SON DAKİKA



Haber > Gündem > Ortadoğu’da en büyük oyun kurucu Türkiye'dir

Ortadoğu’da en büyük oyun kurucu Türkiye'dir

28 Ağustos 2016 Pazar - 10:30








Cerablus harekatı Türkiye için ne anlam taşıyor? Bu konuyu oldukça anlamlı değerlendiren Yeni Şafak Gazetesi Yazarı Ali Bayramoğlu' nu yazısı okumaya değer: "PKK'nın Artvin'de Kılıçdaroğlu'na suikast girişiminde bulunması, Türk demokrasisine, Türkiye'nin istikrarına yapılan yeni bir saldırıdır. CHP Genel Başkanı'na, ülkeye, hepimize büyük geçmiş olsun. PKK'nın bu çapta ve nitelikte bir saldırıya kalkışması bir iç savaş meydan okumasından başka bir şey değildir. Cerablus'a yapılan askeri bir operasyonun fazlası. Günlerdir gözlemci ve uzmanlar Türkiye'nin bu operasyonla ilk hamlede iki amacı taşıdığını söylüyorlar. İlki, IŞİD'in, Türkiye'ye tehdit oluşturduğu, sistematik saldırılar yaptığı sınır boyundan temizlenmesi ve geriye itilmesi. İkincisi temizlenen yerlerin ÖSO'ya teslim edilmesi, diğer ifadeyle PYD-YPG'nin buraya gelmesinin engellenmesi ve burada bulunan Kürt güçlerinin de Fırat'ın doğusuna itilmesi. Bunun anlamı açık; Türkiye, bir ön devlet oluşumu olarak gördüğü ve varoluşsal bir tehdit olarak algıladığı Kürt koridoru, Kürt özerk alanı gibi gelişmelere önlem almak istiyor. Cerablus'a yapılan operasyon bunun askeri ayağı... Bu hamle bir anda ve kendiliğinden mümkün olmadı.

TÜRKİYE'NİN İKİ TERCİHİ

Bu istikametteki en önemli gelişme, Türkiye'nin Rusya'yla ilişkilerini düzeltmesi oldu. Ankara'nın Suriye'deki barış ihtimali ve süreci hakkında daha yumuşak ve esnek tavır alması, farklı ülke çıkarlarının Suriye'nin geleceği konusunda kısmen yakınlaşmaya başlaması da bir başka önemli faktör. Nihayetinde; yapılan operasyonun doğrudan IŞİD'i hedeflemesi ve etkin bir temizleme aracı olmasının da payını dikkate almak gerekir. Türkiye, şu veya bu şekilde IŞİD'e karşı askeri etkinlik düzeyi ilk kez bu denli yüksek sınır ötesi bir harekat yürütüyor. Suriye krizi Türk siyasetini başından itibaren çok yakından ilgilendirdi. Türkiye'nin önünde iki tercih vardı. İlki Kürt meselesini ve bu konudaki endişeleri dikkate alarak, yani Kürt örgütlerinin alan kazanmasını da engellemek için Suriye'nin toprak bütünlüğünü her koşulda, Esad'ın da içinde olduğu bir formüle itiraz etmeden savunmaktı. Ancak tercihi bu olmadı. Türkiye ön koşullu başka bir tercihte bulundu. Bu, ‘Esad’sız Suriye’ modeliydi. Esad'ın yerini muhalif koalisyonun alacağı, PYD'nin devre dışı tutulacağı ve Türkiye'nin de ÖSO üzerinden etkin olacağını varsaydığı bir bütünlük modeli. Ankara açısından işler istendiği gibi gitmedi. Rusya ve İran oyuna, Esat'lı bir formül ve müdahaleyle ağırlıklarını koydular.

ESAD'SIZ DÜZEN ÖNKOŞULU

ABD, Esad'sız bir formülü hiçbir zaman gerçekçi bulmadı. Musul'un düşmesi sonrası, özellikle IŞİD'e yöneldi ve PYD ile bu konuda onların önünü açacak ölçüde etkin bir işbirliğine girdi. Türkiye bu koşullarda adım adım yalnız kalmaya başladı ve gelişmeler arzu etmediği istikamette seyretti. Bugün yaşanan şu: Türkiye hem bu yalnızlığı gidermeye, hem bölge koşullarına uyum sağlamaya, hem de bu uyum çabası içinde kimi dengeleri çıkarlarına ve lehine yönlendirmeye çalışıyor. Türk dış politikasında ‘Esad'sız düzen’ önkoşulu geriye itiliyor. IŞİD'e karşı Suriye topraklarında açılan savaş üzerinden, Türkiye hem bölgedeki güçlerle aynı öncelik hattına geliyor, hem de bu konuda PYD'nin yeganeliğini ortadan kaldırma hamlesi yapıyor. ABD'yle Kürt gruplarına yönelik fikir ayrılıklarını (Türkiye'nin, Fırat'ın doğusunda YPG-ABD işbirliğini; ABD'nin de Fırat'ın batısında YPG'siz ve ÖSO'nun denetlediği bir bölgeyi kabulü arayışıyla) kabul edilebilir ve yönetilebilir bir düzeye çekiyor. Ve bu konuda sonuç almaya yakın duruyor. Bunlar elbette Türkiye için, rahatlatıcı ve önemli gelişmelerdir. Ancak bu gelişmelerin taktik açıdan rahatlama anlamını taşıdığı, özellikle bölgedeki KDP'den, KYP'den, PKK ve PYD'ye kadar Kürt güçlerine yaklaşımının kimi stratejik değişikliklere de tabi olması kaçınılmaz görünüyor."


