SON DAKİKA



Haber > Gündem > İktidarın bankosu Mehmet Atalay

İktidarın bankosu Mehmet Atalay

24 Ocak 2015 Cumartesi - 11:13








Siyasette, milletvekilliğini o kulvarda çaba sarf edenlerin hakkı olarak görürüm. Onun için de tepeden inme gelenleri “başkalarının hakkını gasp edenler” olarak tarif ederim. Ama bir de bizim meslekte benim olduğum gibi, yani “hem alaylı hem mektepli” şekliyle, siyasette “hem partili hem devletli” olanlar vardır. Bugünün Basın İlan Kurumu Genel Müdürü Mehmet Atalay gibi. Her ne kadar tanınmışlığına ve hizmetlerine damgayı Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü ile vurmuş olsa da, Mehmet Atalay, geçmişte ve bugünde Milli Görüş Hareketi’nin içinden ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yanından hiç eksik olmamıştır. Hem de, “Teknik direktör ne derse odur” kadar kabullenme de yaparak. * Mehmet Atalay’a siyasette hakkı şimdiye kadar çoktan teslim edilmeliydi. Her neyse; öyle veya böyle, ondan veya başkasından, şimdiye dek bu hak olmadı. Ama şimdi son virajdadır Sayın Atalay. Ve bu virajı döndüğünde kendisini Trabzon’dan AK Parti listesinden lokomotif olacak yerde görecektir. Zaten 10 Şubat’a varmadan da kamudaki bizim bile “yeter” dediğimiz görevinden istifa edecektir. Bizden haber vermesi...

DİVAN’DA BİRLİK, İŞİN BAŞIDIR...

Gaspıralı İsmail Bey’in “Dilde, Fikirde, İşte Birlik” dediği bütünlüğün başlangıç yeri, her işin başıdır Divan. Bu baş, Osmanlı’da Divan-ı Hümayun idi. Trabzonspor’da Divan Kurulu’dur. Divan, en önemli işlerin görüşüldüğü, karara bağlandığı yüksek mercii olarak tarif edilir. Osmanlı, Divan-ı Hümayun işlevini iyi yerine getirdiği sürede cihan imparatorluğu sayılmıştır. Sonrası ise malumdur. * Trabzonspor’da da tıpkı böyledir. Şimdi; bölük parça halinde uçurumun kenarından, aşağıdan yukarıya (geçmişten bugüne) esen rüzgar kalıntıları ile düşmekten kurtulma çabası içindeki Trabzonspor’da yakında Divan Kurulu seçimi yapılacak. Trabzonspor camiası Divan Kurulu seçimini “tek bilek, tek yürek” inancı ve birlikteliğini sergileyerek, camiayı kaplayan kara bulutları dağıtmak için ilk adımı atmalıdır. Bu ilk adım için de ilk “Ben varım” diyen Avukat Ali Sürmen, biçilmiş kaftandır. Bu, aday olduğu söylenen sevgili Nadir Saral’ın da “kaftan” olmadığı anlamına gelmemelidir. Ama, “ben, ben” demekten, “Biz” demeyi unutan Trabzonspor camiasında, bir derlenme ve toparlanma hareketine ilk kazma, Divan Kurulu’nda vurulmalı ve tek aday etrafında kenetlenilmelidir. Bu işe de, bilgi ve birikimi ile Ali Sürmen kafidir. * Ve de, başlama vuruşu 146 kişilik yerden, bin kişilik bir salona da mutlaka alınmalıdır.

17-25 İÇİN “YETER” DİYEREK, SON SÖZLER...

Gerçeği unutturmaya çalışan şu suni gündem çabalarına artık, “şeytanın değirmenine artık su taşımayacağım” diyerek yaptığımız katkıya son verme zamanı geldi. Ama iki cümleye daha; ben diyeyim “müsaade ediniz”, siz söyleyin “tahammül edelim.” * Birincisi, en üst makamdan bile “Ne istediler de yapmadık” diyenler, bugün “paralelci” saydıklarını suçlu sandalyesine oturtuyorlar ise, “Suçluya yardım ve yataklık etmenin de dünyada, hukuki, ahrette günah” müeyyidesi bulunduğunu unutmasınlar. * İkincisi; 17-25 Aralık aynı zamanda siyasi ve iktidara karşıda bir operasyondur. Ama, yolsuzluk yaparak operasyona da zemin hazırlayanlar, çanak tutanlar da vardır.


Beğendim
0
Sevdim
0
Beğenmedim
0
Üzgün
0
İnanılmaz
0

VİDEO

SON DAKİKA

ÇOK OKUNANLAR

© 2020 www.karadenizgazete.com.tr | Karadeniz Gazetesi bir Güçlü Ticari Ve Sınai Ürünler Pazarlama Ticaret Ve Sanayi Anonim Şirketi ‘dir.

Giriş Yap