vilayetler evinde şehit yakınları ve gazilerle iftar yaptı. İftarın ardından bir konuşma yapan Başbakan Erdoğan, şehit ve gazileri minnetle yadetti. Çözüm süreciyle ilgili önemli açıklamalar yapan Başbakan Erdoğan, “Çözüm süreci adını verdiğimiz süreç asla ve asla şehitlerimizin ruhunu muazzep edecek, onların hatırasını incitecek bir süreç değildir. Biz öyle bir girişimin içinde asla olmayız. Şehitlerimizin hatırasına gölge düşürecek bir adımı biz asla atmayız” dedi. Şehitlerin hatırasının her türlü ideolojinin üzerinde olduğunu kaydeden Başbakan Erdoğan, “Bizim anlaşımız şudur; eğer bir tek şehidimizin aziz hatırası incinecekse, her şeyden hatta serimizden yani başımızdan dahi geçmek bizim varlık sebebimizdir. Şehitlerimizin karşısında, makamların, rütbelerin, siyasi görüşlerin, siyasi rekabetin hiçbir anlamı yoktur ve olamaz. Peygamberlerden sonra ki en büyük mertebeye ulaşmış o aziz şehitler huzurunda hiçbir şey onların hatırasından, onların miras bıraktığı değerlerden daha anlamlı daha önemli değildir. Biz çözüm süreci adını verdiğimiz çalışmaları işte böyle bir anlayışın üzerine bina ettik" diye konuştu. “Bu süreç bir al ver süreci değildir” diyen Başbakan Erdoğan, “Bu süreç asla bir pazarlık süreci değildir. Her zaman ifade ettim, ülkemizin istikbali, istiklali için, bayrağımızın şerefi milletimizin namusu için gerekirse ebediyete kadar kahramanca mücadele veririz. Biz ecdadımızdan böyle gördük, gerektiğinde de böyle devam ederiz. Ama biz ölmenin ve öldürmenin devam ettiği değil, yaşamanın ve yaşatmanın egemen olduğu bir gelecek, böyle bir ülke, böyle bir toplum istiyoruz” şeklinde konuştu. 7 aydır artık şehit haberlerinin gelmediğini hatırlatarak, tüm Türkiye’yi bir ve beraber yapan Ramazan ayına vurgu yapan Başbakan Erdoğan, çözüm süreciyle ilgili olarak şöyle konuştu: “Şurada 7 aydır hamdolsun artık şehitler gelmiyor. Bu bir rahatlama değil mi, bu bir toplumda hamdolsun huzur havasının esmesi değil mi? Beklediğimiz, aradığımız bu değil mi? 76 milyonun çok büyük bir kısmı şuanda mübarek Ramazan aynı dinin, aynı kitabın emri olan orucu tutuyor. İftarın hemen öncesinde herkes aynı sofranın başında aynı niyetle okunacak ezanı bekliyor. Iğdır’da, Ardahan’da, Ağrı’da, Van'da, Hakkari’de okunmaya başlanan ezan köy köy, ilçe ilçe, il il tüm Türkiye’yi geçiyor; Muğla’ya, İzmir’e, Çanakkale’ye, Tekirdağ’a, Edirne’ye ulaşıyor. Van’da başlayan iftar Edirne’ye kadar devam ediyor. 76 milyon aynı ezanı dinliyor, aynı ezanla felaha koşuyor, aynı ezanla bereketle kucaklaşıyoruz. Benim Afyonkarahisarlı, Yozgatlı, Konyalı, İstanbullu annemle, Vanlı, Diyarbakırlı, Muşlu, Bingöllü annem aynı sofranın güzel telaşını yaşıyor, aynı bereketi paylaşıyor. İftar sofrası sadece gıdasıyla değil, sohbetiyle, muhabbetiyle, huzuruyla da berekettir. Hiçbir anne, hiçbir baba o iftar sofrasında bir sandalyenin boş kalmasını, bir tabağın eksik kalmasını, bir kaşık tıkırtısının noksan olmasını istemez. Aynı ezanla, aynı besmeleyle, aynı dua ile orucu açanların evlatlarının birbirine kastetmesine şu yürek dayanmaz. Terörle mücadele ederiz, teröristle mücadele ederiz, kararlılıktan asla vazgeçmeyiz. Ama bu mücadeleyi verirken, annelerin, babaların yüreklerini ferahlatmak da bizim asıl gayemiz, asıl hedefimizdir. Bakın çözüm süreci başladığı andan itibaren aylardır bu dağlardan acı haberler almıyoruz. Tam aksine