"Hak merkezli düşünmek" başlığıyla yayımlanan yazıda Dilipak, siyasette kulanılan dil ve söylemlere dikkat çekerek "Onları meydan okuyarak, tehdit ederek, karşı tarafın yanlışlarını anlatarak, geçmişte yaptıklarını anlatarak buraya geldiniz. Bunları tekrar tekrar anlatarak varacağınız yer daha farklı olmayacak." diye yazdı.

"SEÇMENİ İKNA ETMENİZ GEREK"

Dilipak seçim sonuçlarını vurgulayarak "Bu durumda, ya sandığa gitmeyenleri ikna etmeniz gerek; ki, onların kim olduklarını tam olarak bilmiyoruz. Sandığa giderse kime oy vereceği de belli olmaz. Bir şekilde tercihini belli edenlerin dağılımı da sandık sonuçlarına yansımış durumda. Eğer bunları ikna edip yanınıza alamazsanız, bu sonuç değişmeyecek." dedi. 

"SEÇMENİ DE DİNLEMEK GEREKİYOR"

"Aslında kendimizi anlatmak kadar, seçmeni dinlemek de gerekiyor." diyen Dilipak "Eğer toplum sizi istemiyorsa yapacak bir şey yok. Tehdit ederek ya da zorla işbaşında kalamazsınız. İnsanlar farklı bir inanç ve dünya görüşündense de onları ikna edemeyebilirsiniz. Onlar da size oy vermeyebilir." ifadelerini kullandı. 

"SİYASET EŞ DOST AKRABA İLE YAPILMAZ"

Peygamberlerden örnekler veren Dilipak "Siyaset aile eş-dostla yapılacak bir şey değil. Saltanat her zaman felaket getirdi. Kısa süreli başarılı dönemler olsa da arkasından felaket geldi. Kardeş katillerine kadar gitti iş.(...)Siyaset her yerde her zaman genellikle üretilen mefahirlerin gölgesinde saklanan trajedilerle ve ihanetlerle doludur.. Siyaset muhterislerin kolaylıkla düştükleri bir “Bal tuzağı”dır aslında . " diye yazdı.