Saraçhane’de demokrasi nöbeti tutan İstanbullulara seslenen Selçuk Bayraktar, “Bu bağımsızlık sayesinde bizler de aldığımız moralle dışarıya kazandığımız moral üstünlükle insansız hava araçlarımızı milli olarak yapabiliyoruz. Bu araçlar bildiğiniz gibi daha önceden yurt dışından geliyorlardı. Artık tümüyle milli ve özgün bir şekilde kendi mühendisimizin beyniyle, gönlüyle, her şeyiyle milli olarak sınırlarımızı koruyorlar. Bu araçlar yurt dışından geldiklerinde bildiğiniz gibi bizim istediğimiz gibi bağımsız kullanmamız mümkün değildi.

İSTANBUL’DA BATTILAR, ANKARA’DA BATTILAR

Bundan yüz sene öncesine döndüğümüzde yine bugün İstiklal şairimizin söylediği gibi, ‘Kimi Hindu, kimi yamyam, kimi bilmem ne bela’ diye tarif ettiği bir hayâsız akın ülkemizi istila etmeye kalkmışlardı. Hatta İstiklal şairimiz o günkü durumu şöyle ifade ediyordu: Garbın afakını sarmışsa çelik zırhlı duvar / Benim iman dolu göğsüm gibi serhaddim var. O gün gemileriyle, tanklarıyla, uçaklarıyla doldurulmuş, bindirilmiş kıtalarıyla haçlı güruhu gelmişti ve kendilerine aldıkları güvenle yenilmez, yıkılmaz zannediyorlardı. Ama senin iman dolu göğsün gibi serhaddin var, dediği unsurla karşılaştılar. Ve Çanakkale’de battılar, İstanbul’da battılar, tüm ülkemiz coğrafyasında battılar. Bugün de, yüz sene sonra da yine aynı güruh. Belki bizden gözükerek, belki askerimiz kılığına girerek tertemiz Peygamber ocağı ordumuzun içine sızarak geldiler. Saraçhane’de battılar. Boğaziçi Köprüsü’nde battılar. İstanbul’da battılar, Ankara’da battılar” dedi.

PEYGAMBER OCAĞINDA YAŞANANLAR

Türkiye’nin gelişen savunma sanayine dikkat çeken ve insansız hava araçları ile Türkiye’nin kendi beynini ürettiğini vurgulayan Selçuk Bayraktar, Peygamber ocağının bu hain çetenin unsurlarından temizleneceğini ifade ederek şunları söyledi: “Bugün inşallah bizim bu tuttuğumuz nöbetler sayesinde, sizlerin yaptığı kahramanlık sayesinde ülkemiz daha bağımsız. Biz bu insanları kendi içimizden zannetmiştik. Milletimizin ceplerinden arttırdığı paralarla aldığımız uçakları, düşmana karşı kullanması gereken bu uçakları, onlara emanet etmiştik. Onlar ne yaptılar?

HAİN ÇETESİNDEN KURTULACAĞIZ

Kendi ülkemize, vatanımıza, bizlere kastettiler. Bunların beyinleri, gönülleri dışarıya bağımlıydı. Allah’a şükür insansız hava araçlarımızla kendi beynimizi ürettik. Tümüyle bağımsız bir şekilde uçurabiliyoruz ama maalesef içeriye sızan bu hain çete kendi uçaklarımızı, kendi tanklarımızı bize karşı kullanmaya kalktılar. İnşallah sizlerin gösterdiği bu kahramanlık ve tuttuğunuz bu nöbetler sayesinde Peygamber ocağını ordumuzu temizleyeceğiz ve bu çeteden kurtulacağız. Allah hepinizden razı olsun.”