Türkiye geçtiğimiz günlerde yine bir skandala uyandı. ÖSYM tarafından yapılan ve yaklaşık 1 milyon insanın gecesini gündüzüne katarak çalışıp hazırlandığı KPSS sınavında soruların aynı olduğu iddia edildi. Duruma hemen el atan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Tek bir evladımızın dahi mağdur olmasına asla müsaade etmeyiz" dedi. Ardından yapılan araştırma sonucu iddiaların doğru olduğu ispatlanınca sınav iptal edildi. ÖSYM, KPSS sınav takvimini 17 Eylül Cumartesi günü yayımlayacak.

BU OLAY İLK DEĞİL

Diğer taraftan Türkiye bunu ilk defa yaşamadı. 1973 yılında yapılan üniversiteye giriş sınavı, sınavdan önce soruların çalındığı gerekçesiyle iptal edildi. Dönemin İstanbul Savcısı, sınav sorularının kitapçıklarının basıldığı sırada çalındığını duyurdu. Hürriyet gazetesi muhabiri Saygı Öztürk, 23 Mayıs 1992 tarihinde gerçekleştirilecek Anadolu Liseleri sınavı sorularının bulunduğu kitapçığın satıldığı iddialarını araştırdı. Sınavdan bir gün önce kitapçığı ele geçirdiğini belirten Öztürk, bu iddiasını noter aracılığıyla tasdik ettirdi. Bunun ardından da sınav ÖSYM tarafından iptal edildi. 1999 yılında yapılan Öğrenci Seçme Sınavı (ÖSS) sınavı öncesi Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’nin Bağlarbaşı’ndaki kampüsünde soru kitapçıklarının bulunduğu çuvaldan iki kitapçık çalındı. Ardından da sınav iptal edildi ve ileri bir tarihe ertelendi. Bir diğer iptal de 2010 yılında yapılan KPSS’de gerçekleşti. Sınav öncesinde sorular sızdırılmış, yüzlerce aday da tüm soruları doğru yanıt vermişti. Bunun anlaşılması üzerine de sınav iptal edildi. Yani anlayacağınız Türkiye bu olayı ilk defa yaşamadı. Biz de bu durumu vatandaşlara sorduk.

YARIN YİNE OLACAK

Sorunun insan temelli olduğunu belirten Mustafa bey, “Bu yeni olan bir şey değil ki. Yarın tekrar olacak. İnsan yetiştirmedik ki hırsız yetiştirdik. Burada herkesin suçu var. Çocuklarımızı doğru yetiştirmezsek, Allah korkusu olmazsa hırsız yetişecek. Maalesef toplum böyle. Çocuklarımızı adam gibi yetiştirmek lazım. Kul hakkını, insanlığı, saygıyı-sevgiyi öğretmeliyiz. Başka çözüm olduğuna inanmıyorum ben” dedi.  Ülkenin bir geleceği kalmadığını belirten Yiğit ey, Benim ÖSYM’ye bir güvenim kalmadı. Sorular çalınıp duruyor nasıl güvenelim? Futbolla uğraşıyorum, oradan devam edeceğim. Zaten artık okusan bile bir şey olamadığın için bir şey düşünmüyorum” şeklinde konuştu.

GÜVEN AZALIYOR

Sistemin kökten değişmesi gerektiğini söyleyen Sami Bey, “Bu tür şeyler sürekli başımıza geliyor. Neden geliyor? Bana göre düzensizlik var. Sistemimizin mi açığı var, yoksa eğitim sistemimizi mi değerlendirmek lazım bilmiyorum ama bir şeyler yanlış gidiyor. Amerika’yı yeniden keşfetmemize gerek yok. Önümüzde örnekler var.  Adamlar gösterişten çok sağlamlığa önem veriyor. Anlayışı ve sistemi değişmek lazım” ifadelerini kullandı. Ayşenur Hanım ise,   “Bir sıkıntı varsa oradakiler araştırılıp cezasını çekmeli. Herkes yaptığını çeker.  Burada ÖSYM’ye güven azalıyor ama tek bir kurumu değil insanları da değerlendirmek gerekiyor. Kurum olarak değil hata yapanları bulmak lazım. Herkes elini taşın altına koymalı” diye konuştu.

Haber: Emin SARAÇ
Kamera: Erol TAŞKIN