İlk sırayı benim bile “Onunla yatıp, onun ile kalkmak
zorunda kaldığım” fındığa verip, “Fındık-fıstık da 3 aşağı-5 yukarı” ne demek?
Ona bakalım! Yeri gelmiş iken, geçen haftayı da, “aldı
başını gidiyor” denilebilecek kadar fıstık dikimi yapılan Antep-Urfa-Mardin’de
fındıkçı-fıstıkçı söylem ve muhabbetleri ile geçirdiğimizi belirtelim ki,
“zevahiri kurtarma” babından nutuk atanların “Oturduğu yerden yazıp, çiziyor”
eleştirilerine muhatap olmayalım!
Öncelikle belirtelim ki; Karadenizlinin; “Söz konusu fındık
ise diğerleri teferruattır” deyişi, Güneydoğu’da fıstık için geçerli.
İkisi de dünya dilinde “Nut”, bizde yazılışı ile “kabuklu
kuru meyve.”
Yani ikisi de aynı. Ama fındık üretimi, fıstığın aşağı
yukarı aşağı yukarı 4 katı. Bu da 2021 rakamları ile fındıkta üretim 800 bin
ton ise, fıstıkta 200 bin ton demektir. Yeri gelmiş iken, fıstıkta bu rakamın
2020’da 300 bin tona dayandığını da belirtelim.
Fındık ile fıstık arasındaki tüketim noktasındaki fark,
Karadeniz’dekinin büyük kısmı ihraç edilirken, Güneydoğu’dakinin ise içte
tüketilmesidir.
Peki ikisindeki fiyatının ahvâli nedir?
İşte geldik mi “3 aşağı-5 yukarı” diye attığımız başlığa!
Hani 2 hafta önce “2022 ürünü fındığın fiyatı 3 aşağı-5
yukarı 45 TL’dir” diye yazdığımız için “Ne İsa’ya, ne Musa’ya yaranamayıp”
eleştiriler almıştık ya!”
Gerçi bu benzetmeye cevabımız her daim “Bize Hz. Muhammed
(SAV) yeter” oluyor, ama “kendi çıkarları adına şeytan ile haşır neşir
olanların” işine gelmediği için anlamak istemiyorlar!
Her ne ise!
Biz şu 3-5 aşağı yukarı hikâyesini, fındıkta ve fıstıkta
rakamlara dökerek nihayete erdirelim. Yoksa iş yine uzayıp gidecek!
Önce 2022 ürünü fındık için merkeze oturttuğumuz 45 TL’nin
aşağı-yukarı
3-5’in hesabını yapalım.
Aşağıyı isteyenler 45 TL’yi 42’ye indirmenin, “5 yukarı”
diyenler ise 45’i 50 TL’ye çıkarmanın hesabı içindeler.
Hangisinin olasılığı daha yüksek? Yukarı çıkmak da yarar var! Peki! Fıstık fiyatları
ne durumda?
Onlarda 3-5’in ardına bir sıfır koyarak, merkeze 150 TL ile
oturttukları fıstığı kalitesine göre kilosu 120 ile 200 TL arasında
satıyorlar. Tabi bu üretici değil,
ticaretini yapanların, yani tüccarların satışı. Üretici satışı 80-90 TL civarında.
Ama fıstıkta yüksek fiyatların oluşturduğu cazibenin etkisi ile “çok hızlı bir
dikim furyasının” yaşandığına gözlerimizle şahitlik eylediğimizi ifade edip,
fiyatların çıkışının “şimdilik” için geçerli olduğunu belirtelim. Yani arz
talep dengesinin bozulması ile bir zamanlar fındıkta yaşanan sıkıntının
benzerinin fıstıkta da oluşması büyük ihtimaldir.
Son olarak “şeytanın avukatlığına” soyunup tamamlayayım!
“Yüzde 10’u ihraç edilebilen fıstık üretici satış fiyatı
80-90 TL iken, ihracattaki payı yüzde 70’e varan fındığa 50 lira fiyat biçerek
Karadenizlinin hakkını savunmamış olmuyor musun?” diye sitem ederek yöneltilen
sorulara cevap yetiştirmekte zorlanır mıyım? Soru gelsin bakalım!
FINDIK DEĞİL, FISTIK GİBİSİN!
İncelemeler ve toplantılar süresinde rehberliğimizi yapan
Şanlıurfa Turizm Geliştirme Derneği Genel Sekreteri ve de fıstık yetiştiricisi
de olan Kazım Türkmen ile zaman zaman söz konusu her açıdan güzellik olduğunda
“fındık-fıstık kapışmasını” çokça yaptık.
Sayıları fazla fındıkçıların salvoları karşısında bunalan
has Türkmen evladı Kazım, “Siz hiç güzelliklere ‘fındık gibisin” denildiğini
duydunuz mu? Denilen nedir? Fıstık gibisin! Öyle değil mi?” diyerek noktayı
koyup, münazarayı da kazandı!