Ankara Arena Spor Salonu'nda yaklaşık 15 bin kişinin katılımıyla gerçekleştirilen programda konuşan Davutoğlu'nun ilk hedefi CHP lideriydi. Başbakan, Kılıçdaroğlu'nun kazandığı tek seçimin parti içindeki ön seçim olduğunu ifade etti. Kılıçdaroğlu'nun en büyük hedefinin yüzde 35 oy almak olduğunu belirten Davutoğlu, bu hedefi eleştirdi ve CHP'nin yüzde 35'i de asla alamayacağını savundu. Başbakan, "Kılıçdaroğlu'nun babayiğitliği nereye kadar biliyor musunuz, yüzde 35'e kadar. Ben ise sizin bir neferiniz olarak, yüzde 35'i burada telaffuz etmektense bu görevi bırakırdım. Yüzde 55 desem, yüzde 45'in gönlüne giremem anlamına gelir. Bizim hedefimiz açıktır, 77 milyonun gönlüne girmek" diye konuştu. CHP'nin televizyonda dönen seçim reklamını da eleştiren Ahmet Davutoğlu, "Kılıçdaroğlu konuşacak sözü olmadığı için alkışlıyor ama bizim konuşacak sözümüz var" dedi.

PAPA'YA TEPKİ

Tarihi olayları tahrif etme sırasına Papa Francis'in de girdiğini söyleyen Başbakan Davutoğlu, "Papa'ya tekrar sesleniyorum. Katolik dünyasının engizisyon mahkemesiyle ispanya'dan kaçanlar, bizim adalet düzenimizde huzur buldular. Tarihi olayları konuşmaya hazırız. Ama tarih üzerinden milletimize hakaret ettirmeyiz. Tarihi olaylar üzerinden Türkiye'ye şantaj yapılmasına izin vermeyiz" dedi.

SEÇİM BEYANNAMESİ

Davutoğlu, konuşmasının sonunda 100 maddelik 'Yeni Türkiye Sözleşmesi' başlıklı seçim beyannamesini okudu. Başbakan, beyannameyi okumaya besmele ile başladı. İşte öne çıkan başlıklar:

- İnsana hitap etmeyen hiçbir siyasal düzen kalıcı değildir. Türkiye Cumhuriyeti'nin en temel ilkesi insan onurunun korunmasıdır.

İnsan onurunu zedeleyen hiçbir politika ve uygulama meşru görülemez ve gösterilemez. İnsan onuru hiçbir kurum tarafından tahkir edilemez, nefret söylemine muhatap kılınamaz.

- Ülkemiz sivil bir anayasa ile yönetilmeli. Yeni anayasal düzenin odağında insan hak ve özgürlükleri vardır

- Özgürlük ve güvenlik kavramları karşıt değil tamamlayıcıdır.

- TBMM'nin 7 haziran seçimleri sonrası ilk amacı yeni anayasayı yazmak olacaktır.

- Denetlenmeyen hiçbir güç kalmayacaktır.

- Yargı kararları demokratik hukuk kuralları içinde denetime açık olacak.

- İdari yapının başkanlık sistemi çerçevesinde yeninden düzenlenmesini gerekli görüyoruz.

- Bürokraside hiçbir yatay yada paralel örgütlenmeye izin verilemez.

- Temel hedefimiz insan odaklı kalkınmadır.