Türkiye’de bitmek bilmeyen ekonomik krizin faturası her zaman gariban halka kesiliyor. Her geçen gün artan fiyatlar karşısında beli iyice bükülen ülkem insanı, ne yapacağını şaşırmış durumda. Ne alınan önlemler ne de maaş zamları aradaki uçurumu kapatmaya yetmiyor. Üretim desteklenmiyor. Üretici toprağını ekemiyor. Ekilmeyen toprak da mahsul vermeyeceğine göre tam dışa bağımlı bir ülke haline dönüyoruz. Çalıştıkları halde yettiremediğini söyleyen vatandaş ise, “Emekli olursak aç kalırız” diyor.

ÜLKENİN GELECEĞİ YOK

Ülkenin ekonomik anlamda bitip tükendiğini söyleyen Ayla Hanım, “Markettin iki üç bir şey alıyoruz en az yüz elli lira veriyoruz.  TÜİK de enflasyonu yüzde yetmiş üç açıklamış. Olur mu öyle saçmalık? Yüzde iki yüz zam var her şeye.  Şu an çalıştığım halde yettiremiyorum, emekli olursam aç kalırım. Allah herkese kolaylık versin” dedi. Ülkenin hiç iyi bir noktaya gitmediğini söyleyen ismini vermek istemeyen bir öğrenci, “Bu ülkenin bir geleceği yok. Doktor olmak istiyorum daha iyi şartlarda yaşamak için ama onlar da maddi zorluklar yaşıyorlar. Nereye kadar böyle gidecek bilmiyorum” şeklinde konuştu.

GELECEKTEN ENDİŞELİYİZ

Ülkede hiç kimsenin mutlu olmadığını söyleyen bir diğer vatandaş ise, “Ülkemin haline üzülüyorum. Çalışanlar bile yettiremiyor. Herkesin yaşam standardı yükseltilmeli. Bütün gençler aslında aynı şeyi istiyoruz, gelecekten endişe duymamalıyız. Önümüzdeki seçimde başa hangi parti gelirse gelsin gençlere yatırım yapmalı ve beyin göçüne dur demeli. Siyasilerin çıkıp, “Açlık yok” tarzı söylemlerine katılmıyorum. Geçmişe bakınca Türkiye’nin ekonomik anlamda daha da geriye gittiğini görüyoruz.  Keşke daha iyi, huzur içinde yaşasak. Tek temennim bu” ifadelerini kullandı.

HABER: EMİN SARAÇ

GÖRÜNTÜ: EROL TAŞKIN