Büyük Önder Mustafa Kemal’in
eserlerine, devrimlerine saldırılar sürerken fotoğrafına da saldırmaya
başladılar. Kimdir bu yavşaklar? Bu kadar şerefsizlik olur mu? Atatürk ve silah
arkadaşlarının kurduğu Türkiye Cumhuriyeti’nde nefes alacaksın, utanmadan onun
fotoğrafına saldıracaksın.Atatürk düşmanı bu kez Çankırı’da hortladı. Orta
ilçesinde İYİ Parti İlçe Başkanlığı binasında asılı bulunan Atatürk’ün
fotoğrafına bazı şerefsizler sprey boyayla saldırıp yüz kısmını boyadı.
Partililer şikayette bulunmuş. Umarım bu ahlaksızlar bulunup gerekli cezaya
çarptırılır.
KIZILAY YÖNETİCİLERİNE GÜVEN
CEZASI
İçinde bulunduğumuz bu
süreçte zaman zaman güzel adımlarda atılıyor. Vatandaşın en fazla güven duyduğu
Anayasa Mahkemesi’nin aldığı kararlar ve İçişleri Bakanlığı tarafından yapılan
soruşturma sonrası Kızılay yöneticilerine kesilen ceza dikkatlerden kaçmasın.
Vatandaşın en fazla güven
duyduğu Kızılay yöneticilerine, ‘güveni kötüye kullanma’ nedeniyle ceza
kesildi. Kızılay’da son dönemlerde yaşanan sıkıntılar sonrası İçişleri
Bakanlığı Sivil Toplumla İlişkiler Genel Müdürlüğü Teftiş Kurulu Başkanlığı'nca
soruşturma açılmıştı.
Soruşturma sonucu, Kızılay
Genel Başkanı Kerem Kınık'a iki ayrı konuda toplam 344 bin lira, Genel Müdür
İbrahim Altan'a ise 70 bin lira ceza verildi.
Kurum Genel Müdürü İbrahim
Altan, Deniz Feneri davasından da 2.5 yıl hapse mahkûm olmuştu. Her iki isim,
ödedikleri cezaya, “itiraz şerhi” düştü. Bu sonuç umarım bütün alanlarda
yaşanan yanlışlıklar için soruşturmaların açılmasına ve vatandaşın güven
duygusuna gölge düşürenlere yaptırımın hayata geçirilmesine vesile olur.
Görevi kötüye kullanan
Kızılay’ın Genel Başkanı ve Genel Müdürü’nün görevlerine bu saatten sonra devam
etmesine bakanlığın izin vermemesi gerekir. Vatandaş nezdinde bu ceza sonrası
güven kaybeden isimlerin değişmesi kaçınılmaz olmuştur.
YAKIŞMADI SAYIN VEKİL
Ülke olarak zor süreçten geçiyoruz. Sağlıkla ilgili ve
ekonomik problemlerle boğuşuyoruz. Yaşadığımız bu sürecin etkilediği insanlar
öfke patlaması yaşar oldu. Bu anlamda en sağlam ve dirayetli durması
gerekenlerin başında siyasetçiler gelir.
Milletvekilleri ve partilerin yöneticileri toplumun
yükselen tansiyonu karşısında sağduyulu davranmak yerine körükleyici eylem ve
söylemlerden imtina etmeli. Bakın, MHP’li Erkan Haberal’ın aracı eski bakan
Zeki Ergezen’in cenazesinde içeri alınmayınca belediye personeline çarpıyor. Bu
durumdan yola çıkan MHP’nin Kayseri Milletvekili Baki Ersoy ise “Kıymetli idare
amirimiz Erkan Haberal’a yapılan hadsizliğe karşı özür dilemesi gereken makam
Mansur Yavaş sensin! Saygısızlık yapıldığı anda ezer geçeriz, bunu da böyle bil”
ifadelerini kullanıyor.
Yakışmadı be vekilim! Türk milleti olarak birbirimizi
ezmek yerine vatandaşın içinde bulunduğu ortamdan kurtulmak adına enflasyonu
ezmek, hayat pahalılığını ezmek, vatanımıza, milletimize, bayrağımıza,
devletimize karşı el ve dil uzatanları ezmek gerek.
Siz milletin vekili olarak tehditvari söylemlerde
bulunursanız, öfke patlaması yaşayan vatandaş ne yapsın? Hele hele MHP gibi
ülkemizin her alanda sigortası olduğuna inanılan bir partinin mensubu olarak
artık tehditlerle değil, gönülleri kazanarak geleceğe yürümek gerek.