SON DAKİKA



Haber > Gündem > Demokratik parlamenter sistem mi, mutlak monarşi

Demokratik parlamenter sistem mi, mutlak monarşi

15 Mayıs 2016 Pazar - 10:20








Başkanlık rejimi konusunda bir Anayasa değişikliği yapılması ve kamuoyunun eğilimlerinin değiştirilmesi konusunda halkla ilişkiler faaliyeti yürütülmesi için Erdoğan, saray ekibi ve iktidar partisi yoğun bir çalışma içinde. Memleketin hiçbir sorununun Erdoğan’ı başkanlığa taşımanın yanında bir önemi yok. Yüksek maaşlarını vergilerinden alan saray danışmanları, kamu görevlileri, üniversiteler, bir siyasi odağın hizmetinde organize olmuş durumda. Bütün kamu/devlet olanakları başkanlık yolunda seferber edilirken, Anayasa ve parlamenter sistemi, yani meşru durumu savunmak ‘hainlik’ sayılabiliyor. Yaklaşık 15 yıldır; eleştirdikleri, demokratik görmedikleri sistemle iktidara gelip orada oturan siyasi erk; her gün meşru sisteme ihanet ederken, suç işlerken, yeni yeni darbeler tezgahlarken, hukuku katlederken; sistemin kendini savunma mekanizmaları dumura uğratıldığı için, Türkiye hızla daha karanlık, daha gerilimli bir noktaya doğru taşınıyor.

PARLAMENTER SİSTEM!

Adından da anlaşılacağı gibi parlamenter sistem, halkın oylarıyla belirlenmiş meclis ya da parlamentoya dayanıyor. Seçilmiş hükümetin asıl icra yetkisini kullandığı, hükümetin; halkın seçtiği meclise karşı sorumlu olduğu, devleti temsil eden Cumhurbaşkanı’nın sorumsuz olduğu demokratik bir sistem. Parlamenter sistemde devlet ve hükümet başkanı ayrıdır. Hükümet meşruiyetini (hukuksal dayanağını-geçerliliğini) meclisten alır. Bugün demokratik ülkelerin çok büyük bir çoğunluğu parlamenter sistemle yönetiliyor. En istikrarlı, en zengin, en demokratik, hukukun en fazla geçerli olduğu, eğitim ya da sağlık sorunlarını en iyi biçimde çözmüş, yani ‘En’leri en çok olan ülkeler, hep parlamenter sistemde. Çoğu da koalisyon. Koalisyonu; birbirinin ayağını çelmek değil, seçmenin verdiği mesaja saygı duyup, bir uzlaşma bilinciyle yürütüyorlar.

TÜRKİYE’DE İŞLEMİYOR MU?

Türkiye 140 yıldır parlamenter sistemle yönetiliyor. Bunun 45 yılı ‘meşruti monarşi’, yani Osmanlı dönemi. Yaklaşık 95 yılı cumhuriyet, 70 yıla yakın bölümü çok partili parlamenter sistem. Birkaç kez askeri darbelerle kesintiye uğradı. Son dönemde de, fiili bir darbe dönemi içindeyiz. Erdoğan ya da AKP, hangi soruna hukuk ve meşruiyet içinde çözüm üretti de, parlamenter sistem engel oldu? Üzerine oturduğun, seni var eden, doğuran sisteme her gün küfredeceksin! Türkiye’de sorun işlemeyen parlamenter sistem değil, onu işletmeyen, demokratik olgunluğa erişmemiş, hukuka saygılı olmayan baskıcı-ceberrut zihniyettir.


NASIL BİR BAŞKANLIK?

Başkanlık sisteminde genel olarak Devlet Başkanı’yla Hükümet Başkanı aynıdır. Doğrudan halk tarafından seçildiği için güçlüdür. Demokratik ve hukuksal denetim mekanizmaları iyi kurulamadığı, tüm kuralları ile işleyen bir anayasa olmadığında, demokrasi ve ortak yaşam açısından çok tehlikeli yerlere evrilebilir. Başkanlık rejiminin pratikte olumlu yanları sayıldığında, ‘En’lerini genel olarak ABD oluşturur. Ancak ABD sistemi; başkanı senato ile, meclisle, anayasa ve hukukla çok sıkı denetleyen bir sistemdir. Ve eyaletlerden oluşmaktadır.

