SON DAKİKA
SON DAKİKA


Gelen gideni öyle aratıyor ki!
28.09.2023

Ne bekliyordunuz ki?

Veya ne olacaktı ki?

Ne demiştik?

İnşallah gelen gidenleri aratmaz demiştik!

Maalesef nihayetinde dediğimiz gerçekleşmiş oldu.

Yani yeni seçilen vekiller giden vekilleri öyle aratır duruma getirdiler ki, vatandaşlar eski vekilleri bırakın mum ışığıyla aramayı el feneriyle arar oldular.

Daha genel seçimin üzerinden 5 aya aşkın bir süre geçmesine karşın AK Partili vekiller hakkında üstelik kendi seçmenlerinin serzenişlerde bulunması dediğimiz gibi giden vekilleri fazlasıyla aratır duruma getirdi.

Ey gidi Salih Cora’ya ulaşmak, Bahar Ayvazoğlu’yla görüşmek, Adnan Günnar ve Muhammet Baltayla hem de mecliste bir araya gelmek inanın hiç mi hiç zor değildi.

Eski vekiller seçmenlerine bir alo kadar uzaklıktaydılar.

İsteyen istedikleri zaman, diledikleri an kendileriyle görüşme imkanı bulabiliyordular.

Bu gün ise Vehbi Koç olmazsa, inanın herhalde AK Parti’nin Trabzon’da milletvekili yok gibi bir görüntü ortaya çıkmış olacak!

Bakınız bunu ben söylemiyorum bunu Ak parti kurucuları arasında olan Yılmaz Büyükaydın ile aynı vadiyi paylaşan bir isim söylüyor.

AK Parti kurucularından çağlayan vadisinden bir isim vekil Büyükaydın’ı arar.

Kurucu üyenin Birkaç aramasından  sonra Büyükaydın nihayetinde telefonunu açar.

Telefonun karşı ucundaki ak parti kurucu üyesinin kendisine anlattıklarını Yılmaz Büyükaydın dinledikten sonra, kurucu üyeye “Bu sorunu vali bey ile görüşeceksin” der.

Belli ki telefonun ucundaki kurucu üye Yılmaz Büyükaydın’a bir sorunun çözümü için dert yanmış.

Büyükaydın da topu vali beye paslamış.

Bunları duyduktan sonra Hadi gelin şimdi dinlemeyin Volkan Konak’ı?

Ne diyor Konak?

Yaş akar gözüm sızlar
Ne kalur gerisine?

Herkesun bir derdi var
Durur içerisinde
Durur içerisinde, oy oy

Sonu şöyle bağlamak istiyorum…

Yılmaz Büyükaydın henüz çiçeği burnunda bir vekil.

Acemidir.

Daha vekillik işini tam kavrayıp anlayamamıştır.

En önemlisi neyin ne olduğunu tam öğrenmesi için Yılmaz Büyükaydın’a biraz daha zaman tanınmalıdır diyorum.

Günü ve zamanı gelince mutlaka vatandaşların dertleriyle dertlenecek zamanı bulacaktır Büyükaydın vekilimiz.

 

OYNANAN MAÇA BEN DE MECBUREN DAHİL OLDUM

 

Kınalı kuzum a geçen hafta KTÜ’den bir açıklama gelmişti.

Gelen açıklamayı kınalı kuzumda noktasına virgülüne dokunmadan yayınlamıştı.

Ben  taraf olmamak için yazılan ve yapılan açıklamalara sadece seyirci olarak kalmak istedim.

Amma velakin, KTÜ’nün dolayısıyla rektör Hamdullah Çuvalcı’nın yaptığı açıklamanın içerisinde magazin gazeteciliğine vurgu yapılınca haliyle bende oyuna girmek zorunda kaldım.

KTÜ nünün yaptığı açıklamayı bende okudum.

Peşinen söyleyeyim yapılan açıklamanın içerisi bana göre bomboştu.

Ama meslek eteği gereği (gerçi rektör Hamdullah Çuvalcı meslek etiğine uyulmadığını da vurgu yapmış ya..)yapılan açıklamayı köşemizde yayımladık.

Ben koskoca KTÜ yönetiminden yapılan açıklamanın içerisinin dolu olmasını beklerdim.

Ben ortaya atılan iddialara gerçekçi cevapların verilmesini isterdim.

