Hasan Aydın, 2001’de atandığı kurucu il başkanlığı, bir dönem yaptığı milletvekilliğinin yanı sıra 2013’te son olarak atandığı il başkanlığı dönemleri hakkında samimi açıklamalarda bulunurken, Giresun ve Giresunlular için hedeflerini KARADENİZ okurlarıyla paylaştı.

Sizi tüm Giresun tanıyor aslında. Yine de kendinizi okurlarımıza kısaca tanıtır mısınız? 1958 yılında Dereli ilçesine bağlı Eğrianbar köyünde doğmuşum. Asıl mesleğim öğretmenlik. Ancak 30 yıldır Giresun'da aktif ticaretle uğraşıyorum. Giresun ekonomisine ticari hayatımızla ciddi katkılarımız oluyor. Evli ve 4 çocuk babasıyım.

KURUCU İL BAŞKANIYIM

Uzun süredir Giresun siyasetinde aktif rol oynuyorsunuz. Bizlere siyasi hayatınızdan biraz bahseder misiniz? 1991 yılında aktif olarak siyasete başladım. 2001 yılına kadar Refah ve Fazilet partilerinde il yönetim kurulu üyeliği, il başkan yardımcılığı görevlerinde bulundum. Türkiye’de değişim ve dönüşümün temellerini atan AK Parti kurucu il başkanlığı görevi şahsıma layık görüldü. AK Parti Genel Merkezi tarafından 12 Ekim 2001 tarihinde AK Parti Giresun kurucu il başkanı olarak görevlendirildim. 9 ay şan ve şerefle il başkanlığı görevini yürüttüm. 2002 yılında AK Parti Giresun milletvekili seçildim ve 2007 yılına kadar Giresun ve Giresun halkı için, o dönemki milletvekillerimizle inanılmaz işlere imza attık. Milletvekilliği görevimiz sona erdikten sonra AK Parti’de çeşitli aktif görevlerde bulunduk. Şahsıma 2013 yılında yine il başkanlığı görevi layık görüldü ve 16 ay bu görevi şanla şerefle ve onurla yürüttüm.

TEK BAŞINA İKTİDAR

Türkiye’nin o yıllardaki durumunu hala iyi hatırlıyoruz. Böyle bir süreçte kurucu il başkanlığı döneminizden biraz bahseder misiniz? Ne gibi sıkıntılar, zorluklarla karşılaştınız? Tabii ki, üzerimize aldığımız görevin sorumluluğunu çok iyi biliyorduk. 2001 ortamında bazı çevrelerin partimizin kadrolarına olumsuz bakışlarının neler olduğunu tahmin edebiliyorduk. Az da olsa ilimizde bunun yansımalarını görüyorduk. İşimizin zor olduğunu, hatta ateşten bir gömlek giydiğimizi iyi biliyorduk. Ama her şeye ve zorluğa rağmen mutlaka başarmamız gerektiğine inanmıştık. Her şeye sıfırdan başlıyorduk. Fakat ilerleyen süreçte teşkilatların kurulması aşamasında hemşehrilerimizin ilgisini ve alakasını gördük. Bu da işimizi kolaylaştırdı. Kısa zamanda teşkilatlanmamızı bitirdik. Aynı şekilde ülke genelinde de teşkilatların oluşumu tamamlandı. Partimizin kuruluşu sırasında bize yol arkadaşlığı yapan kardeşlerime ve bize her zaman destek veren kadirşinas Giresunlu hemşehrilerime bir kez daha teşekkür ediyorum. Tüm kamu oyununda bildiği gibi milletimizin ilgisi ve alakası sandığa yansıdı.

Gurur Giresun’un

Aktif siyasette AK Parti’nin kuruluşunda ciddi emek ve katkılarınız var. Neden AK Parti? Neden kurucu il başkanlığı? Ülkemizin 2001 yılındaki şartlarını hepimiz biliyoruz. Türkiye o yıllarda ekonomik krizler, içte ve dışta ciddi sorunlar yaşıyordu. Türkiye’de bu süreç içerisinde yeni bir siyasi kurtarıcı rolü üstlenecek olan Sayın Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan önderliğinde siyasi akım doğdu. Hatırlanacağı gibi o yıllarda Sayın Cumhurbaşkanımız yeni akımın fitilini Giresun’umuzdan, Alucra’mızdan yakmıştı. Bu onur ve gurur Giresun’umuza nasip olmuştu. AK Parti bu şartlar içerisinde 14 Ağustos 2001 tarihinde Türk siyaset hayatına katıldı. AK Parti’yi kuran kadroyu ve liderimizi iyi tanıyorduk. Ülkemizin bu sıkıntılardan kurtulması gerektiğine ve bunun da AK Parti kadrolarıyla olacağına inandığımız için AK Parti kadrolarında yer aldık. Kurucu il başkanlığı konusuna gelirsek, şahsımın il başkanlığıyla ilgili herhangi bir çalışmam olmadı. Ancak beni tanıyan arkadaşlarım, benim ismim de uzlaşarak genel merkez görevlilerine tavsiyede bulunmuşlar. Genel merkezimiz, genel başkanımızın da onayıyla kurucu il başkanlığı görevi bana tevdi edildi.

