Bir günde 43 şehit geliyor. Ailelerine teslim ediliyor. “Alın evlatlarınızı...!”

Tekerlekli sandalyeyle getirilen anne eski Bakan Ali Babacan’a (sitemle) dert yanıyor:

- "Böyle devlet olmaz.

Canımızı yaktılar, ülkeye düzen versin.

Kuzularımız her gün gidiyor" diyor.

Aldığı cevap:

- “Dua edin, dua edin!” Baylar, böyle devlet olmaz. Şehidin annesi dua etmesini bilmiyor mu? Eğer her şey dua etmekle düzelecekse, sen necisin? Orada ne işin vardı? İçişleri Bakanı Efkan Ala, Bakan Yardımcısı eski İçişleri Bakanı, Müsteşar eski İçişleri Bakanı... Bakan’dan geçilmiyor, gel gör ki başkentin emniyeti tesadüflere kalmış. Hepsi saltanatta, millete kalan kan ve gözyaşı! Her şehitten sonra yetkililerden hep aynı nakarat: “Alçaklar, hainler, terörü şiddetle lanetliyoruz, kınıyoruz” diyerek Türkiye’yi ‘kına yakılacak’ duruma soktular. Son yıllarda iki büyük hata yapıldı:

1) Süleyman Şah türbesini PYD’nin himayesinde(!) bir gece söküp kaçırarak, Suriye’de vatan toprağını terk etmek, ricat etmek. Bu hareketle Suriye’de söz hakkımızdan; atalarımızın emaneti olan vatan toprağından vazgeçmiş olduk.

2) Rus uçağını defacto düşürmek. Büyük zafermiş! Bu hareketle de Dünya devletleri arasında yalnız kaldık. ABD ve Avrupa zaten Kürtçülüğün merkezi, ikinci bir İsrail olarak Kürdistan kurma planının sahipleri. İşte, tarihçilerin “Kurtlar sofrasında yalnız kalmak” dedikleri tam da budur.

Çevremizde bulunan hiçbir devlet, İran dahil, Avrupa ve ABD hiçbir zaman dostumuz olmadı, olmayacak da, bunlar soframıza nasıl üşüştüler? Milletin anlayamadığı işte bu noktadır. Belli ki yanlışlıklar zinciri döneminde yaşıyoruz. Beş yıl önce Anadolu Ajansı’nın haberi aynen şöyleydi:

- Önceki gün katıldığı bir programda Esed'le görüşmesini Anlatan Erdoğan, "İki gün önce tekrar aradım. “Bakın, ben size bir kardeş olarak bir şey söylüyorum, gelin cesurca bir adım atın... Gelin şu siyasi tutukluları bırakın, bu sizi çok rahatlatacak. Ben bunu dedim, hamdolsun iki gün geçti, Genel Af ilan etti... Yarın kendisini arayıp teşekkür edeceğim. Siyasi tutukluların bırakılması çok çok önemliydi'' şeklinde konuştu. Erdoğan, Esed'in Suriyeli muhaliflerin Türkiye'de toplanmasıyla ilgili sormadığını belirterek, Türkiye'nin Esed yanlılarına da kapısını açacağını söyledi. Demek ki biz Suriye’ye ‘reform paketi’ yollamışız. Hep biz AB’den paket alacak değildik ya, bir tane de biz yolladık. Evet, Yaradan’a her zaman hamdolsun. Hamdolsun da bizim isteğimiz üzerine çıkarılan bu Genel Af’tan (Siyasi Af’tan) kimler faydalandı dersiniz?

1) Müslüman Kardeşler Teşkilatı militanları,

2) PKK militanları. Bugün bizim Kuzey Suriye’deki en önemli sıkıntımız ne? Birkaç günden beri obüs toplarıyla kimi bombalıyoruz? PKK ve onun Suriye’deki uzantısı olan PYD’nin kurmakta olduğu Batı Kürdistan değil mi? Bütün bunlar çıkar ortamında yaşayanlar için geçersizdir. Onlar fikirden anlamazlar, doğruyu aramazlar. Onların hepsi de yalan konuştuklarını iyi bilirler.

Allah, Türk Milleti’nin yar ve yardımcısı olsun...!