SON DAKİKA
SON DAKİKA


Gecikmiş Veda
21.02.2023

Herkese merhaba sevgili Karadeniz okurları. Bugün sizlerle yas kavramı hakkında konuşacağım.

Her birey hayatı boyunca kayıplarla karşılaşır çünkü hayatın kaçınılmaz gerçeğidir ölüm. Farklı yaşlarda, farklı çevrelerde, farklı biçimlerde gelir yüz yüze. Bireyler; yakınlarını, ailesini, dostlarını belki de sadece uzaktan tanıdığı birilerini kaybeder ve bu kayıpların üstesinden gelmeye çalışır. Sevilen birini kaybetmek kayıp yaşayan tüm bireyler için acı verici ve zorlayıcı bir deneyimdir. Bireylerin kayıp karşısında verdiği ilk tepkiler doğal bir tepki olduğu için hastalık olarak nitelendirilmemektedir ve normal karşılanmaktadır.

Kayıpların ardından ise bireylerde yas süreci ortaya çıkabilmekte ve yas bireyleri faklı şekillerde etkileyebilmektedir. Yas kavramını şöyle açıklayabiliriz; sevilen birinin ölümünden sonra kayıp yaşayan bireyler tarafından gösterilen fiziksel, duygusal, bilişsel ve davranışsal tepkiler olarak nitelendirilir. Yas kişiye özgü bir durum olup cinsiyet, kültür ve daha önceki yas deneyimine bağlı olarak her birey tarafından özgün bir biçimde deneyimlenir çünkü her birey birbirinden farklıdır benzersizdir. Bu nedenle bireylerin kayıplar karşısında verdiği tepkiler de tepkilerinin boyutu da değişiklik gösterebilir.

Normal yas tepkileri kaybın yaşanmasıyla eş zamanlı olarak ortaya çıkar. Bu sebeple bireylerin yaşadığı kaybın ardından ortaya çıkan keder, üzüntü, öfke gibi duygularının normal olduğunun fakında olması ve duygularını kabullenmesi yas sürecini doğru yönetmesini ve bu durumla baş etmesini de kolaylaştıracaktır.

Elisabeth Kübler – Ross yas sürecini benlik kaybına uyum sağlama evresi olarak beş aşamalı bir yas süreci modeli tasarlamıştır.

İnkâr: Yas tutmanın ilk aşamasıdır. Hayat anlamsız hale gelir, şok ve inkâr başlar. İnkâr, benliğe acı verici olan durumdan kaçınmak için bilinçdışı kullanılan kaçınma durumudur.

Öfke: Bireyin kontrol edemediği duyguları başkalarını suçlayarak, saldırgan davranış göstererek hislerini kontrol altına alma girişiminde bulunma durumudur. Bu aşamada birey, beklenilen tepkiyi vermeme, geçerliliği kanıtlanmamış tedavi yöntemlerine yönelme davranışı gösterebilir.

Pazarlık etme: Bu aşamada birey anlaşmalar yaparak gerçeği değiştirme çabasına girebilir. Bu durum kabullenmenin başladığını göstermektedir.

Depresyon: Bu aşama, kaybı yaşamanın acısını ve verdiği sıkıntıları içermektedir. Farkındalık düzeyi arttıkça yas düzelmeye başlar.

Kabullenme: Ölüme ilişkin duyguların çözümlendiği aşamadır. Gerçeğin kabullenildiği, oluruna bırakıldığı, yeni yaşam sürecine uyum sağlanmaya başlanıldığı aşamadır.

Yas sürecinde bireyin kayba karşı çözülmeyen duygularının çözülmesi ve kişinin baş etme becerilerini arttırmak ve normal rutin hayatını sağlıklı bir şekilde sürdürmesini sağlamak önemlidir. Eğer kayıp birey için duygusal olarak yıkıcı özellikte ise başlangıçta başka seçeneklerinin olmadığını ve ne yapacağını ya da yardım için nereye gideceğini bilemediğini düşünebilirler. Bu durumda, kayıp yaşayan bireylere mevcut potansiyellerini fark etmelerini sağlamak gerekebilir.

Kişinin hayatına devam edebilmesi için yasın tamamlanabilmesi oldukça önemlidir. Bireyin yasını yaşamasına izin vermesi, duygularının farkında olması ve yasa ilişkin tüm davranışları kabul etmesinin sürecin önemli bir parçası olduğu unutulmamalıdır. İhtiyaç duyduğu zaman profesyonel yardım almanın normal olduğunu ayrıca yakınlarından destek almanın önem arz ettiğinin de farkında olması bireyin süreci sağlıklı bir şekilde yürütebilmesini sağlayabilmektedir.

Merak ettikleriniz, soru ve görüşleriniz için benimle iletişime geçmeyi unutmayın.

© 2020 www.karadenizgazete.com.tr | Karadeniz Gazetesi bir Güçlü Ticari Ve Sınai Ürünler Pazarlama Ticaret Ve Sanayi Anonim Şirketi ‘dir.

Giriş Yap