Bakan Işık, açılışta yaptığı konuşmada Türkiye’de gerçekleşen yüzde 17’lik büyümenin Avrupa’nın hayal edemediği bir büyüme olduğunu belirterek, “Otomotiv sektöründe yüzde 17’lik büyüme Avrupa’nın hayal edemediği bir büyüme. Dolayısıyla rakamlara değer yüklerken realist olmalıyız. Türkiye güçlü, dinamik bir ülke. Bir ülke düşünün etrafında yaşanan bütün olumsuzluklara rağmen emin adımlarla yoluna devam ediyor. Böyle bir ülke de otomotiv sektörü yüzde 17 büyüyor. Bunlar küçümsenecek rakamlar değil. Ama bir rakama daha dikkat etmek lazım, Türkiye'de cari fazlalığı sağlayan otomotiv yan sanayidir. Türkiye eğer her 100 aracın 78-79’unu ithal etmeye devam edecekse, yan sanayinin ürettiği cari fazlayı finanse etmek anlamına geliyor. Burada dikkatli olmalıyız. Türkiye’nin eski araç stokunu biliyoruz. 2008’de hurda teşviki getirdik ve piyasayı ivmelendirdik. Her 100 aracın 79’unu ithal eden bir ülkede cari açığı yok sayıp, hurda teşvikini düzeltin demek realist değil” dedi.

Bakan Işık, Türkiye’nin kendi markasını üretmesi gerektiğini belirterek, “Arzumuz şu; Türkiye kendi markasını üretmelidir. Tofaş bir Türk markasıdır, her türlü desteği veririz. Renault Türkiye’de üretim yaptıkça Türk markasıdır. Toyota yerli üretim yapıyor, Hyundai ve Honda’yı destekliyoruz. Türkiye’de üretim yapan firmaları Türk firması olarak görüyoruz. Ama son kararların başka merkezlerde verildiği yerlerde yan sanayi tedarikçi olma ötesine geçemiyor. Ne zaman Türk otomotiv yan sanayi stratejik olursa verginin paradigma değişikliğini konuşuruz. Otomotiv ve teknolojide baş döndürücü bir değişim var. Bu yaşam tarzımızı değiştirdi. İnsanların birbiriyle iletişiminde bile ciddi bir değişiklik var. Böyle bir çağda teknoloji tüketen değil de üreten bir ülke olmamızı gerektiriyor” diye konuştu.