SON DAKİKA



Haber > Gündem > Muhammed Ali; belirli bir inancın değil insanlığı

Muhammed Ali; belirli bir inancın değil insanlığı

12 Haziran 2016 Pazar - 10:35








Belki de sonda söylemem gerekeni önce söyleyeyim, Muhammed Ali bir dinsel fenomen değildir. Hangi inanç ya da kökenden gelirse gelsin, haksızlığa ve adaletsizliğe uğrayan insanların bir simgesidir. Onu bir inanca, mezhebe, tarikata, ırka, topluma sığdırmak, uğruna savaştığı değerleri anlamamaktır, hatta ona saygısızlıktır. Muhammet Ali efsanesi, spor tarihine adını altın harflerle yazdırdı. Sporcu yaşamı boyunca 37’si nakavt olmak üzere 56 maç kazandı, sadece 5 yenilgi aldı. Bu başarılarıyla ‘’Bütün zamanların en büyük boksörü’’ unvanına hak kazandı. Ama, onu bu kadar değerli kılan, amatör ve profesyonel bokstaki büyük zaferleri değil sadece. Ki, bugüne kadar sporun pek çok alanında pek çok büyük usta gelip geçti. Birçoğunun adını anımsamıyoruz bile. Ali; bokstaki şöhretini, Amerikan ırkçılığı ve dünyadaki haksızlıkları dile getirmede bir araç olarak kullandı. Çünkü başarılı bir sporcu ya da insan; toplumuna, ülkesine ve insanlığa karşı sorumluluğu olması gereken birisidir aynı zamanda.

ALİ’Yİ HANGİ KOŞULLAR YARATTI

Daha önceki adı ‘Cassius Marcellus Clay Jr.’ Ki bu isim, ırkçılık döneminin derin bir damgası gibidir. Irkçılığın en katı ve sert biçimde yaşandığı, Afrika kökenlilere en çok baskı yapılan yerlerden biri olan Kentucky eyaletinde, İkinci Dünya Savaşı’nın ortasında doğdu. Çocukluğu ve gençliğinde, dünyayı alt üst eden yeni siyasal ve toplumsal olaylardan etkilendi. Avrupa’da burjuva demokrasisi ve özgür bir Dünya düşüncesinin büyük sıçrama yaptığı; öte yandan ırkçı ABD’nin başını çektiği Batı Bloku ve NATO ile, Sovyetler Birliği’nin başını çektiği Doğu Bloku ve Varşova Paktı arasında soğuk savaşın giderek sertleştiği bir dönemdi. Az daha ileride, 60’lı yılların sonunda, Afrika ve dünyanın diğer ezilen bölgelerinde, ulusal kurtuluş savaşımlarının hız kazandığı, köleleştirilmiş Afrika’nın özgürlük ve bağımsız devletler kurma yolunda büyük aşama kaydettiği bir dönem.

IRKÇILIĞA KARŞI MÜCADELE

Bu arada 50’li-60’lı yıllar, ABD’de ırkçılığa karşı daha önce görülmemiş bir kitlesel savaşım başlamıştı. Sadece Afrika kökenlileri değil, birçok beyazı da yanına alan, ırkçılığa karşı mücadelenin bayraklaşmış ismi Martin Luther King’in, barışçı ‘Amerikan Yurttaş Hakları Hareketi’, büyük ivme kazanmıştı. Büyük saldırılara uğrayan hareket, ırkçılığa karşı farkındalık yaratmış, ancak saldırı ve baskılar da artmıştı. Ki King, 1968’de bir suikast sonucu öldürüldü. Irkçılığa karşı mücadelede daha sert bir mücadeleyi savunan siyahiler içinde, Müslüman gruplar öne çıktı. Elijan Muhammed’in ‘İslam Ümmeti’ ya da ‘İslam Milleti’ hareketi, bunların başındaydı. Ancak bu hareket, beyaz ırkçılığa karşı siyah ırkçılığı da içermesinden dolayı haklı eleştirilere uğradı. Önce bu hareket içinde olan, ancak yaşam biçimi dolayısıyla hareketin liderini eleştirip ayrılan Malcolm Little, yeni bir lider olarak ortaya çıktı ve Malcolm X (El-Hacı Malik El-Şabaz) adıyla ünlendi. İslam Milleti’nden ayrılarak Afro-Amerikan Birliği’ni kurdu. Aralarında Sosyalist İşçi Partisi ve üniversitelerin de bulunduğu pek çok farklı kesime konferanslar verdi. Malcolm X, yaşamının sonuna doğru daha olgun ve demokratik bir mücadeleyi seçti. Ancak o da 1965’te suikasta kurban gitti.


