Merhaba sevgili okurlarım, bugün sizlerle günden güne cümlelerimizde kullanım sıklığını arttıran ‘sınır’ kavramı hakkında konuşmak istiyorum.

Kişisel sınırlar, başkaları tarafından manipüle edilmek, kullanılmak veya ihlal edilmekten korunmak için oluşturulan fiziksel, duygusal ve zihinsel sınırlardır.

Bireyin sağlıklı bir benlik kavramını ya da kendi imajını korumak için kişisel sınırlarını belirlemesi ve öğrenmesi gerekmektedir.

Kişisel sınırları belirlemek, dürüstlüğünüzü korumak, kim olduğunuzun sorumluluğunu almak ve hayatınızı kontrol altına almakta size yardımcı olacaktır.

Kişisel sınırlar; inançlar, değerler, aile, çevre etkisi, geçmiş deneyimler, fikirler, tutumlar ve sosyal öğrenme ile biçimlenebilir.

Kişide sınırların olmaması veya çok az olması durumunda, kişinin kendisine yapılanlar ve kendisinden istenenler üzerinde ve aynı zamanda da kendisinin başkalarından talepleri veya davranışları üzerinde kontrolünü kaybetmesine sebep olur.

Bu tarz sorunlar yaşayan bireylerde sınırlar iç içe geçmiştir. Başkaları ile fazlaca özdeşleşir, duygularını ve kişisel bilgilerini başkalarına kolayca açabilir. Kolaylıkla manipüle ve suistimal edilebilir, çok çabuk bağlanırlar. Dürtüsel hareket eder, insanlara hayır diyemezler. Ancak hayır demeyi öğrenmek gerekir.

Çoğu insan, çevresindekileri eğlendirmek ve herkesin istediğini yapmaya çalışarak kendini sıklıkla dezavantajlı konuma düşürür. Bencil olmaktan korkulduğu için kişisel ihtiyaçları arka plana atıp kendisine hiçbir şekilde yararı olmayan şeyleri yapmayı kabul edebilir.

Aslında, sağlıklı kişisel sınırlara sahip olmak için belirli bir miktar “bencillik” gereklidir.

Sınırlarını tam olarak oluşturamamış veya sınırları geçirgen olan insanlar; kendilerinden emin değildir. Sınırlar, sağlıklı bir şekilde olmadığından etkisizdir. Çünkü yanlış davranışlar son bulmaz, kabul edilebilir davranışlar başlatılamaz, öğrenme sağlanamaz.

Bunun tam aksi durumunda yani sınırları katı olan insanlar da ise sağlıklı ilişkiler kurmakta, yardım istemekte, duygularını düzenlemekte zorlanırlar. Patlayacak gibi hissedene ya da uzun süreli olumsuz duygusal durumlar deneyimleyene kadar duygularını saklarlar.

Her bireyin kendi tercihleri ve kendine özgü zorlukları vardır. İşte bu nokta da kişisel sınırlar; başkalarına nereye adım atabileceklerini ve nereye adım atamayacaklarını bildirir. Sınırlar her zaman açılır ve kapanır, genişler ve daralır, sadece insanlara bu durumla ilgili bilgi vermek gerekir.

Bütün bunlar aynı zamanda diğer insanların kişisel sınırlarını kabullenmek ve bu sınırların bilincinde olmak için bir hatırlatıcıdır. Özellikle partnerler fiziksel, duygusal ve cinsel alanlar dahil olmak üzere birbirlerinin en mahrem alanlarında ikamet ettikleri için bu konu özellikle onlar için çok daha fazla önem arz eder.

Unutulmaması gerken bir şey var ki; kendiniz pahasına başkalarını memnun etmeye çalışarak, hiç kimseye bir iyilik yapmazsınız.

Soru ve görüşleriniz için benimle iletişime geçebilirsiniz.