SON DAKİKA



Haber > Gündem > Murat Karayalçın'dan çok sert yorum: Muharrem İnce’nin yaptığı şantaj

Murat Karayalçın'dan çok sert yorum: Muharrem İnce’nin yaptığı şantaj

10 Ağustos 2020 Pazartesi - 16:54




CHP'nin önde gelen isimlerinden olan eski SHP Genel Başkanı Murat Karayalçın, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile gerçekleştirdiği görüşmeyi anlattı. Karayalçın, İnce'nin çıkışını da konuştuklarını kaydetti.





Eski CHP Genel Başkanı Hikmet Çetin ve CHP'nin önde gelen isimlerinden olan eski SHP Genel Başkanı Murat Karayalçın, genel merkezde CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu ile görüştü. Görüşmede Muharrem İnce krizinin de ele alındığı belirtildi. 

Haber Global yayınında konuşan Karayalçın, görüşmeye ilişkin olarak şunları söyledi:

"Durum tam olarak kamuoyunda düşünüldüğü gibi değil. Öyleydi ama cumartesi günü Muharrem İnce'nin verdiği demeç durumun öyle olmadığını gösteriyor. Muharrem Bey 'Ben bir parti kurmuyorum, hareket başlatıyorum' dedi. Bir parti kurmuyorsa CHP'den de ayrılmıyor. Bu (hareket) muhtemelen ileride yapılacak cumhurbaşkanlığı seçiminde adaylığı düşündüğü için. Ortada bir sorun olmadığı anlaşılıyor. Onun için bir girişimde bulunmanın da anlamı yok. Ben sayın Genel Başkanı kutlamak için ziyaret ettim.

Kuşkusuz Muharrem İnce'nin çıkışını da konuştuk. Düşüncelerimizi anlattık Hikmet Çetin'le birlikte. Hikmet Çetin, birliğin bütünlüğün önemini ifade etti. CHP içinde gerçekten birliğe beraberliğe her zamankinden daha fazla ihtiyacımız var. Bunun yalnızca Muharrem Bey için söylemiyorum tüm partililer için geçerli. Özü itibarıyla hayırlı olsun ziyaretiydi.  

Fatih Altaylı Bey'e demecinde, 'Bir parti kurmayacağım' diyor. Demek ki öyle. En azından cumartesi günü itibarıyla söylediği böyle. Gerisinde başka bir şey mi var diye niyet okumasına da girmeyi düşünmedim.

(Daha önce, parti aday yapmazsa 100 bin imzayla aday olacağını açıklaması) Tam olarak öyle mi dedi bilmiyorum ama, 'Ben CHP'nin cumhurbaşkanı adayı olurum, olmazsam imza ile kampanya başlatırım' şeklindeki bir açıklama, bir partilinin kullanacağı açıklama değil. Hele sayın İnce gibi CHP'nin geleneklerini önemseyen bir siyasetçinin söyleyeceği sözler değil, bir şantaj bu. Ya ben aday olurum ya da imza toplarım aday olarak seçime katılırım şeklindeki bir açıklama doğru bir açıklama değil. Muharrem Bey tabii ki 100 bin imza toplar, daha fazla da toplar ama bu bir partilinin kullanacağı bir ifade değil.  


Bir ön seçimle CHP kendi adayını (cumhurbaşkanlığı seçimi) belirlerse buna kimsenin itiraz edeceği bir şey olmayacaktır. Tüm partililerimizin katılacağı bir ön seçim olmalı ama aynı zamanda genel başkanımızın ittifak görüşmelerinde elini güçlü tutacak bir marj da kazandırılabilmeli. Biz böyle bir modeli gerçekleştirebiliriz, benim önerim bu. Bunu kabul etmiyorum, ayrıca adaylığımı koyacağım denmesi bana göre doğru değil. Benim tercihim partinin içinde olmaktır. Ben bunu bireysel olarak Muharrem Bey'e yakıştırmam. Çok haklı olarak kendisini CHP'nin evladı olarak gören birisinin böyle yapmaması gerektiğini düşünüyorum. 

Bunun zemini, bunun gerekçesi partililiktir. Bu bir takım zorunluluklar getiriyor. Bizim tüzüğümüzde eski genel başkanlar diye bir şey yok. AKP'nin de eski genel başkanı var. Birisi istifa etti parti kurdu, sayın Davutoğlu, diğeri de, sayın Binali Yıldırım, AKP'nin içinde. Onlarda bu yok. Bizde bu tür düzenekler var. Partinin zora girdiği dönemlerde devreye girmeye çalışıyoruz. Bu partililik ifadesi. 

(Kurultaydaki yer tartışmasında CHP yönetimi hatalı mıydı?) Sanmıyorum. Muharrem Bey Yalova delegesi. Y harfinin bulunduğu yer de orası. Sanırım orada tuvalet de yoktu. Gösterilen yer Y harfinin bulunduğu yer. Bu Muharrem Bey'i küçültmez. İsmet İnönü ana muhalefet genel başkanı, Süleyman Bey, İnönü'nün önüne geçmemeye çalışıyor Anıtkabir protokolünde. İnönü, 'Protokol insanı küçültmez' diyor Demirel'e. Bizim parti protokolünde il başkanı öndedir, belediye başkanı değil. Merkez Yönetim Kurulu üyesi öndedir, bakan değil. Buna kızıp orucu bozmamanın doğru bir karar olduğunu düşünüyorum. 