TÜRKİYE’DE BAŞKANLIK

Türkiye’de uygulanması tasarlanan başkanlığın ne olduğu belli değil. Başkanlık bir siyasal ya da toplumsal talep değil. Bu tartışma anayasayı askıya alıp, gayrı meşru bir yönetime dönüşen iktidar sahibinin, bu sivil darbe durumunu meşru hale getirmek için daha fazla yetki istemesinin sonucudur. AKP’nin, daha önceki ve bugünkü tartışmalardan yansıyan ‘Başkanlık’ istemi, ABD gibi güçler ayrılığına ve çok sıkı bir demokratik-hukuksal denetime tabi başkanlığı değil, adeta mutlak monarşi, diktatöryel ya da despotik bir başkanlığı öngördüğü anlaşılmaktadır. Ki başkanlık; her şeyde olduğu gibi halkı temsil eden meclisi de simgeselliğe indirgeyen, gerektiğinde meclisi dağıtma yetkisi olan bir tek adam yönetimidir. Yasama, yürütme ve hatta yargıyı kendinde toplayan, kendisine (ilahi-tanrısal) bir değer atfedilen adeta bir Firavun yönetimi istenmektedir.

CUMHURBAŞKANLIĞI REJİMİ DE NE?


Başkanlık rejiminin getirilmesi yolunda siyasette ve toplumda, hatta AKP içinde bile ciddi direnme var. Bu konuda yapılabilecek bir anayasa değişikliği, her türlü entrikaya, toplumu buna yönlendirecek karanlık ve kanlı oyunlara, olası bir erken seçimde HDP ve MHP’yi baraj altında bırakabilecek ortama karşın kolay görünmüyor. İşte bunu aşmak, konuyu sanki yetkileri daha da arttırılmış bir Cumhurbaşkanı gibi göstererek, özellikle Bahçeli’nin Erdoğan ve AKP’ye desteğine uygun bir durum hazırlamaya yönelik siyasi atak gibi görünüyor. Pratikte adı Cumhurbaşkanı, ama kendisi mutlak monarşinin, kudretin tek adamı.

KANLI MI,KANSIZ MI?

CHPlideri ne dedi? "Bir kişi konuşacak, Türkiye susacak. Bir kişi konuşacak, hakim ona göre karar verecek. Böyle bir başkanlık sistemini kan dökmeden bu ülkede gerçekleştiremezsiniz". Diyor ki, “Bu sisteme karşı direneceğiz”. Anayasa ve Cumhuriyet’e karşın bunu yapmaya kalkarsanız, kanımızı dökmek zorundasınız. Bu korkular, kaygılar hiç de bir vehim ya da bir paranoya değil. En yakın adamların bile hainlikle suçlanabildiği, her türlü muhalefetin teröristlik olarak değerlendirildiği bir dönemde yaşıyoruz. Bu psikolojinin; mutlak gücün kullanıldığı, adı demokrasi ama kendisi fiili bir monarşi olacak ‘Süper Başkanlık’ sisteminde, nasıl bir siyasal ve toplumsal yaşam olacaktır?

NE İSTİYORUZ?

Halk daha demokratik, daha özgür, hukukun işlediği, toplumsal uzlaşma ve barışın egemen olduğu, olgun ve tamamlayıcı bir siyasal rekabetin var olduğu, daha istikrarlı ve geleceğe güvenle bakan bir toplum istiyorsa, bu parlamenter sistemle daha mümkün. İstikrarla ve güçlü devletle süslenen Başkanlık’ta istenen; herkesin bir kişiye tabi olduğu, orta çağın krallık ya da padişahlık sistemidir. Her türlü yetki ve iradenin tek adama teslim edildiği karanlık bir kabus mu istiyoruz? Bir adım sonrası Türkiye’yi bölgelere ya da eyaletlere bölecek, Türkiye’nin dibine dinamit koyacak bir macera mı istiyoruz?


Beğendim
0
Sevdim
0
Beğenmedim
0
Üzgün
0
İnanılmaz
0

VİDEO

SON DAKİKA

ÇOK OKUNANLAR

© 2020 www.karadenizgazete.com.tr | Karadeniz Gazetesi bir Güçlü Ticari Ve Sınai Ürünler Pazarlama Ticaret Ve Sanayi Anonim Şirketi ‘dir.

Giriş Yap