Ben KTÜ Rektörü Hamdullah Çuvalcı beyin olayların üzerini örtmek değil kitabın ortasından alıntı yaparak kınalı kuzunun yazdırdığı iddialarını cevaplamasını isterdim.

Mesela  ben rektör beyin yerine olsaydım bir türlü çalışmayan Asansörün yıllardır atıl vaziyette neden durduğunu neden bu güne kadar hizmete sokulmadığının açıklamasını vicdanımın sesini dinleyerek yapardım..

Mesela kurum içerisinde birimler arası yaşanan restleşmeyi açık yüreklilikle söyler gereğinin yapılmasını ilgi makama iletir sonrada açıklamasını öyle yapardım rektör beyin yerine ben olsaydım.

Ama rektör bey açıklamasında magazin gazeteciliğine vurgu yapmayı tercih etti.

Ve olayı daha çok magazinsel hale getirmiş oldu.

Ahan buradan açık seçik yazıyorum her gün KTÜ ile ilgili  mail yoluyla  ve kınalı kuzumun titiz çalışmalarıyla bize gelen bilgileri kimselerin etkisi altında kalmadan, ön yargısız ,bel altı yapmadan sizlerle bunları bir bir paylaşacağız.

Çünkü biz kamu adına görev yapmaktayız.

Bilinmesini de isteriz ki,biz kimsenin peşinde kimsenin işinin ve aşının derdinde değiliz.

Biz devletin bir kuruşunun hiç yere harcanmasının peşindeyiz.

Biz KTÜ’nün akçeli işlerle konuşulmasının karşısındayız.

Biz KTÜ’nün bilimle ve ortaya koyduğu eserlerle konuşulmasının derdindeyiz.

Biz KTÜ’nün başarı sıralamasında Türkiye sıralamasında en üste olmasının derdindeyiz.

Biz KTÜ’nün film değil bilim yuvası olmasının derdiyle dertlenenlerdeniz.

Burada magazin gazeteciliğine vurgu yapan sevgili hocamız Rektör Hamdullah Çuvalcı beye soruyoruz, bizim KTÜ’den bu beklentilerimiz suç mudur?

Eğer suç ise sizden de neden suç olduğunun cevabını bekleriz.

Dip not; sevgili hocam magazin gazeteciliğine atıfta bulanmadan yazımıza cevaplamanızı isteriz.

 

BEDRİ USTA MI BARDHİ Mİ?

 

Trabzonspor’da ilk on birde Kim oynamalıydı diye bana tercihim sorulsa.

Benim tercihim  Bedri Usta olurdu derdim.

Bana göre bedri Usta da, Nenad Bjelica’ya göre Bardhi oldu.

Zira Bjelica da tercihini Bardhi yönünde kullandı.

Nihayetinde de olan oldu.

Bardhi hiçbir şey yapmadan hatta koşmadan, suya sabuna dokunmadan Bjelica’nın sayesinde Hatayspor karşısında  90 dakika boyunca ekranlar karşısında bize tribünlerde taraftarlara illallah dedirtti!

Bunun Aksini söyleyen var mıdır?

Neymiş efendim Bardhi milli takımda gol atmışmış!

Keşke atmamış olsaydı?

Sorarım sizlere Biz Bu Bardhi’yi yeni mi keşfediyoruz!

Verin Bardhi’ye milli takımında attığı golü, bir daha Trabzon’a gelmemek şartıyla öpüverin uğurlayın  yollayın.

Peki, ben neden Bedri Usta’nın oynamasını tercih ederim dedim?

Öncelikle Bedri Usta Bardhi gibi küçük bir alan da oynamadığı için Bedri Ustayı Bardhi’nin yerine oynatırım dedim. 

Bedri Usta oyunda kaldığı sürece sahanın her yerini kullanacağını sahada eli avuca sığmayacağını bildiğim için Bedri Ustayı oynatırım dedim.

Şimdi diyeceksiniz ki kim bu Bedri Usta?

E size zahmet onu da siz araştırıp buluverin.

© 2020 www.karadenizgazete.com.tr | Karadeniz Gazetesi bir Güçlü Ticari Ve Sınai Ürünler Pazarlama Ticaret Ve Sanayi Anonim Şirketi ‘dir.

Giriş Yap