artık oralarda piknikler yapılabiliyor. Ayyıldızlı bayrağa sarılmış tabutlar gelmiyor. Aylardır sizin yaşadığınız o tarifsiz acıyı, evladını yitirmenin o büyük yürek yarısını, o Denizli’deki annenin de ifade ettiği gibi ‘ah şu süreç söyle 6-7 ay önce başlasaydı’ ifadesi ortaya çok açık net koyuyor. Başka anneler, başka babalar bunu tecrübe etmesin istiyoruz. Rabbim hiç kimseye evlat acısı yaşatmasın. İşte biz bu duayı edecek kadar büyük bir milletiz. Biz vatanını müdafaa ederken öldürdüğü genç için de yürek sızısı hisseden o annelerin, o babaların acısını paylaşan bir milletiz. Kin ve intikam duygusu bizim millet olarak asla prim verdiğimiz bir duygu değildir. Elbette bize yaşatılanları unutmayacağız. Elbette bizim evlatlarımıza kastedenleri unutmayacağız. Ama daha fazla ölümün, daha fazla acının önüne geçmek içinde meşruiyet dairesinde mücadeleye kararlıklı dairesinde devam edeceğiz." “BÖLGEMİZDE OYNANAN OYUNLAR, ZAYIFLATILMIŞ BİR TÜRKİYE İÇİNDİR” Başbakan Erdoğan, Türkiye’nin sadece teröre ve teröristlere karşı mücadele etmediğini söyleyerek, “Biz teröre ve teröristlerle birlikte onları kullanan, onlar üzerinden Türkiye ile hesap görmeye çalışanlara karşı da mücadele veriyoruz” dedi. Türkiye’de kanın ve göz yaşının dinmesini istemeyen çok farklı çevreler olduğunu anlatan Erdoğan, “Biz bunların hiç birine boyun eğmeyiz ve eğmeyeceğiz. Tekrar ediyorum, taviz vermeyiz. Anayasa ve yasaların çiğnenmesine müsaade göstermeyiz. Değerlerimizin ayaklar altına alınmasına, hele hele aziz şehitlerimizin ruhlarının incitilmesine asla göz yummayız. Bu güzel süreci sabote eden millete hesabını veremez. Bu süreci tahriklerle, provokasyonlarla, çirkin bazı girişimlerle akamete uğratmak isteyenler tarihe hesap veremez. Türkiye Cumhuriyeti Devleti küçük hesaplar, küçük kurnazlıklar karşısında boyun eğecek bir devlet değildir” diye konuştu. Türkiye’nin bölgesinde güçlenmemesi için oyunlar oynandığına vurgu yapan Erdoğan konuşmasını şöyle sürdürdü: “Biz kanın durması için bu kadar samimi, bu kadar gönülden çırpınırken birilerinin siyasi rant, siyasi hesap içinde olduğunu çok iyi görüyor ve sabırla izliyoruz. Sabrımızı muhafaza edeceğiz. Bu milletin kardeşliği için sabırla, kararlılıkla, metanetle yolumuza devam edeceğiz. Bu meseleyi Allah’ın izniyle artık rafa kaldıracak Türkiye’nin önündeki bir engeli, Türkiye’nin ayaklarına takılmış bir prangayı mutlaka kırıp yok edeceğiz. Sizlerden bize inanmanızı, bu güne kadar olduğu gibi bundan sonra da bize güvenmenizi rica ediyorum. Biz bugüne kadar sizin başınızı öne eğecek hiçbir girişimin içinde olmadık. Hiç şüpheniz olmasın, bundan sonra da asla başınızı öne eğdirmeyeceğiz. Bakınız dünya farklı bir Türkiye konuşuyor değil mi, ama şunu unutmayın; dünya güçlü bir Türkiye istemiyor. Bunu özellikle bilmenizi istiyorum. Bölgemizde oynanan oyunlar, zayıflatılmış bir Türkiye içindir. Ama biz buna da prim vermeyeceğiz. İnşallah bunu da hep birlikte çözeceğiz. Onlar yanlış hesaplar içindeler, biz ise hesabımızı iyi yapıyoruz. Ve biz biliyoruz ki; biz önce eşeği sağlam kazığa bağlayacağız ondan sonra da Allah’a emanet edeceğiz." Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, faiz lobisine karşılık vatandaştan kredi kartı kullanmamalarını istedi. Sadece bir bankanın faiz dışı gelirlerle yılda 600 trilyon kâr elde ettiğini söyleyen Başbakan Erdoğan, "Ama yok, doymazlar. Diyorum ya onların gözünü ancak kara toprak doyuracaktır" dedi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Gölbaşı'ndaki vilayetler evinde şehit yakınları ve gazilerle iftar yaptı. "Şahadet mertebesine ulaşmak ne kadar ulvi bir meseleyse, arkada kalanlar için de sabretmek, metanet içinde olmak o kadar ulvi bir meseledir” diyen Başbakan Erdoğan, bu vatanın her şeyden önce şehitlerin ve gazilerin bir emaneti olduğunu söyledi. Bu toprakların sıradan topraklar olmadığını söyleyen Başbakan Erdoğan, “Bu topraklar uğrunda şehitler verdik ve bu topraklar o şehitlerimizin, gazilerimizin kanlarıyla adeta yoğruldu, vatan oldu” dedi. Şehit yakınları ve gaziler için çıkarılan kanunlar hakkında da bilgi veren Başbakan Erdoğan, "10 buçuk yılda şehit yakınlarına ve gazilerimize sahip çıkma konusunda gerçekten çok samimi bir gayret içerisinde olduk" diye konuştu. Şehit ve gazi yakınlarının çoğunun kendilerine sağlanan haklardan habersiz olduklarını belirten Başbakan Erdoğan, şehit yakınları ve gaziler için yapılan yasal düzenlemeleri geniş şekilde anlattı. Torba yasadaki son düzenlemelerin de Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün onaylamasının ardından uygulanmaya başlanacağını ifade eden Erdoğan, “Ana sütü kadar helal olan bu haklarınızın sizlere, kapsam içindeki şehit yakınlarımıza, malullerimize, gazilerimize hayırlı olmasını diliyorum. İhtiyaç hasıl oldukça, sizden gelen talepleri de dikkate alarak, zaman içinde eksikleri giderecek, imkanları daha da artıracak şehitlerin emaneti olan sizleri daha çok imkanla buluşturmaya devam edeceğiz” şeklinde konuştu. "ÖLÜMÜN HAK OLDUĞUNA İNANANLAR, İSTİSMAR İÇERİSİNE GİRMEMELİ" Başbakan Erdoğan, ölümün hak olduğunu, herkesin bir gün öleceğini anlatarak, “Ölüm yaşa bağımlı değildir. ‘En yaşlı olan ölür, en genç ölmez’ diye bir şey yok. Kimin nerede, ne zaman nasıl öleceği belli değildir. Ne bir saat ileri, ne bir saat geri. Biz Müslümanlar için söylüyorum; Müslümanlar olarak biz buna böyle inanırız” dedi. Daha sonra sözü trafik kazalarına getiren Başbakan Erdoğan, “Şuanda bizim trafik kazalarında kaybettiğimiz insan sayısı teröre maalesef şehit olarak verdiğimizden çok daha fazla. Bununla ilgili feryat var mı, yok. Trafik kazası diyor, gelip geçiyoruz. Ama terörle mücadele olduğu zaman, birileri bunu çok kaşıdığı zaman maalesef birileri oradan bir şey toplamak istiyor” diye konuştu. “Biz yavrularımızın eline kına yakarak askere göndeririz” diyen Erdoğan, “Bakın İslam dünyasında hiçbir ülke askerine Mehmetçik adını koymamıştır. Mehmetçik ifadesi sadece bizde vardır. Ve bu nereden buraya devşirilmiştir, dönüşmüştür derseniz, bu küçük Muhammed adına Mehmetçiktir. Muhammed'i kullanmaz bizim büyüklerimiz. Edebinden dolayı… Önceleri bunu ‘Mehemmed’ diye kullanmış, daha sonra bunu Mehmet’e dönüştürmüş, askerde de bunu Mehmetçik olarak kullanmış. Ve Mehmetçiğimizin işte şehadeti de bizde o denli farklı izler bırakır. Onun için onların muhabbeti, hiçbir zaman tartışılmaz” şeklinde konuştu. Başbakan Erdoğan konuşmasını şöyle sürdürdü: "Aziz şehitlerimiz şahadet mertebesine ulaşıncaya kadar sizlerin çocukları, sizlerin kardeşleri, sizlerin eşleriydi. Ama şimdi o aziz şehitler bizim çocuklarımızdır, bu milletin kardeşidir, çocuklarıdır ve bundan hiç kimsenin en ufak bir endişesi olmasın. Ama bu istismar konusu yapılırsa, bu bizi de