Ölümünün üzerinden yıllar geçse de adı her küresel krizle birlikte yeniden dolaşıma giren gizemli bir figür… “Balkanların Nostradamus’u” olarak anılan Baba Vanga’nın 2026’ya dair olduğu öne sürülen kehanetleri, bugün yaşanan gelişmelerle ürkütücü biçimde örtüşüyor. Peki bu kehanetlerde asıl dikkat çeken detay ne?
Ölümünün üzerinden yaklaşık 30 yıl geçmiş olmasına rağmen, Bulgar mistik Baba Vanga’nın adı küresel krizlerin arttığı her dönemde yeniden gündeme geliyor. Takipçileri tarafından “Balkanların Nostradamus’u” olarak anılan Baba Vanga’nın, özellikle 2026 yılına ilişkin olduğu öne sürülen kehanetleri korku ve merak uyandırıyor.
TARİHİN EN ÖNEMLİ OLAYLARINI BİLDİ İDDİASI
Gerçek adı Vangelia Pandeva Gushterova olan Baba Vanga, yaşadığı dönemde yalnızca halk arasında değil, devlet liderleri nezdinde de büyük ilgi görmüştü. Sovyetler Birliği’nin eski lideri Leonid Brejnev’in dahi kendisine danıştığı iddia edilirken, destekçileri Vanga’nın Çernobil nükleer felaketini, Prenses Diana’nın ölümünü ve 11 Eylül 2001’de New York’ta gerçekleşen terör saldırılarını önceden bildiğini savunuyor.
ÖLÜMÜNDEN SONRA EFSANE BÜYÜMEYE DEVAM ETTİ
Baba Vanga’nın, 11 Ağustos 1996’da 85 yaşında, meme kanseriyle verdiği mücadele sonunda hayatını kaybedeceğini de önceden gördüğüne inanılıyor. Ölümünden sonra da efsanesi büyümeye devam etti. Bugün dahi dünyanın dört bir yanından gelen ziyaretçiler, Bulgaristan’daki Rupite köyünde, sönmüş bir yanardağ kraterine yakın konumlanan evini ziyaret ederek onun ruhunu hissetmeye çalışıyor.
Ziyaretçileri buraya çeken şey yalnızca batıl inanç değil; Baba Vanga’nın görünmeyeni algıladığı, insanların sıkıntılarını iyileştirebildiği ve geleceği sezebildiği yönündeki yaygın kanaat. Ancak dikkat çekici bir nokta var: Baba Vanga’nın kehanetlerine dair yıllara yayılan, doğrulanmış hiçbir yazılı kayıt bulunmuyor. Söylenenlerin büyük bölümü, ölümünden sonra derlenen anlatılara dayanıyor.
Yanlış çıkan tahminlerin zamanla unutulduğu, doğru olduğu iddia edilen kehanetlerin ise efsaneyi daha da beslediği belirtiliyor. Özellikle Rusya’da Baba Vanga’nın zamanla azize benzeri bir figür olarak görülmeye başlandığı da ifade ediliyor.
2026 KEHANETLERİ NEDEN BU KADAR KONUŞULUYOR?
Sky HISTORY başta olmak üzere birçok uluslararası platformda yer alan derlemelere göre, Baba Vanga’nın adı 2026 yılıyla bağlantılı olarak sık sık anılıyor. Bu kehanetlerin büyük bölümü kesin tarih ya da yer içermese de mevcut küresel gelişmelerle örtüştüğü iddiası nedeniyle dikkat çekiyor.
İNSANLIK UZAYLILARLA İLK TEMASI KURABİLİR Mİ?
2026 ile ilgili en çarpıcı ve en çok tartışılan iddia, insanlığın başka bir medeniyetle ilk teması kuracağı yönünde. Bazı anlatımlarda bu temas, Kasım 2026’da dünyaya yaklaşacak dev bir uzay aracı olarak tasvir ediliyor.
Bu iddialar, gökyüzünde olağandışı hareketlilik yaşandığına dair söylentilerle ve 3I/ATLAS gibi yıldızlararası cisimlere yönelik tartışmalarla da destekleniyor. UFO ve bilinmeyen hava olaylarına ilgi duyanlar için bu tür senaryolar, Baba Vanga kehanetlerinin en dikkat çekici başlıkları arasında yer alıyor.
DÜNYANIN YÜZDE 8’İ FELAKETLERLE SARSILABİLİR
Baba Vanga’ya atfedilen bir diğer yaygın iddia ise 2026 yılında dünya kara alanının yüzde 7 ila yüzde 8’inin büyük felaketlerle sarsılacağı yönünde. Bu felaketlerin arasında: Büyük depremler, şiddetli volkanik patlamalar ve aşırı hava olayları bulunuyor.
Vanga’nın kehanetleri genellikle yer ve tarih belirtmese de son yıllarda yaşanan Avrupa’daki rekor sıcak hava dalgaları, Avustralya ve Kanada’daki yıkıcı orman yangınları, Myanmar ve benzeri bölgelerdeki ölümcül depremler, bu iddiaların neden ciddiye alındığını açıklıyor.