(Kılıçdaroğlu, İnce ile temas kurmalı mı?) Sayın Genel Başkan, Muharrem Bey'i niye arayacak bilmiyorum. Eleştiriler dile getirilir ama Genel Başkanın eleştiriler yapan partililerin her biriyle her defasında aramasının pratik olmayacağını düşünüyorum. Görüşmek isterlerse tabii ki Genel Başkan randevu vermelidir. 2018'de bunun böyle olduğunu biliyorum. Zorunluluk olduğunda görüşmeler yapılabilir ama İnce aday adaylığı çalışmasını başlatıyorsa, CHP yönetiminin yapması gereken bir şey yok. Çok erken. Seçim tarihi 2023. 2023'teki seçim için bütün bu tartışmalar olur mu, buna gerek yok. Muharrem Bey çalışmalarını yürütsün. Önümüzde değişik seçenekler var, şimdiden Cumhurbaşkanlığı seçimini konuşmanın ben doğru olmadığını düşünüyorum. Erken seçime olasılık vermiyorum ben. 

(İnce bağımsız aday olursa başarılı olur mu?) Seçime giderken koşulların ne kadar etkili olduğunu yakın bir tarihten, İstanbul seçiminde gördük. 31 Mart gecesi Ekrem Bey, Binali Yıldırım'dan 13 bin oy fazlaydı, birkaç ay sonra fark 800 bine çıktı. Türkiye siyasetinde bu tür gelişmelerin olması olasılık içindedir. Bugünden öngöremeyeceğimiz gelişmeler olabilir ama Muharrem Bey'in ya da bir başka arkadaşımızın, bütün CHP'lilerin oy birliği ile kabul edecekleri bir aday olursa, ön seçimle belirlenirse ben tereddütsüz bir biçimde o adayın seçimi kazanacak aday olacağına inanırım. Daha önce CHP'liler içlerine sinmeyen adaya oy verdiler. Bunu akıllarında tuttular. Adaylık kilit bir konu. Bunun için de erken. Süreç işlemeye başladığında bütün bunlar tartışılabilmeli. 

(Seçim gecesine dair belge iddiası) CHP'nin düzenleyeceği CHP'liler katılır. Muharrem Bey de üye kimliği ile seçime katılacaktır. Öte yandan, iddialar için de şunu ifade edeyim, kanıtlanmış her iddia önemlidir. Yeter ki, iddialar belgelensin. Cumhurbaşkanlığı seçimi 2018'de yapıldı, iki yıl geçti. Daha önce niye bunlar kanıtlanmadı diye eleştiride bulunulur ama bir yana bırakıyorum, sayın İnce, o süreçle ilgili bir takım belgeler ortaya koyacaksa buna tabii ki herkes sıcak yaklaşmalıdır. Kanıtlanmış iddiaların gereği yapılmalıdır. Benim endişem genel ifadelerle partinin sürekli çalkantı içinde tutulmasıdır. Bu doğru değil. Türkiye yönetilemiyor, iktisadi durum kötüye gidiyor. CHP önüne yapay gündem getirmeye kimsenin hakkı yok. 

(Muharrem İnce'yi ziyaret edeceğiz) Partinin bütünlüğünden ayrılmamasını tavsiye ediyorum. Sayın Hikmet Çetin'le olanak olursa kendisini ziyaret edeceğiz. Partinin birliğinden bütünlüğünden ayrılmamasını özel olarak öneriyorum. Benim İl Başkanımdı Muharrem Bey. Başlat hareket güzel, Cumhurbaşkanlığı seçimini kazanacağım, ne güzel iddialar bunlar ama bu hareket Macron'un hareketine benzeyebilir falan bana göre doğru değil. Partiden ayrılmasın, kendisini seven bir dostu olarak bunu telkin ediyorum. 


(İnce'nin adaylığı oyları böler mi?) Öyle olacak, Cumhurbaşkanlığı seçiminin iki turlu yapılması, ikinci turda en çok oy alan iki adayın etrafında birleşilmesini getiriyor ama ilk turdaki oylara bile etkisi olabilir. CHP'nin saptayacağı aday Türkiye'nin yeni cumhurbaşkanı olacaktır, bunu görüyorum."

Beğendim
0
Sevdim
0
Beğenmedim
0
Üzgün
0
İnanılmaz
0

VİDEO

SON DAKİKA

ÇOK OKUNANLAR

© 2020 www.karadenizgazete.com.tr | Karadeniz Gazetesi bir Güçlü Ticari Ve Sınai Ürünler Pazarlama Ticaret Ve Sanayi Anonim Şirketi ‘dir.

Giriş Yap