Rahmetli babam Hüseyin Çamaltı Terziydi. 1950’li yıllarda başladığı mesleğini vefat ettiği 2019 yılına kadar sürdürmüş Bulancak’ın en eski esnaflarındandı. Allah rahmet eylesin…  1950’li yıllarda ilk dükkanını Ustası ve dayısından emanet aldığı eski bir dikiş makinesi, bir makas ve kömürlü ütüyle açmış. O yıllarda Karayolu yok ve tek ulaşım yolu deniz yolu. Birkaç haftada bir gelen İstanbul vapuru yük, ticari mallar ve yolcu taşımacılığı yapıyor. İşte rahmetli babam İstanbul’a verdiği yeni dikiş makinesi siparişini bu gemiyle 6 ay sonra ancak getirtebiliyor. Bulancak İskelesine her yaklaşan gemiyi merakla ve sabırla beklediklerini ve 6 ay sonrasında dikiş makinesine kavuştuğunu ve o zaman dükkanının tam olduğunu heyecanla anlatırdı hep…

Bu hikayeyi niye anlattım! Doğu Karadeniz bölgesinin ulaşımda yıllarca tek atardamarı olan ilk karayolu 1960 yılında yapıldı. Öncesinde bırakın İstanbul’u, Ankara’yı, Ordu’ya Giresun’a bile gitmek büyük olay. Başka şehirlere seyahat günler süren bir çile. Ticari malların gelişi ya da gönderilişi aylar süren büyük bir macera. İşte böyle bir ortamda ekonomi ne kadar gelişebilirdi. Ulaşımın olmadığı ya da sınırlı olduğu bu yıllar bölge ekonomisinin en zayıf olduğu yıllardı diyebiliriz. Bölgenin en önemli ekonomik ürünü olan fındığın Almanya’ya ilk ihracatı da 1907 yılında Giresun’dan deniz yoluyla Bulancaklı bir girişimci olan Mustafa Özcan tarafından gerçekleştirilmiş.

Yani 1960 yılında Karayolu gelene kadar bölgenin ekonomisi kısıtlı ulaşım koşulları ve dar imkanlar sebebiyle yok denecek kadar kötüydü diyebiliriz. 1960 yılında sahil yolu, 2000’li yılların başında Karadeniz Duble Sahil yolunun hizmete girmesiyle bölge ekonomisi büyük farklılıklara ve imkanlara kavuşmuş, Ordu-Giresun havaalanının açılmasıyla da alternatiflerini artırmıştır. Günümüzde bu anlamda geniş ulaşım imkanlarına kavuşan bölge ekonomik olarak da büyük refaha ve imkanlara kavuşmuştur. Ancak bu süreçte deniz yolu kullanımı düşmüş ve demiryolu imkanı da hiç gelmemiştir. Bu da ticarette ekonomik imkanları hala kısıtlamaktadır. Deniz yolunun daha aktif kullanılması ve sahilden gelecek demiryolu hattı bölgenin ekonomik gelişmesine büyük katkı yapacak ve yeni imkanlar sunacaktır.

Bu konuda bir diğer beklenti ve gelişme de Giresun Güney Çevre yoludur. Sürekli artan araç sayısı ve trafik yoğunluğu mevcut yolları artık yetersiz kılıyor. Uluslararası bir hatta yer alan Karadeniz Sahil yolunun bu yoğunluğu ticareti ve ulaşımı artık kısıtlıyor ve karşılayamıyor. Zaman ve ekonomik kayıplar söz konusu. Üstelik bu yoğunluk sahilde yoğunlaşan şehir geçişlerinde daha da arttığı için hem trafiği hem de geçtiği şehri rahatsız etmeye başladı. Ticaretin ve ekonominin giderek arttığı/yoğunlaştığı bölgede şehirleri daha da sıkışık bir hale getirmektedir.

Bu konuda önemli bir tespit yapan Giresun Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Çakırmelikoğlu, Güney Çevre Yolu Projesi’nin Giresun’un ticari geleceğine önemli kazanımlar sağlayacağını belirterek, bu proje ile Giresun merkez ilçe başta olmak üzere bağlantılı yerleşim yerlerinin yeni ve planlı ticari alanlar kazanacağına dikkat çekti. Giresun merkez ilçenin dar bir alanda yaşam koşullarını sınırlayan coğrafi şartlarına Giresun Güney Çevre Yolu’nun çözüm üretebileceğini ifade eden Çakırmelikoğlu; “ Giresun merkez ilçeyi 5 km. derinlik ile geçmesi planlanan Güney Çevre Yolu’nun, küçük sanayi siteleri, mobilya, beyaz eşya, kuru gıda ve inşaat malzemeleri sektörlerinde modern alanların oluşmasına katkı sağlayacağı bir gerçektir. Buna yönelik yerel idareler başta olmak üzere ilgili meslek odalarının projeleri mevcuttur. Bu bakımdan öncelikle Giresun Güney Çevre Yolu’nun 2021 yatırım programına alınması ve akabinde ticari sitelerin planlı bir şekilde hayata geçirilmesinin çalışması yapılmalıdır. Giresun’un öncelikleri; günün taleplerine cevap veremeyecek duruma gelen küçük sanayi sitelerine lojistik ikmal sahaları oluşturmak olmalıdır” diyor.

Burada lojistik vurgusu önemli! Ulaşım yollarının çeşitliliği kadar sağlayacağı lojistik, destek ve depolama imkanları da ekonomiyi canlandıracak/destekleyecek imkanlardır.   Yani lafın özü ulaşım demek ekonomi ve kalkınma demek.  Giresun Güney Çevre yolu ve sahilden geçecek olası bir demiryolu hattı bölge ekonomisini canlandıracak hatta uçuracak gelişmelerdir…