Hep uyum içinde çalıştık

Kurucu il başkanlığının ardından 3 Kasım 2002’de yapılan seçimlerde Giresun milletvekili olarak seçildiniz ve TBMM’de görev yaptınız. Giresun’a önemli yatırımlar gelmesinde sizin de çok ciddi katkılarınız oldu. Milletvekilliği döneminizi değerlendirir misiniz? 9 ay kurucu il başkanlığı görevimi yürüttükten sonra milletvekili aday adayı olmak için bu görevimden istifa ettim. Genel merkezimiz bana ikinci sıradan milletvekili adaylığını layık gördü, halkımızın da teveccühüyle 22. dönem Giresun milletvekili olarak TBMM’de görev yaptım. Milletvekilliği dönemimde teşkilatlarımızla, diğer milletvekili arkadaşlarımızla uyum içerisinde çalışmaya özen gösterdim. Problemlerin çözümünün istişareden geçtiğini hiçbir zaman aklımdan çıkarmadım. Üzerimize aldığımız görevi yerine getirmek için birlik, beraberlik ve kardeşlik duyguları içerisinde canla başla çalıştık. Özelde ilimizin, genelde ülkemizin problemlerinin çözümlenmesi için her türlü gayreti, çabayı gösterdik. Milletvekilliği dönemimizde diğer milletvekili arkadaşlarımızla ve teşkilatlarımızla ilimizin kronikleşmiş birçok problemine çözüm ürettik. İlimize, insanımıza hizmet amacıyla birçok yatırımı gerçekleştirdik. Kısaca söylemem gerekirse milletvekilliği görevim boyunca o dönemki milletvekillerimizle Giresun’a kazandırdıklarımızı halkımız çok iyi biliyor. Giresun’da hayal olarak görülenleri gerçeğe dönüştürdük. Bunun mutluluğunu yaşıyorum.

Gelelim yeniden il başkanlığına atanmanız hususuna. 2013 yılında bir kez daha il başkanlığı görevi size tevdi edildi. Yeniden il başkanı olmak nasıl bir duygu? 21 Eylül 2013 tarihinde genel başkanımızın, genel merkez teşkilat başkanlığımızın talimatları doğrultusunda il başkanımız ve yönetimi, merkez ilçe, il kadın kolları, il gençlik kolları başkanı ve yönetimleri görevlerinden istifa ettiler. Yerel seçimlere 6 ay kala bu teşkilatlarımız neden istifa ettirildiler, bu konuyu benim değerlendirmem yanlış olur. Ama şu kadarını söyleyebilirim: Teşkilat işleyişinde zaman zaman böyle durumlarla karşılaşmak mümkün. Yapılan çalışmalar neticesinde genel merkez teşkilat başkanlığımızın önerisi ile Genel Başkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan şahsımı, il başkanı olarak görevlendirdi. İkinci kez bu görev bana layık görüldü. Bunun mutluluğunu ve onurunu yaşıyorum. Hiç zaman kaybetmeden geçmiş tecrübelerimizden de yararlanarak en kısa sürede teşkilatlarımızı oluşturduk. Arkadaşların bıraktığı yerden devam ettik. Teşkilatlar bazında eksiklikleri ve aksaklıkları tespit edip gerekli tedbirleri aldık. Teşkilatlar içerisinde uyumu, ahengi, birliği, beraberliği, kardeşliği pekiştirmek için gerekli çalışmaları yaptık. En önemli konulardan bir tanesi de il başkanının en önemli görevlerinden birisi ilimiz milletvekilleriyle uyum konusuna çok önem verdik. Teşkilat hiyerarşisi önemliydi. O zaman partimizde çok önemli konumda olan grup başkan vekilimiz Sayın Nurettin Canikli’nin ilimiz için bir değer, bir kazanım olduğunun bilinci içerisinde hareket etmemize inanıyorduk ve o şekilde de olumlu yönde çalışmalar yaptık. Aynı anlayışımız bakanlık döneminde de devam etti. Yerel seçim süreci başlamış, takvim hızla devam ediyordu. Yerel seçimler dolayısıyla boşalan teşkilatların yerine yenilerini göreve getirdik.

