SON DAKİKA



Haber > Gündem > İran'dan Türkiye karşıtı kışkırtmalar

İran'dan Türkiye karşıtı kışkırtmalar

20 Ekim 2016 Perşembe - 10:45








Türkiye’nin Irak ve Suriye’deki tarihi antlaşmalardan doğan hak ve yükümlülüklerinden dolayı bölgeye müdahil olmasından endişe duyan ve mezhebi çatışmaları engellemeye çalışan Türkiye’yi Irak’tan uzak tutmak isteyen ABD ve Avrupalı tapınakçılara, İran da nedense destek vermektedir! İran’ın planları aslında ABD ve AB ülkelerinin arzularını yansıtıyor, nasıl ‘İran İslam Cumhuriyeti’ ise...?

Türkiye’yi de etkileyip burada da parçalanmaların ve iç kargaşanın oluşması için Ortadoğu coğrafyasındaki kaosun Türkiye’ye de sıçratılması planlanmaktadır. Ne yazık ki; İran’ın da, Batı’nın ve ABD’nin bu planına (güya kendi geleceğini garanti altına alması endişesi ile) destek verip, hasır altından Türkiye aleyhtarı planlar içerisinde olması, doğrusu çok üzücüdür. Bunun gerçek sebebi ise; bilindiği gibi İran, kendi içinde de özellikle Tebriz ve Güney Azerbaycan bölgesinde için için kaynayan (Otuz milyonluk Türk) milliyetçi hareketlerden fevkalade rahatsız olmasıdır. İçerisindeki bu muhtemel kargaşayı engellemek için, Irak ve Suriye olaylarına mezhepçi müdahalelerle, milliyetçi unsurları frenlemeyi hesap etmektedir. Oysa İran çok yakında Türkiye’ye kazdığı kuyuya kendisi düşecektir.

Bu meyanda; Irak’ın önde gelen Şii liderlerinden Mukteda Sadr, yandaşlarını Türkiye’nin Bağdat Büyükelçiliği önünde toplanmaya çağırıyor. Sadr, “Türkiye Irak’a girmemeli ve Irak’ı, kozlarını paylaşma sahası haline getirmemeli” şeklinde beyanatlarla kendi haddini aşarak, dini liderliğini siyasallaştırıp malum ideolojilerini ön plana çıkartarak, kendi içerisindeki bölünmeleri İran yönetimi desteği ile engellemeye çalışmaktadır. Fakat Türkiye bu blöflere pabuç bırakacağa benzemiyor. Özellikle Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan, “‘Türkiye Musul’a girmesin’ diyorlar. Yahu, nasıl girmeyeyim? Benim Irak’la 350 kilometre sınırım var ve bu sınırdan ben tehdit altındayım” dedi. Erdoğan devamla; “Biz operasyonunda da olacağız, masada da olacağız. Bunun dışında kalmamız mümkün değil. Çünkü burada bizim için bir tarih yatıyor” şeklinde beyanlarını sürdürüyor.

Türkiye’nin bu şekilde kesin ve kararlı konuşması, İran’ı planlarının bozulması endişesi ile oldukça rahatsız etmektedir. İran’ın da Türkiye karşıtı hasır altı faaliyetleri, dozunu giderek arttırmaktadır. Mesela; DEAŞ’a doğu ve kuzey bölgelerinden saldırmak için Peşmerge cephelerini kullanan Irak  askerleri arasında İran destekli Şii milislerin de gizlice yer aldığını biliyoruz. Bu milisler Haşdi Şabi çatısında yer alan Nuceba Hareketi’ne bağlı ve daha önce Esed rejimine destek için Suriye’de de  çatışmalara katılmış gurupları faaliyete geçmiştir.

Peşmerge içerisine sızan bu gruplar, orduya ait bu araçlara Şiiliği temsil eden bayrakları asarak, Şialığın adeta burada propagandasını yaparak, diğer unsurları tahrik etmektedirler. Yani İran kendi bütünlüğünü sağlayabilmek adına Ortadoğu’da bir mezhep çatışmasının çıkmasına adeta zemin hazırlamaktadır.


Demokratik bir yönetime sahip olmadığı için en ufak bir şekilde kıpırtılara bulaşan kimseleri sorgusuz sualsiz ipe çekip astıklarından, ülkede de bir nevi kaos ve korku havası mevcuttur. Oysa İran’ın tapınakçılarla bir olmak yerine ‘İslam Cumhuriyeti’ adına yakışır şekilde Müslümanlara; ihaneti, bölünmeyi, kan ve gözyaşını layık görmeyi terk etmesi gerekmez mi?

Beğendim
0
Sevdim
0
Beğenmedim
0
Üzgün
0
İnanılmaz
0

VİDEO

SON DAKİKA

ÇOK OKUNANLAR

© 2020 www.karadenizgazete.com.tr | Karadeniz Gazetesi bir Güçlü Ticari Ve Sınai Ürünler Pazarlama Ticaret Ve Sanayi Anonim Şirketi ‘dir.

Giriş Yap