CHP’de Akif Hamzaçebi’nin sessiz istifası nın arka perdesi nedir?
Pek fazla konuşulmadı..
Akif Hamzaçebi’yi bu ülkede hangi partiden olursa olsun bilmeyen tanımayan yoktur…
Sevgi ve Saygı duyulur…
Çünkü sakin bir güçtür..
Çünkü siyasete girmeden bu ülkede kendini kanıtlamış bir hizmet ehlidir..
Çünkü CHP’nin çok ötesinde koşan bir devlet adamı örneğidir…
Siyaset yapmayı değil hizmeti etmeyi bilir…
Siyaset cambazlığını değil siyaset ahlakını bilir…
Siyaset erbablığını değil siyaset liyakat anlayışını bilir..
Siyaset kavgasını değil siyaset hoşgörüsünü bilir…
Gerçek bir devlet beyefendisidir?
Kolay, kolay onu kimse isyan ettiremez…
Çünkü sinirleri alınmış gibi sabırlıdır…
Cumhurbaşkanı Erdoğan bile onun CHP’deki duruşunu takdir ettiğini açıklamaları ile ortaya koymuş..
Çünkü ;
Hamzaçebi için söz konusu vatan olduğu zaman onun için gerisi hep teferruat olmuştur
Peki böylesine önemli bir değer neden yerel seçimlere ramak kala CHP Genel Sekreterliğinden istifa etti.
Çünkü şöyle geriye baktığımızda Hamzaçebi’nin siyasi yaşamında böyle bir çıkışının olmadığını görürüz…
Peki neden?
*
Kişisel Twitter hesabında yayınladığı mesajında "12 Şubat 2018 tarihinden bu yana onurla yürüttüğüm CHP Genel Sekreterliği görevinden ayrılmış bulunuyorum. Bundan sonraki süreçte de CHP olarak Türkiye'yi aydınlık bir geleceğe taşıma mücadelemizi kararlılıkla sürdürmeye devam edeceğiz" ifadesini kullandı..
Yine beyefendi duruşunu bozmadı…
“Kol kırılır yen içinde kalır”duruşu ortaya koydu..
Hamzaçebi’den bunun aksini beklemek zaten hayaldir…
Peki neden istifa etti..
İstanbul'daki adaylarla ilgili önerilerinin hayata geçmemesinin etkili olduğu iddia edilirken yakın çevresi yerel seçim sürecinde yok sayıldığı' ve dışlandığını hissinin kendisinde oluştuğunu ve bundan rahatsız duyduğu için görevini bıraktığını söylüyor..
Eğer böylesine sakin böylesine sabırlı, böylesine uzlaşmacı ve böylesine beyefendi bir isim CHP Genel Sekreterliği görevinden istifa ediyorsa anlayın ki sabrı ne kadar taşmıştır diyorum..
Geçtiğimiz günlerde Fatih Çekirge’nin “Bir belediye başkanının isyanı: ‘Beni çileden çıkartan bu oldu’” başlıklı yazıda CHP’nin aday belirleme sürecinde neler yaşandığını ortaya koyması ve Marmaris’te yaşananlar Hamzaçebi’nin istifasında sanırım etkili oldu..
*
Ne olmuştu;
Partinin en üst yönetim organı MYK adayları belirmemek için. Toplanıyor..
Toplantısında hemen sonra.
Genel sekreter Akif Hamzaçebi Marmaris’de üç dönemdir Belediye Başkanlığı yapan Ali Acar’ı arıyor.
‘Evet başkan, hayırlı olsun. Seninle devam ediyoruz.’ Diyor..
Sonra Acar’a tebrikler geliyor.
O da çevresine ve ailesine durumu iletiyor.
Kutlamalar oluyor.
Ardından Parti Meclisi var.
Genel Başkan Kılıçdaroğlu, Parti Meclisi’ne geçerken nasıl oluyorsa oluyor, başkan adayının adı değişiyor. Garip bir durum...
Asansörde isim değişiyor..
Bu gelişmeyi Marmaris’in üç dönem belediye başkanlığını yapan Ali Acar anlatıyor.
Diyor ki:
‘MYK’dan sonra o yarım saatte ne oldu? Kimler devreye girdi? Asansörde ne oldu?. En zor zamanda Marmaris’e aday oldum. 3 dönem seçildim. Şimdi böyle karışık bir şekilde üçüncü kişilerden aday olmadığımı öğreniyorum. Partimden değil, dedikodularla öğrendim aday olmadığımı.’
Soruyorlar;
Nasıl yani? Genel başkan ya da yönetimden kimse aramadı mı?
‘Hayır, aramadı. Bir tek Sayın Hamzaçebi “ Hayırlı olsun” diye arayarak aday olduğumu söyledi. Sonra değişti. Ben ömür boyu burada başkan olmak isteyen birisi değilim ki... Genel merkez beni değiştirebilir. Ama en azından bir vefa hakkı var. Hizmetlerimiz için bir teşekkür bile çok mudur? Bu kadar hizmetin karşılığı bu mudur?”
*
Şimdi yaşanan bu olaya bakın…
Partinin Genel Sekreterinin düştüğü ve düşürüldüğü duruma bakın..
Yazık…
Son olarak İstanbul il başkanı Canan Kaftancıoğlu PM toplantısı sürerken istifa ettiğini açıklayıp Genel Başkanın toplantıya ara verip il başkanını arayıp ikna geri döndürmesini sağlayıp aday belirlemede istediğini yapmıştı..
Kim ne derse desin Akif Hamzaçebi Türk siyasetinin 2000 öncesi bürokraside 2000 sonrası da siyasette kazandığı bütün siyasi görüşlerin büyük saygı duyduğu en donanımlı en liyakat sahibi isimlerden biridir..
“Ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz” misali bir hizmet adamıdır..
Trabzonlu bir hemşehrimiz olarak her zaman gurur duymuşumdur..
Bu ülkede Maliye müfettişliği, Ankara ve İstanbul defterdarlığı, Gelirler Genel Müdürlüğü, Milli Emlak Genel Müdürü yaparken arkasında her zaman takdir edilen bir iz bırakmıştır..
En büyük şansızlığı ise partisinin muhalefette kalması nedeni ile bilgisini ülke yönetimine taşıyamaması olmuştur..
Ne yazık ki böylesine ekonomi alanında son derece liyakat sahibi bir isim ülke yönetimlerinde kullanılamamıştır…
Ama biliyorum AK Parti’de iktidarları döneminde bir çok bakan kendisi ile yapılması gerekenler konusunda görüşlerini alarak istişare yapmıştır..
Buda biline…
*
Görülen o ki;
31 Mart seçimleri yaklaştıkça CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nu daha da büyük stres saracak..
Çünkü kendi adına olmak yada olmamak seçimi olacak…
CHP’de bugün ortaya çıkan elektrikli havayı seçim sonrası eğer istenen sonuç alınmazsa düşünün…
O nedenle Sayın Kılıçdaroğlu son kozlarını oynarcasına “YA HERRE YA MERRO” der havada 31 Mart’a gidiyor…
Keza..
31 Mart AK Parti iktidarı içinde bir kırılma noktası olacak…
İstanbul ve Ankara’dan biri kaybedilir bazı büyükşehirlerde buna eklenirse AK Parti’ yide zor günler bekler..
O nedenle 31 Mart yerel değil genel seçimler havasına şimdiden girdi bile..