2025 TAHMİNLERİ GERÇEKLEŞTİ Mİ?
Baba Vanga’nın 2025 yılı için öngördüğü iddiaların bir kısmının gerçekleştiği öne sürülüyor. Bunların başında Avrupa anakarasında artan çatışmalar geliyor. Vanga’ya göre bu çatışmalar, uzun vadede kıtanın nüfusunu ciddi şekilde azaltacaktı.
Son 12 ayda yaşananlara bakıldığında:
Rusya’nın NATO ülkelerine yönelik insansız hava aracı saldırıları,
Avrupa genelinde savunma bütçelerinin artırılması,
Almanya ve diğer büyük AB ülkelerinde zorunlu askerliğin yeniden gündeme gelmesi,
Avrupa’nın olası bir savaşa hazırlandığı yönündeki yorumları güçlendiriyor.
UYUYAN YANARDAĞLAR UYANIYOR
2025 için öne sürülen bir diğer kehanet de felaket niteliğinde doğal olaylardı. Bu kapsamda, Etiyopya’daki Hayli Gubbi Yanardağı’nın, yaklaşık 12 bin yıl süren sessizliğin ardından patlaması, dikkat çeken gelişmeler arasında yer aldı.
Buna ek olarak Baba Vanga’nın, büyük seller ve ABD’nin batı kıyısında yıkıcı bir deprem yaşanacağını öngördüğü, bu olayların kitlesel yer değiştirmelere ve can kayıplarına yol açacağı konusunda uyardığı iddia ediliyor. Nitekim eylül ayından bu yana Güneydoğu Asya’da yaşanan seller ve toprak kaymaları, 1750’den fazla insanın hayatını kaybetmesine neden oldu.
KÜRESEL ÇATIŞMALAR TIRMANACAK MI?
Baba Vanga’nın adı, zaman zaman III. Dünya Savaşı söylemleriyle birlikte anılıyor. 2025’te bu söylemler daha çok Doğu-Batı gerilimi ve “insanlığın çöküşü” teması etrafında şekillenmişti.
2026 için ise takipçileri, bu sürecin küresel ölçekte daha yaygın çatışmalara dönüşeceğini savunuyor. Rusya-Ukrayna savaşı, Tayland-Kamboçya hattındaki gerilim, Gazze ve Lübnan’daki kırılgan ateşkesler, bu iddiaların arka planında sıklıkla örnek gösteriliyor.
YAPAY ZEKA, EKONOMİ VE ETİK KRİZ
Baba Vanga’ya atfedilen kehanetler yalnızca felaketlerle sınırlı değil. Takipçilerine göre Vanga, yapay zekanın 2026 civarında kritik sektörlere hâkim olmaya başlayacağı konusunda da uyarılarda bulunuyor.
Bu sürecin; büyük çaplı iş kayıplarına, ciddi etik tartışmalara ve küresel ekonomide dalgalanmalara neden olabileceği öne sürülüyor. Ekonomik belirsizliklerin, siyasi çatışmalar ve doğal afetlerle birleşerek tedarik zincirlerinde ciddi kırılmalar yaratacağı iddia ediliyor.
TIPTA UMUT VEREN GELİŞMELER
Tüm bu karamsar senaryoların arasında, Baba Vanga’ya atfedilen olumlu kehanetler de bulunuyor. Bunların başında kanser teşhisinde büyük bir atılım geliyor. Takipçilerine göre 2026 yılı; çoklu kanser erken tanı (MCED) kan testlerinin, pilot uygulamalardan çıkıp en az bir ülkede ulusal tarama programına dönüşeceği yıl olabilir.
Bu testlerin özellikle pankreas ve yumurtalık kanseri gibi erken teşhisi zor türlerde hayat kurtarıcı olabileceği ifade ediliyor. Ancak yanlış pozitif sonuçlar, maliyetler ve kimlerin taranacağına dair etik tartışmaların da gündeme gelmesi bekleniyor.
UZUN VADELİ TAHMİNLER DÜŞÜNDÜRÜCÜ
Baba Vanga’nın daha uzun vadeli tahminleri arasında: 2028’de Venüs’ten enerji elde edilmesi ve 2046’da seri üretilen sentetik organların kullanıma girmesi yer alıyor. Bilim insanlarına göre bu hedeflere ulaşmak için altyapı çalışmalarının çok önceden başlaması gerekiyor ve 2026 yılı bu sürecin kritik aşamalarından biri olabilir.
Baba Vanga’ya atfedilen en uç kehanetlerden biri de dünyanın 5079 yılında sona ereceği yönündeki iddia. Bu tarih, onun kehanetlerinin ne kadar geniş bir zaman dilimini kapsadığını da gözler önüne seriyor.
Sky HISTORY’nin “What does Baba Vanga predict for 2026?” ile Metro.co.uk’un “Blind mystic Baba Vanga’s predictions for 2026” başlıklı haberlerinden derlenmiştir.