Vatan sevgisi, sevgilerin en büyüğüdür.

Paha biçilemez, hiçbir şeyle ölçülemez, yerine başka sevgiler ikame edilemez. Saf, katıksız ve samimidir vatan sevgisi. Kime  sorarsan sor herkes vatanını sevdiğini söyler. Ama nasıl? Bu sevginin mahiyetini açıklamaya iş geldiği zaman verilen cevaplar eften püften şeylerdir. Lafta kimse mangalda kül bırakmaz ama fiili olarak insanlara harekete geçmeyi önersen ve "vatan için gel bir şeyler yapalım" dersen o zaman bir anda suratlar asılır. Manasız manasız baka dururlar sana...

Demek ki, vatan sevgisi başka bir şey, vatanı bir başka türlü sevmek gerekiyor. Vatan sevgisi; ona özel bir değer vermek, onu özel bir yerde konumlandırmaktır. O’nun için kararlı ve cesur bir duruştur. Geçmişe saygı, geleceğe ise inançlı bir güvendir. Geçmiş ve geleceğin arasındaki bugünde ise anlamak, sahip çıkmak, sorumlu hissetmek, korumak ve yüceltmektir. Vatan öylesi de olur böylesi de olur, kazansak da olur kaybetsek de olur diyerek sevilmez, vatan kerhen sevilmez. Vatan ruhla, bedenle, akılla, yürekle, bilekle, tepeden tırnağa insanı insan yapan her şey ile her hücre ile sevilir. Vatan tektir, birdir, vazgeçilmezdir, taviz verilmezdir,  hiçbir  şeyle kıyaslanamaz, yerine hiçbir şey konulamaz. Ve gerektiğinde vatan için can verilip şehit olunur.

Maldan mülkten, paradan puldan, candan canandan her şeyden geçilir; vatandan geçilmez. Çünkü vatanın içinde hayatınız,  sevdikleriniz, milletiniz, atalarınız, tarihiniz, geçmişiniz, geleceğiniz, namusunuz, onurunuz, refahınız, mutluluğunuz, huzurunuz,  hayalleriniz kısacası yaşama, insana ve ulusa dair ne varsa hepsi vardır. Bütün bunların bir anlamı olabilmesi için, önce bunları özgürce var edecek bir vatan gerekir. Vatan sevgisi sevgi kelimesinin sınırlarını öylesine zorlar ki, o sevginin içini ruhla, kararlılıkla, inançla, özveriyle, eylemle beslemezseniz, sevginizin vatana bir faydası olmaz, o sevgi ancak egonuzu tatmin etmeye yeter, çoğumuzun yaptığı gibi...

Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk, 'Vatan sevgisi ona hizmetle ölçülür’ diyerek bu konunun da ölçüsünü  çizmiştir. Bence bugünün şartları gereği hepimizin bu ölçüye göre kendi samimiyetini değerlendirmesi ve vicdanı ile bir hesaba girmesi gerekir. Çoğumuzun iyi niyetinden şüphem yok, ama bugünkü şartlarda sonucu etkileyemediğimiz, iyi seçemediğimiz sürece sadece iyi niyet yetmiyor. Gerçek iman, konuşulacak değil yaşanacak bir şeydir. Gerçek vatan sevgisi de sorumluluk almaktır, üretmektir, çalışmaktır, gerçekleştirmektir, başarmaktır, elini taşını altına korkmadan, kaçmadan koymaktır ve de bütün bunları namuslu, dürüst, ahlaklı, sorumlu bireyler olarak yapmaktır.