SON DAKİKA



Haber > Gündem > Hedefteki Türkiye

Hedefteki Türkiye

12 Aralık 2016 Pazartesi - 09:20








38 şehit, 155 yaralı Bu ne acı Rabbim, bu kadar çok mu cezamız? Devamlı acı, devamlı keder, içte-dışta her yerde… Üstelik, niye? Türk’ün adını yöneticisi bile sevmiyor. Yalandan İslam’a dayandırıyor ama olan Türk evladına oluyor, Türk milletine oluyor. 38 şehit, 155 yaralı  Pazar sabahı raporu… Sadece acı! PKK/PYD, IŞİD ve FETÖ adlı örgütlerin tek bir merkezden idare edildiğinden şüphe kalmamıştır.

Bu örgütlerin bütün eylemleri de aynı o merkezin niyetine göre yapılmaktadır. Son dönemde ekonomide meydana gelen gelişmeleri de bunlara eklemek mümkündür. Bunların hiçbirinde kendimizden kaynaklanan hataları dışlamıyoruz, elbette onlar da ele alınıp tahlil edilmelidir. Türkiye’nin etkili bir şekilde etrafımızdaki yeniden tanzim çalışmasına katılmasının engellenmek istendiği apaçık görülmektedir. Daha önceleri IŞİD’in önü açılarak bu oluşumlara zemin hazırlandığını biliniyordu, defalarca yazmıştık. Süleyman Şah Türbesi’nin kaçırılmasını zafer gibi takdim etmek yerine, biz oraya, o zaman Türkiye’den bir koridor açsaydık bugün yaşadığımız pek çok olumsuzluğu zamanında önlemiş olurduk.

Bugünkü askeri ve siyasi sıkıntılarla bu denli karşılaşmazdık. Cevabı verilmeyen soru ise, Esad aşkının niye birdenbire bittiğidir. Bugün, Irak ve Suriye’de iki bakımdan çevrilmeyle karşı karşıyayız. 1) Türkmen coğrafyası siliniyor. Telaferli ve Suriyeli Türkmenler ya öldürülüyor ya da topraklarından kovuluyor. Bu bölgeler önce IŞID denilen buldozerle dümdüz ediliyor, sonra IŞID ile en iyi mücadele eden grup olarak parlatılan PKK/PYD’ye yol açılıyor. Türkiye, Kobani tiyatrosundan sonra bu oyuna (ancak kendi rolünü oynadıktan sonra) uyandı ama maalesef başlangıçtaki hataları düzeltmek kolay olmuyor. 2) Şii-Sünni ayrılığı körüklenerek İran denetiminde bir kuşak daha oluşturuluyor.

Böylece Türkiye’nin güneyden hem Türkmen kardeşlerimizle hem de Sünni Arap âlemiyle ilişkisi kesiliyor. Irak ve Suriye’de Türklük yok ediliyor. Şüphesiz ki burada asıl etken, siyasi çıkarlardır. Din, maalesef araç haline getiriliyor; mezhep ayrılığı kullanılıyor. Eleştiri şeklinde yazıyorsak da kimseyi hedef almıyoruz. Hepimiz, ayrı fikirlerimiz olsa da, Türk devleti çatısı altında birleşmek zorundayız.  İçinde bulunduğumuz durum belli iken, Ankara’mızda yönetim sistemi tartışılıyor. Niçin? Ne olacakmış?  Anayasayı değiştireceklermiş! Bugün var olan sistemin yerine hangi sistemi, hangi anlayış ile koyacaksınız? Belli mi? Türk tipi başkanlık sistemi imiş! Bu da uydurma değilse nedir, bilen var mı? Allah aşkına birileri PKK ile PYD’nin aynı şey olduğunu çok sonraları öğrenmedi mi? Efendiler, zerre kadar iyi niyetiniz varsa, bugünkü şartlar altında, gerçeği görerek, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin kuruluş felsefesine yönelirsiniz. Orada yeterli tecrübe var. Alınan güzel sonuçlar var. Biraz sevgi, lütfen! Biraz da akıl, elbette!  HEDEFTEKİ

Beğendim
0
Sevdim
0
Beğenmedim
0
Üzgün
0
İnanılmaz
0

VİDEO

SON DAKİKA

ÇOK OKUNANLAR

© 2020 www.karadenizgazete.com.tr | Karadeniz Gazetesi bir Güçlü Ticari Ve Sınai Ürünler Pazarlama Ticaret Ve Sanayi Anonim Şirketi ‘dir.

Giriş Yap