CERABLUS'UN ÖNEMİ

Türkiye’nin askeri harekât başlattığı Cerablus hem Türkiye’nin, hem Suriye’nin hem de Ortadoğu’nun geleceği açısından kritik önemde. Cerablus, Türkiye’ye de en son Gaziantep’te olmak üzere birçok saldırıda bulunmuş IŞİD’in batıya açılan son önemli kapısı. IŞİD, Haziran 2014’te Musul’u ele geçirdikten sonra hilâfet de ilan etti. Arkasından da elinde tuttuğu toprakları genişletmeye başladı. Suriye ve Irak’ta kontrol altına aldığı topraklar geniş bir alana ulaştı. Ancak, ABD öncülüğündeki koalisyon, IŞİD’i geriletmeye başardı. Gelinen noktada bu gerileme sonucu IŞİD’in Dünya ile bağlantısını sağlayan son önemli bölge Cerablus. Yakın bir zamanda Mumbuç’u da kaybeden IŞİD, gücünün önemli bir kısmını da Cerablus’a yığdı. Cerablus’tan IŞİD’in temizlenmesi durumunda, örgütün iyice gerileyeceği düşünülüyor. Bu, bütün dünyayı da rahatlatacak bir durum. PKK’nın Suriye kolu PYD, Suriye’de iç savaş başladıktan sonra 2014 Ocak ayında önce Cezire’de sonra da Afrin ve Kobani’de kanton kurduğunu ilan etti. Türkiye, defalarca PYD’ye tek taraflı eylemlerden kaçınması ve Suriye’nin geleceğinin, Suriye halkının tamamı tarafından belirlenmesi gerektiğini dile getirdi. Ancak bu uyarıları dikkate alınmadı. ABD, IŞİD ile mücadelesinde PYD’yi kara gücü olarak devreye soktu.

TÜRKİYE'NİN KIRMIZI ÇİZGİSİ

Haziran 2015’te PYD iki kantonunu (Cezire ve Kobani’yi) birleştirdi. Bu iki kanton arasındaki alanı ağırlıklı olarak IŞİD’den aldı. Buralarda nüfus değişiklikleri de yaptı. Türkiye, PYD’nin kontrolündeki bu iki kantonun birleşmesinin önlenmesi için; PYD’nin, Fırat’ın batısına geçmemesi için defalarca uyarıda bulunmuştu. ABD’nin; PYD’nin, Fırat’ın batısına geçmemesi için söz verdiği de biliniyor. Ancak PYD, Türkiye’nin kırmızı çizgisi olarak ilan ettiği Fırat’ın batısına, Türkiye sınırı boyunca değil ama daha güneyden geçerek Mumbuç’u aldı. ABD, Mumbuç’ta PYD güçlerinin kalmayacağına ilişkin açıklamalar yapsa da şu anda PYD o bölgede. Rus desteği alan Şam Yönetimi, Suriye’deki diğer muhalifleri son bir yılda ağır bir biçimde geriletti. Özellikle son zamanlarda Halep zaman zaman kuşatma altında kalıyor. Bu da muhalifleri zor durumda bırakıyor. Ayrıca Azez’deki muhaliflerle, İdlib’deki muhalifler arasında bir bağlantı da yok. Bu iki alan arasındaki koridor Ocak ayında Şam tarafından kapatıldı. Türkiye’nin başlattığı Cerablus harekâtına Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) şemsiyesi altında Suriye muhalifleri de katılıyor. Cerablus ve civarından IŞİD’in temizlenmesi durumunda, muhaliflere de alan açılmış olacak. Suriye’de veya Ortadoğu'da bundan böyle en büyük oyun kurucu Türkiye'dir...

Beğendim
0
Sevdim
0
Beğenmedim
0
Üzgün
0
İnanılmaz
0

VİDEO

SON DAKİKA

ÇOK OKUNANLAR

© 2020 www.karadenizgazete.com.tr | Karadeniz Gazetesi bir Güçlü Ticari Ve Sınai Ürünler Pazarlama Ticaret Ve Sanayi Anonim Şirketi ‘dir.

Giriş Yap