23 Ekim 2021 Cumartesi - 09:12
Hürriyet’ten Mesut Hasan Benli’nin haberine göre iddianamede şüpheli Ümitcan Uygun’un ifadesinde, “evden çıkarken Esra Hankulu’nun yaşamakta olduğunu, kendisini uğurladığını ve kendisi evden çıktıktan sonra evin kapısını içeriden kilitlediğini” iddia ettiği hatırlatıldı. Ancak, olay günü eve gelen sağlık ekiplerine kapıyı açan Furkan G.’nin “sağlık ekiplerine kapıyı kendisinin açtığını, kapının içeriden kilitli olmadığını” söylediği belirtilerek, “bu gerekçe ile şüpheli Ümitcan Uygun evden çıkarken maktule Esra Hankulu’nun hayatta olmadığının ispatlandığı” denildi.
İLAÇTAN ÖLMEDİĞİ ANLAŞILDI
Ümitcan Uygun’un, Esra Hankulu ile birlikte kaldığı odada, genç kadının künt travma neticesinde hayatını kaybetmesi sonucunu doğuracak şekilde baş bölgesine cebir uygulandığı, alkol ve aldığı ilacın tesiri ile maktulenin kendisini savunamayacak durumda olduğunun altı çizildi. İddianamede, “Esra Hankulu’nun şüpheli Ümitcan Uygun tarafından öldürüldüğü, şüphelinin cesede, yatakta bulunduğu pozisyonu vererek evden çıktığı, şüpheli Ümitcan Uygun bu suret ile kendisini savunmayacak durumda bulunan kişiye karşı kasten öldürme suçunu işlediği” belirtildi. Adli Tıp Kurumu’nun genç kadının künt kafa travmasına bağlı kafa iç kanaması sonucu öldüğü yönünde rapor verdiği, böylece, Esra Hankulu’nun aldığı alkol ve kullandığı ilaçtan kaynaklı olarak ölmediğinin anlaşıldığı da belirtildi.
İddianamede, diğer iki şüphelinin Uygun tarafından icra edilen künt travma oluşturucu eyleme iştirak ettiklerine dair delil bulunmadığı anlatılarak, “Şüpheli Furkan G. maktule Esra Hankulu’na ait cep telefonunu diğer şüpheli Dilan C.’nin çantasına koyduğu, suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme suçunda birlikte fail olarak işledikleri anlaşılmıştır” denildi.
VİDEO
SON DAKİKA
ÇOK OKUNANLAR
© 2020 www.karadenizgazete.com.tr | Karadeniz Gazetesi bir Güçlü Ticari Ve Sınai Ürünler Pazarlama Ticaret Ve Sanayi Anonim Şirketi ‘dir.