Doğru kararlar

AK Parti’de önümüzdeki seçim öncesi adeta aday adayı patlaması yaşandı. 52 aday adayı bulunuyor. Siz, milletvekilliği adaylığındaki şansınızı nasıl görüyorsunuz? Vekil seçilirseniz projeleriniz nelerdir? Bu konuda karar verici olmadığıma göre bir tespitte bulunmam doğru olmaz. Nihai kararı genel merkezimiz birçok kriteri dikkate alarak verecektir. İnşallah ilimiz ve ülkemiz için en isabetli, en doğru kararlar verilir. Burada şunu da belirtmek isterim ki, bu zamana kadar partimizin şahsıma verdiği görevleri yerine getirmek için siyasi görevimi birinci sıraya, ticareti ikinci sıraya koydum. Bu şekilde çalıştım. Hayırlısı ne ise o olur. Siyasette uzun yıllardır görev yapan, mecliste 5 yıllık milletvekilliği tecrübesi olan, ilimizin her yönüyle iyi tanıdığımı bilen birisi olarak milletvekilliğinde başarılı bir performans çizeceğime inanıyorum. Ayrıca yılların verdiği siyasi tecrübe, genel merkezimizle yaptığımız istişareler neticesinde almış olduğumuz bu karar, ayrıca şunu da belirtmem gerekir: Benim konumumda olan, yani kurucu il başkanlığı görevi yapıp, sonra milletvekilliği görevi yaparak, tekrar il başkanlığı yapan iki kişiyiz, 81 ilde iki kişi! Projeler konusuna gelirsek... 13 yılı aşkın süredir ülkemizi idare eden AK Parti hükümetleri ülkemiz genelinde çok önemli ve tarihi hizmetler gerçekleştirdi. Aynı hizmetler ilimizde de gerçekleşti. Önümüzdeki dönemde başta güney çevre yolu, Tirebolu-Torul-Erzincan demiryolu projesi olmak üzere şahsım tarafından iyi bildiğime inandığım, ilimizin geleceği ve daha ileri seviyelere ulaşması için önem arz eden projelerimiz de tek tek gerçekleşecektir.

Görev adamıyız

2007 yılında aday adayı olmanıza rağmen milletvekili olamadınız. Yine de AK Parti’de aktif olarak görev aldınız. 2013 yılında da yeniden il başkanı olarak atandınız. 2007-2013 yılları arasını biraz değerlendirir misiniz? Evet, genel merkezimiz o dönem hakkımızda bir karar aldı. Doğrusunu söylemek gerekirse her insan gibi ben de üzüntü yaşadım. Ancak şunu hep kendime telkin ettim: Hakkımızda hayırlı buymuş. Kesinlikle bir kırgınlık, küskünlük yaşamadım. Aksine partimizin yanında durmaya devam ettim. Bu konuda üzerime hangi görev düştüyse yerine getirmek için çabaladım, gayret ettim. AK Parti’de aktif olarak görev almaya devam ettim. 2011 seçimlerine kadar genel merkez teşkilat başkanlığına bağlı olarak Tokat il koordinatörlüğü görevini yürüttüm. Milletvekilliği görevimiz olmasa da AK Partimizde her zaman görev adamı olarak yer aldık.

Çabalar boşa çıktı

Yerel seçimlere 6 ay kala il başkanlığı görevine atanmanıza rağmen seçimlerden ciddi başarıyla çıktınız. 16 ilçenin 13’ünde belediye başkanlığını kazandınız, yine il genel meclisinde 40 üyeliğin 35’ini aldınız. Yine seçimlerde Giresun’daki oy oranınız yüzde 50, 80 ile Türkiye ortalamasının çok üstünde gerçekleşti. Ancak Giresun Belediyesi’ni kazanamadınız. Sizin merkezde seçimi kaybettiğinizi, bunun için başarısız olduğunuzu iddia edenler var. Bu hususta neler söylemek istersiniz? Hatta bazı çevreler yerel seçimlerden sonra görevden alınacağımızı uzun süre gündemde tuttular. Ama çabaları boşa çıktı. Doğrusunu genel merkez en iyi şekilde biliyordu. Şöyle ki; il başkanlığı görevi şahsıma verildiğinde Giresun merkez için arkasında yüzde 70 kamuoyu desteği olan bir belediye başkanı olduğu, işimizin kolay olmadığı bana söylenmişti. Bir de biz merkezde seçimi 2009 yılında kaybettik, 2014 yılında kazanamadık. Bu ayrımı iyi yapmak gerekir. Bir başka husus da, kaybettiğimiz bir seçimi kazanmak için, seçim gününden itibaren çalışmaya başlamanız gerekir.