Trabzonspor’da futbol şubesi ile basketbol şubesi üvey evlat gibi kavgaya tutuştular. Ortada olmayanları paylaşmak için futbol takım yönetimi, basketbol’dan alacağı 13 milyon tutarında ki meblağ için mahkemeye başvurmuş. Yönetici demek yöneten demek. İdareci demek idare eden demektir. Fakat bu yöneticiler kendilerini bulunmayan hint kumaşı zannediyor.

İÇİNE KAPANMIŞ!

Basketbol şubesi kendi içine ka- panmış üye bile Kabul etmiyor. Ben bir basketbolcu ve teknik adam olarak bunu doğru bulmuyorum. Üye olmak isteyeni üye yapmalıdırlar. Futbol şubesine gelince burada da durum farklı değil. Babadan oğula, oğuldan yeğene yöneticilik devam ediyor.

Kulüp çalışanları her yönetim değiştiğinde benim adamım, benim torunum, benim çocuğum gibi orada
da aynı rahatsızlık var.

‘YEN KIRILIR, KOL İÇİNDE KALIR!’

İşte bu menfaat yanlı düşünceler Trabzonspor’umuza zarar veriyor. Yönetim şeffaf olmalıdır. Mesela kim ne kadar maaş alıyor, görevi nedir açıklanmalıdır.

Trabzonspor futbol, Trabzonspor basketbolu mahkemeye vererek, M. Ali Yılmaz tesislerindeki eşyalarını poşetlere doldurulup kapı önüne atılarak bu işler düzelmez. Böyle kamu önünde hesaplaşılmamalı. Oturup konuşma ile halledilmelidir. Trabzonspor taraftarı bunu hak etmiyor.