Dışişleri Bakanlığından yapılan yazılı açıklamaya göre, Kenani, ABD'nin İran İstihbarat Bakanlığına yönelik daha önceki "yasa dışı yaptırımları" gibi bu yaptırımların da Tahran'ın kararlılığında bir değişiklik yapmayacağını belirtti.

Arnavutluk'un İran ile diplomatik ilişkilerini kesmesiyle sonuçlanan Tahran'a yönelik "siber saldırı" suçlamalarının arkasında da ABD'nin olduğunu ileri süren Kenani, Washington yönetiminin İran İstihbarat Bakanlığı ve İstihbarat Bakanı'na bu derece hızlı yaptırım uygulamasının da bunu gösterdiğini savundu. Kenani, Tiran yönetiminin ise bu senaryonun kurbanı olduğunu iddia etti.

Kenani, ABD'nin uzun yıllardır İran'ın terör örgütü olarak gördüğü Halkın Mücahitleri Ordusu'na ev sahipliği yapması için Arnavutluk hükümetine dayatmada bulunduğunu ve onları eğittiğini öne sürerek, "ABD'nin araçları, İran hükümetine ve halkına karşı terör eylemleri, siber saldırılar ve psikolojik savaşlar gerçekleştirilmesinde rol oynamıştır." ifadelerini kullandı.

Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü ayrıca, İran halkının haklarını korumak ve bu komplolara karşı kendini savunmak için Tahran'ın uluslararası hukuk çerçevesinde tüm imkanlarını kullanacağını kaydetti.

Arnavutluk makamları, temmuz ayında ülkenin yurt dışından senkronize edildiğinden ve gerçekleştirildiğinden şüphelenilen büyük bir siber saldırıya maruz kaldığını açıklamıştı.

Arnavutluk, dijital altyapılarına gerçekleştirilen siber saldırı eylemine cevap olarak 7 Eylül'de İran ile diplomatik ilişkilerin kesilmesine karar verildiğini bildirmişti.

ABD Ulusal Güvenlik Konseyi ve İngiltere Dışişleri Bakanlığı da bu kararın ardından Arnavutluk'a yönelik siber saldırı nedeniyle İran'ı kınayan açıklamalar yapmıştı.

Washington yönetimi, ABD ve müttefiklerine karşı siber faaliyetlerde bulundukları gerekçesiyle 9 Eylül'de İran İstihbarat Bakanlığı ile Bakan İsmail Hatib hakkında yaptırım kararı almıştı.