Hak-İş Genel Başkanı Mahmut Arslan, İsrail’in Filistin’de işlediği insanlık suçuna karşı dünyanın sessizliğine tepki gösterdi. Türkiye’nin İsrail’e karşı bir an önce sivil inisiyatifi harekete geçirmesi gerektiğini kaydeden Arslan, Mavi Marmara benzeri bir insani yardım hareketinin Türkiye’de başlatılması çağrısında bulundu.

Türkiye'nin önemli işçi örgütlerinden Hak-İş Konfederasyonu, 48. kuruluş yıl dönümünü “Cumhuriyetimizin İkinci Yüzyılında Yeni Hedeflere, Yeni Başarılara” temasıyla kutluyor. Hak-İş’in 48. kuruluş yıl dönümü etkinlikleri kapsamında dün genişletilmiş başkanlar kurulu toplantısı yapılırken, bugün de “Cumhuriyet’in 100. Yılında Türk Çalışma Hayatı” sempozyumu gerçekleştirildi.

Hak-İş Genel Başkanı Mahmut Arslan, genişletilmiş başkanlar kurulu toplantısı öncesinde Hak-İş Genel Merkezi’nde bir basın toplantısı düzenledi. Gündeme ilişkin önemli değerlendirmelerde bulunan Arslan, Gazze’de insanlık suçu işleyen Siyonist İsrail’e karşı 2010 yılında İHH’nın gerçekleştirdiği Mavi Marmara benzeri bir insani yardım hareketinin Türkiye’de başlatılması çağrısında bulundu.

“SİVİL TOPLUMUN SES VERMESİ GEREKİYOR”

Filistin’de işlenen insanlık suçuna karşı BM başta olmak üzere NATO, İslam Konferansı, Arap Birliği gibi örgütlerin İsrail’e sembolik olmaktan öteye bir tepki koyamadığına vurgu yapan Arslan, “Devletlerin bu sessizliğine karşı sivil toplumun ses vermesi gerekiyor” dedi.  Arslan, şunları kaydetti:

“ Filistinli kardeşlerimiz, Gazzeli kardeşlerimiz bizi ısrarla arayarak hâlâ ihtiyaçların karşılanabilmesi için maddi destek istiyorlar. Bu maddi desteklerin ulaşması konusunda bir kısım yöntemlerin olduğunu biliyoruz. Dolayısıyla Türkiye bir taraftan bu protestoları yaparken, devletimiz yardımlar ile ilgili çalışmaları yaparken, sivil toplumun da bu konuda bağış ve yardım kampanyasını başlatması gerekiyor.”

SİVİL TOPLUM DENİZDEN GAZZE’YE GİTMELİ

“Bu kampanyada toplananların Gazzeli kardeşlerimize ulaştırılması konusunda ayrı bir çabaya ihtiyaç var” diye konuşan Arslan,“Biz bir inisiyatif geliştirmek istiyoruz. 2010 yılında İHH’nın gerçekleştirdiği Mavi Marmara benzeri bir insani yardım hareketinin Türkiye’de başlatılması gerekiyor. Bu konunun daha geniş bir katılımla, Türkiye sivil toplum liderlerinin yer aldığı; sivil hareketin ve sivil direnişin Gazze topraklarındaki kardeşlerimizle dayanışma için deniz yolunu kullanarak insani yardım gemisinin yola çıkarılmasını istiyoruz” dedi.

Bu çalışmanın Siyonist işgalci rejimin en çok korktuğu şey olduğuna dikkat çeken Arslan, konuşmasına şöyle devam etti:

“Maalesef Arap devletleri ve İslam dünyası sessiz. Devletlerin bu sessizliğine karşı sivil toplumun ses vermesi gerekiyor. Protesto etmek, tepki göstermek, gözyaşı dökmek ve ağıt yakmak tamam ama biz bunu yıllardır yapıyoruz. Bir şekilde bizim İsrail’i etkilememiz gerekiyor. Bunu yaparken uluslararası platform üzerinden sivil toplumun işgalci İsrail’e karşı bir sivil inisiyatifi gerçekleştirmemiz gerekiyor. Türkiye’de Filistin ile ilgili kaygı duyan, endişe duyan herkesi bu birlikteliği oluşturmaya davet ediyoruz.”