üzer. Zaman zaman bu oluyor. Hele hele ölümün hak olduğuna inananlar burada asla bir istismarın içerisine de girmemelidir. Bütün mesele ha buna inanılmış mıdır, inanılmamış mıdır, biz buna inanmışızdır. Tarih boyunca her bir şehidimiz vatanı için, toprağı için, namusu, istiklali için kanını akıtmıştır. Her bir şehidimiz bizim için bir rehberdir. Şehitlerinin ve gazilerinin izinden gitmeyenler o patikadan ilerlemeyenler kaybolmaya ve kaybetmeye mahkumdurlar." "ŞU KREDİ KARTLARINI ALMAYIN " Başbakan Erdoğan, konuşmasının son bölümünde ise Faiz Lobisi konusuna değindi. “Faiz dışı gelirlerle abad olan bir lobi var” diyen Başbakan Erdoğan, kredi kartı üzerinden bazı bankaların yıllık 600 trilyon faiz dışı gelir elde ettiğine dikkat çekti. Vatandaşlara, ‘kredi kartlarını almayın’ diye seslenen Başbakan Erdoğan, ayrıca bir banka sahibine söylediği sözleri de şehit yakınları ve gazilerle paylaştı. Başbakan Erdoğan şunları söyledi: “Göreve geldiğimizde yolsuzluklar diz boyuydu. Ama şildi aynı şekilde yolsuzluk zinciri yok. Tamamen yok demiyorum haa yine var. Ben geçenlerde ‘faiz lobisi’ derken boşuna demedim bunları. Bir şeyler bildiğim için diyorum. Faiz dışı gelirlerle abad olan bir lobi var. Hani şu kredi kartları falan diyorsunuz ya, bunları almayın be. Almayın. Bunlardan ödediğiniz paralar sadece bir banka vereceğim, isim vermeyeceğim; geliri 1 yılda 600 trilyon. Faizin dışında. Bunun dışında Ziraat, Halk, Vakıf üçünün toplam bu yoldan geliri 600 trilyon… Oynanan oyunun ne kadar büyük olduğunu görüyor musunuz? Kim ödüyor bu parayı? Zengin değil, benim fakir fukara kardeşim. Allah selamet versin, bayılıyor da; ‘bir tane kredi kartı elime alayım’. Onunla sanki hava atılıyor. Ay sonu gelmeden maaş bitiyor zaten? Faizdi, şusu, busu vesaire. Oynanan oyun büyük. Bu oyunu hep beraber bozmamız lazım. Herkes ayağını yorganına göre uzatmayı bir öğrense onlar bu parayı elde edemeyecekler. Bir tanesine onu söyledim zaten. Ya dedim ‘Allah aşkına faizden elde ettiğin gelir tamam. Fakat bu faiz dışı gelirden elde ettiğin parayı gömüleceğin mezara doldurmaya kalksak o mezar almaz bu parayı. Ne yapacaksın bu parayı ya? Vatandaştan almayın bu paraları, bu komisyonları almayın’. Ama yok, doymazlar. Diyorum ya onların gözünü ancak kara toprak doyuracaktır.” "REYHANLI'DA MEZHEP AYRIMININ PROVASI YAPILDI" Başbakan Erdoğan, hükümetin çözüm sürecinde yere sağlam bastığını ve kararlı olduğunu söyledi. Türkiye üzerine oynanan oyunların tutmadığına dikkat çeken Erdoğan, "Biz de işini bilen kadromuzla bu işi iyi takip ediyoruz. Çocuklarımızın şehitlerimizin aziz hatırasına gölge düşürmeyecek, onların ruhlarını muazzep etmeyeceğiz. Sonuçta kardeşlik kazanacak, sonuçta Türkiye kazanacak” dedi. "Ülkemizde mezhep ayrımı gayreti içerisinde olanlar da var" diyen Başbakan Erdoğan, "Reyhanlı bunun provasıdır. Reyhanlı'dan gelen kardeşlerim bunu çok iyi biliyorlar. Bütün failler yakalandı ve ifadelerinde de bunu açık açık ortaya koydular. Ama biz bu tuzağa da düşmeyeceğiz. Bu ülkede mezhep kavgası eğer egemen olursa Türkiye bundan büyük yara alır. Biz bu oyuna da gelmeyeceğiz" diye konuştu.
Beğendim
0
Sevdim
0
Beğenmedim
0
Üzgün
0
İnanılmaz
0

VİDEO

SON DAKİKA

ÇOK OKUNANLAR

© 2020 www.karadenizgazete.com.tr | Karadeniz Gazetesi bir Güçlü Ticari Ve Sınai Ürünler Pazarlama Ticaret Ve Sanayi Anonim Şirketi ‘dir.

Giriş Yap