EZİLENLERİN DEV ADAMI

İşte Muhammed Ali, siyahilerin yoksulluk içinde, ağır baskılara maruz kaldığı, ancak ilk kez özgürlüklerini ve beyazlarla eşit haklar elde etme yolunda bu kadar umutlu oldukları bir ortamda doğdu, büyüdü, başarılara ulaştı. Onun spor yaşamı, aynı zamanda bu baskılara ve adaletsizliklere karşı bir direnişti. ‘’Dünyanın en büyüğü benim’’ derken; yüzyıllarca köle olarak kullanılmış, öldürülmüş, tecavüz edilmiş, ezilmiş, hor görülmüş Afrika kökenlilere ve onların umutlu mücadelelerine destek vermeyi, onların özgüvenini arttırmayı amaçlıyordu.

İSLAM VE ALİ Ali

Mücadelenin en keskin noktasında İslam’ı seçti. Çünkü içine doğduğu Hıristiyanlığı (bir kısmı karşı çıksa da) ırkçılığa seyirci kalan, hatta misyonerlikle ırkçılığa ve sömürü düzenine destek veren bir inanç olarak değerlendirdi. Elijan Muhammed ve Malcolm X başta olmak üzere pek çok Müslüman liderle bir araya geldi. Özgürlük mücadelesinde kendi üzerine düşen büyük sorumluluğu fark etti. Bir süre sonra ‘İslam Milleti’ hareketinden ayrılarak Sünniliği seçti. Ali’yi bir dinsel-İslami karakter olarak değerlendirmek; işi ideolojik bir yaklaşıma sokup, özünden uzaklaştırmak anlamına gelir. Ali’nin, ABD’nin haksız savaşı ‘Vietnam’ konusundaki sözü, aslında tüm insanlığın temel değerleri açısından önemlidir. Zorla savaşa gönderilmek istendiğinde ‘’Vietnamlılar bana bir şey yapmadı ki...’’ diyerek, ezilenlerin safında yer aldığını gösterdi. Haksızlığa, adaletsizliğe, vicdansızlığa karşı, hangi koşullarda olursa olsun, gerekirse kendi ülkene karşı bile durmak gerektiğini ortaya koydu.

İSLAM, BARIŞ VE LAİKLİK


Boksu bırakmasından sonra, gerek kendi ülkesi ve gerekse dünyanın birçok yerinde insani girişimlere katıldı. ABD’de İkiz Kuleler’e saldırı gerçekleştiğinde, itfaiyeci kaskı giyerek olay yerine gitti ve şöyle dedi: “Beni asıl inciten, 'İslam' adının bulaştırılması ve 'Müslüman' adının bulaştırılması ve sorun çıkarılıp, nefret ve şiddete yol açılması. İslam ‘katil dini’ değildir. İslam, ‘barış’ demektir. Evde öylece oturup, insanların sorunun kaynağı olarak Müslümanları yaftalamalarına seyirci kalamazdım.’’ Ali, bir siyah olarak beyazların egemen olduğu; bir Müslüman olarak Hıristiyanların ağırlıkla bulunduğu bir toplumda, herkesin birbirine saygı gösterdiği, demokratik, özgür ve laik bir dünya istiyordu. Buna ne kadar ulaşıldı, bu ayrı. Ama bunun için kesinlikle çok mücadele verdi. ABD’de ırkçılığın kaldırılmasında onun da katkısı oldu.

İŞTE SORUNUN YANITI

"Eğer insanlığı seversiniz insanlık da sizi sever. Muhammed Ali insanlığı sevmişti, insanlık da onu sevdi...’’ Bu sözler, önceki adı ‘Cat Stevens’ olan, Ali gibi sonradan İslam’ı seçen, ünlü İngiliz müzik insanı Yusuf İslam’a ait. “Ali neden dünyada bu kadar etki yarattı, neden insanlar onu sevgi ve saygıyla anıyor?” sorusunun yanıtı, işte bu sözlerde saklı...

Beğendim
0
Sevdim
0
Beğenmedim
0
Üzgün
0
İnanılmaz
0

VİDEO

SON DAKİKA

ÇOK OKUNANLAR

© 2020 www.karadenizgazete.com.tr | Karadeniz Gazetesi bir Güçlü Ticari Ve Sınai Ürünler Pazarlama Ticaret Ve Sanayi Anonim Şirketi ‘dir.

Giriş Yap