İsrail’de aylardır yoğun protesto gösterilerine neden olan tartışmalı yargı reformu, muhalefetin boykot etmesi dolayısıyla sadece koalisyonun 64 “Evet” oyuyla kabul edildi.

Başta ABD ve Almanya’nın itirazlarını dile getirdiği reformu protesto etmek isteyenler, yaklaşık 6 aydır sokaklarda büyük gösteriler düzenliyordu. Nitekim oylama sırasında da gösteriler sürerken, binaya girişleri engelleyen 19 kişinin gözaltına alındığı belirtiliyor. Gösterilerin, reformun kabul edilmesinin ardından şiddetlenmesi bekleniyor. Nitekim bazı sendikalar da, grev çağrısında bulunmuştu.

Gösterilere destek veren muhalefet partileri ise, görüşmenin ardından oylamayı terk etti. Kalp pili takıldığı için Türkiye ziyaretini ertelediği bildirilen Başbakan Binyamin Netanyahu’nun ise, oylama öncesi parlamentoya gelmesi dikkat çekti.

Biden uyarmıştı

Netanyahu, yargı reformunun parlamentoda kabul edilmesini sağlayarak, ABD başta olmak üzere pek çok Batılı ülkeyi karşısına almış oldu. Nitekim ABD Başkanı Joe Biden, İsrail parlamentosuna sunulan tartışmalı yargı reformunu erteleme çağrısında bulunmuştu. Biden, “Axios” haber sitesinde yayınlanan açıklamasında, “İsrail’in ABD’deki dostlarının perspektifinden bakıldığında mevcut yargı reformu daha az değil daha da bölücü hale geliyor” ifadelerini kullanmıştı. Dün Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Konseyi’nden yapılan açıklamada da yasa tasarısının onaylanması “talihsizlik” olarak nitelendirilirken, “İsrailli liderleri siyasi diyalog yoluyla fikir birliğine dayalı bir yaklaşım için çalışmaya çağırıyoruz” dedi.
Almanya Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock da, İsraill mevkidaşıyla yaptığı görüşmede, bağımsız yargıçların önemine işaret etti, her demokraside bağımsız yargı ve güçler ayrılığına özel gösterilmesi gerektiğini belirtti.

Daha önce yasanın değiştirilmesi için çalışma yürüten Devlet Başkanı Isaac Herzog da, bu konuya dikkat çekmiş ve ülkenin tehlikede olduğuna dikkat çekmişti. Herzog, Washington ziyaretinden dönüşünde de Netahyahu’ya gitmiş ve bir uzlaşma bulunmasına çalışmıştı.

Tasarıda neler var?

Başbakan Binyamin Netanyahu liderliğindeki hükümetin hazırladığı yasa tasarısı, yargıçların yetkilerini kısıtlıyor. Tasarı, Yüksek Mahkeme yargıçlarının, bakan ataması gibi hükümet kararlarını “makul olmadığı” gerekçesiyle iptal etme yetkisini sınırlandırırken, aşırı sağcı ve ultra ortodoks partilerin içinde yer aldığı hükümetin yargıç atamalarında daha fazla söz sahibi olmasını öngörüyor. Hükümet, tasarının seçimle gelmemiş olan yargıçların yetkilerini aşmasını önleyeceği ve kuvvetler arasında daha iyi bir denge sağlayacağını iddia ederken, muhalefet ise, yolsuzluğu teşvik edeceği ve yüksek devlet kademelerinde keyfi atamaların önünü açacağı gerekçesiyle itiraz ediyor.